Türkiye siyasetinde rüzgârın yönünü belirleyen en kritik seçmen grubu olan gençlerin tercihleri, her zaman büyük bir merak konusu olmuştur. Ülkenin geleceğini şekillendirecek, ilk kez oy kullanacak ya da yakın zamanda sandıkla tanışmış bu dinamik kitle, son dönemde geleneksel siyasi otoritelere karşı mesafeli duruşuyla biliniyor. Özellikle ekonomik zorlukların ve sosyal kısıtlamaların gölgesinde büyüyen 17-26 yaş arası gençlerin liderlik algısı, iktidar ve muhalefet partileri için hayati önem taşıyor. Bu kritik dönemde açıklanan son anket sonuçları, siyasetin tepe isimleri arasındaki popülarite yarışını gözler önüne sererek, beklenen o büyük değişimin sinyallerini verdi.
Kamuoyu araştırmalarına her gün bir yenisinin eklendiği bu atmosferde, ORC Araştırma tarafından yapılan kapsamlı bir çalışma, gençlerin gönlündeki lideri ortaya çıkardı ve sonuçlar siyasi kulislerde bomba etkisi yarattı. 12-14 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirilen bu önemli kamuoyu yoklamasında, 26 farklı ilden toplam 960 gence tek bir soru yöneltildi: "Gençlerin en beğendiği genel başkanları kim?" Araştırmadan çıkan veriler, iktidarın kalesi olarak görülen bazı bölgelerde dahi erime yaşandığını net bir şekilde gösterirken, gençlerin siyasi tercihlerinin artık alışılmış kalıpların dışına çıktığı anlaşıldı.
Açıklanan verilere göre, gençlerin en fazla beğendiği genel başkan unvanı, sürpriz bir çıkışla ana muhalefet liderinin oldu. Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, anket sonuçlarında açık ara öne geçerek büyük bir farkla gençlerin bir numaralı tercihi haline geldi. Özel, gençlerden yüzde 36 oranında bir destek almayı başardı. Bu oran, AK Parti'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a adeta kötü bir haber niteliği taşıyordu; zira Erdoğan, genç seçmenin beğenisini sadece yüzde 30.5 ile sınırlı tutabildi ve bu hayati yarışta geri düştü.
Liderlik sıralamasında ilk iki ismi MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli takip etti; Bahçeli’nin beğeni oranı yüzde 14,7 olarak kaydedildi. Onu, son dönemde adından sıkça söz ettiren Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ yüzde 12,5 ile izlerken, İYİ Parti’den Müsavat Dervişoğlu yüzde 10,5 oranında gençlerin beğenisini kazandı. Sıralamanın alt basamaklarında ise Dem Parti’den Tuncer Bakırhan yüzde 9,8, Demokrat Parti'den Teoman Mutlu yüzde 9,6, Yeniden Refah Partisi'nden Fatih Erbakan yüzde 8,4, Gelecek Partisi'nden Yavuz Ağıralioğlu yüzde 7,2 ve Saadet Partisi'nden Mahmut Arıkan yüzde 6,3 oranlarında yer aldı.
Bu anket sonuçları, Türkiye siyasetinin geçmiş dönemdeki dinamiklerinin artık genç seçmen nezdinde geçerliliğini yitirdiğinin en somut kanıtıdır. Geçmişte güçlü lider figürleri etrafında toplanan bu kitle, şimdi daha çok kendilerine yakın hisseden, gelecek kaygılarına cevap verebilen ve iletişim dili daha kapsayıcı olan liderlere yöneliyor. Özgür Özel’in, göreceli olarak yeni bir genel başkan olmasına rağmen bu denli yüksek bir beğeni oranına ulaşması, mevcut iktidar partileri için ciddi bir uyarı zili çalmakta. Erdoğan’ın gençlerin gözündeki popülaritesinin gerilemesi, ekonomik sıkıntılar, işsizlik ve ifade özgürlüğü gibi konuların gençlerin siyasi tercihlerini doğrudan etkilediğini gösteriyor.
Bu veriler ışığında, Türkiye siyasetinin yakın gelecekteki haritasını çizmek mümkün. Eğer bu trend devam ederse, önümüzdeki genel seçimlerde iktidarın en büyük zorluğu, sadık yaşlı seçmen kitlesini korumak yerine, hızla eriyen genç seçmen desteğini geri kazanmak olacak. Gençlerin liderlikte yenilik arayışı ve değişim isteği, muhalefet için hayati bir avantaj yaratırken, iktidar cephesinde acil strateji değişiklikleri gerektirecek. Bu anket, sadece bugünün fotoğrafını çekmekle kalmıyor, aynı zamanda siyasi aktörlere, gelecekteki seçim zaferlerinin anahtarının gençlerin elinde olduğunu haykırıyor.
Sonuç olarak, ORC Araştırması'nın 17-26 yaş grubunda yaptığı bu sarsıcı anket, Türk siyasetinde dengelerin değişmekte olduğunu teyit etti. Genç seçmenin lider tercihi, ana muhalefet liderini zirveye taşırken, iktidarın yıllardır süregelen popülaritesi bu kritik demografide ciddi yara aldı. Gözler şimdi, gençlerin bu cesur tercihinin siyasi partilerin genel stratejilerini ne ölçüde değiştireceğine çevrilmiş durumda. Gençliğin verdiği bu net mesaj, siyasi geleceğimiz için çok önemli bir dönüm noktası olarak tarihe geçmeye adaydır.





