Vatandaşların inanç duygularıyla yaptığı birikimlerin nerelere harcandığına dair ortaya çıkan son bilgiler, gündeme bomba gibi düştü. Yıllardır cami önlerinde veya çeşitli vesilelerle toplanan bağışların akıbeti uzun süredir merak konusuydu. Ancak denetim mekanizmalarının yetersizliği nedeniyle bu fonların nasıl kullanıldığına dair net bilgilere ulaşmak neredeyse imkansız hale gelmişti. Son gelişmeler ise bu harcamaların boyutunu ve şeklini gözler önüne sererken, duyanları hayrete düşüren bir tabloyu ortaya çıkardı.
Olayın merkezinde, okyanus ötesine yapılan devasa bir yatırım bulunuyor. Başkent Washington yakınlarına inşa edilen ve yaklaşık 110 milyon dolar, yani günümüz kurlarıyla 5 milyar lirayı bulan bir tesisin detayları yavaş yavaş gün yüzüne çıkmaya başladı. Söz konusu vakıf tarafından finanse edilen bu devasa kompleksin, Beyaz Saray'a oldukça yakın bir konumda inşa edilmiş olması dikkatleri üzerine çekti. Ancak asıl tartışma yaratan konu, sadece konumu değil, içerisindeki lüks detaylar ve harcanan paraların büyüklüğü oldu.
Tesisin içeriğine bakıldığında, bir dini merkezden çok lüks bir tatil köyünü andıran yapılar göze çarpıyor. Kompleks içerisinde 11 adet muhteşem villa, otel, Türk hamamı, restoran, geniş spor tesisleri, yüzme havuzları ve konferans merkezleri yer alıyor. Bu denli büyük ve lüks bir yatırımın kime yaptırıldığı, ihalenin nasıl gerçekleştiği veya davet usulüyle birilerine mi verildiği soruları ise hala yanıt bekliyor. Milyarlarca liralık bu kaynağın, ihtiyaç sahipleri yerine neden böyle bir lükse harcandığı kamuoyunda büyük tepki topluyor.
İşin mali boyutu sadece inşaat maliyetiyle de sınırlı değil. Yapılan incelemeler, 110 milyon dolarlık bu yatırımın yıllık bazda ciddi zararlar ettiğini gösteriyor. Sadece 2022 yılında tesisin 2,5 milyon dolar zarar ettiği belirtilirken, aynı yıl içerisinde personel maaşları için harcanan rakamın 700 bin doları bulduğu ifade ediliyor. Bu personellerin kim olduğu, nasıl işe alındığı, herhangi bir sınavdan geçip geçmedikleri veya belirli yakınlıklar sonucu mu orada bulundukları ise tam bir muamma olarak kalmaya devam ediyor.
Tüm bu tartışmaların gölgesinde patlak veren asıl skandal ise tesiste görevlendirilen bir isimle ilgili. Yetkililerin "hizmet için yapıyoruz" dediği bu komplekste, eski bir hakemin istihdam edildiği ortaya çıktı. Spor kompleksinde görevlendirilen bu ismin, geçmişte yasa dışı bahis soruşturmasında adının geçtiği ve bahis oynadığı iddiaları ise olayın vahametini artırıyor. Vatandaşın cebinden çıkan 3-5 liralarla oluşturulan fonların, kilometrelerce ötede lüks bir yaşama ve şaibeli isimlere maaş olarak dönmesi, sistemin geldiği noktayı acı bir şekilde özetliyor.