Türkiye siyasetinde son günlerin en hararetli tartışmalarından biri CHP'nin kurultay davasının 24 Ekim'e ertelenmesi oldu. Mahkemenin iflassız kararı fiilen siyasi dengeleri yeniden şekillendirildi. Tele1 kayıtlı Murat Taylan ve Dr. Merdan Yanardağ'ın değerlendirmeleri, yalnızca bir mahkeme kararı verilmedi; sokaklarda yükselen güç gücü iktidar üzerindeki baskı ile doğrudan bağlantılıdır gözlerin önüne serdi.

İmamoğlu'ndan Erdoğan'a Tarihi Meydan Okuma: O Kanalın Parasıyla İstanbul'u Baştan Yaratırım!
İmamoğlu'ndan Erdoğan'a Tarihi Meydan Okuma: O Kanalın Parasıyla İstanbul'u Baştan Yaratırım!
İçeriği Görüntüle

Sokağın Gücü ve Muhalefetin Yükselişi

Dr. Merdan Yanardağ, kararın arkasında toplumun ayakta kalmasının yattığını vurguladı. Özellikle Ankara'daki dev mitingi 2007'deki Cumhuriyet Mitingi'ne benzeten Yanardağ, bu baskının hükümetinin adeta “felç ettiğini” ifade etti. Ona göre, iktidar onu ne kadar sert bir şekilde yapmak istiyorsa, karşısında geri adım atmayan bir kitle buldu. CHP'nin arka planında güçlenen mitingler, kurultayın iptali ve kayyum olasılığı ihtimalini şimdilik geride bıraktı.

CHP'nin İç Tartışmaları: Aday Seçimi Eleştirmeleri

Yanardağ'ın en sert eleştirileri CHP'nin aday belirleme yöntemlerine yönelikti. “Yetenek avcıları” üzerinden yapılan transferlerin siyasi ahlak aykırı olduğunu dile getirirken, geçmişte Fatma Girik ve Nasuh Mahruki gibi popüler isimlerin adlandırılmasını değiştirerek bunun yanlış bir strateji olduğunu belirtti. Ona göre sahici siyaset tabanından gelen mücadele ile mümkün, popülerliğin üzerine kurulan siyasi kariyerler ise ya da geç tıkanıyor.

Ekrem İmamoğlu ve Siyasi Mücadele Örneği

Tartışma sırasında Ekrem İmamoğlu'nun gündeme gelmesi gündeme geldi. Yanardağ, İmamoğlu'nun bir ilçe başkanlığından başlayarak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na uzanan yolculuğunu bir siyasi mücadele örneği olarak gösterdi. Ancak aynı zamanda İmamoğlu'nun başlangıçta hiç tanınmayan bir siyasetçiye dikkat çekerek, bunun örgütlü mücadelenin arttığını kanıtladığını söyledi.

Siyasi Etik ve “Döneklik” Kavramı

Programın en dikkat çeken noktalarından biri, Yanardağ'ın “değişim” ve “döneklik” arasında çizdiği keskin ayrımlardı. Ona göre ilerici bir değişim, bir fikir ve mücadele olayı içinde gerçekleşiyor; fakat salt kişisel çıkar uğruna parti değişikliği veya taraf değişikliği bir tür siyasi yozlaşmadır. “Bir öğrencinin tıp biliminin yerine büyücülüğü seçimi” benzetmesi, bu durumun net bir şekilde özetlenmesiydi.

Hikmet Çetin'in Çarpışmacı Sözleri

Eski CHP Genel Sekreteri Hikmet Çetin'in, Kılıçdaroğlu'nun “saray” ile yaptığı görüşmelerde iddiası program ve kritik başlıklarından biri oldu. Yanardağ, Çetin'in devlet deneyimi ve politik geçmişi nedeniyle bu sözlerin hafife alınamayacağını söyledi. Parti içinde konuşulan kulisler, CHP'nin geleceği kadar muhalefeti zayıf dengeleri de derinden güçlenecek nitelikte.

Sonuç: CHP ve Türkiye Siyasetinde Yeni Bir Perde

Bütün bu değerlendirmeler, CHP'nin kurultay sürecinden yalnızca bir iç hesaplaşma değil, Türkiye'nin demokrasi mücadelesi adına da büyük süreçlerin ortadan kaldırılmasını gösteriyor. Muhallefetin sokaktaki gücü, siyasi etik anlayışı ve tabandan gelen mücadele ruhu, gelecekte CHP'nin rotasını belirleyecek gibi görünüyor. Ancak kulislerde dolaşan iddialar ve deneyimli siyasetçilerin uyarıları, bu sürecin kolay ilerlemesinin da habercisi.