Tandoğan Meydanı Tarihi Kalabalığa Ev Sahipliği Yaptı CHPnin Güçlü Mesajı ve Özgür Özelin Erdoğana Çarpıcı Tepkisi
Tandoğan Meydanı Tarihi Kalabalığa Ev Sahipliği Yaptı CHPnin Güçlü Mesajı ve Özgür Özelin Erdoğana Çarpıcı Tepkisi
İçeriği Görüntüle

İstanbul'un siyasi koridorlarında esen rüzgarlar, bir kez daha sert esmeye başladı. Tutuklu bir liderin etrafında dönen fırtınalar, yeni bir dava dosyasıyla doruğa ulaşıyor. Kamuoyunda yankılanan tartışmalar, adaletin sınırlarını zorlarken, muhalefet cephesinde panik dalgası yayılıyor. Bu gelişme, sadece bir hukuki süreç değil; seçim stratejilerinin, ittifak dengelerinin ve halk iradesinin geleceğini belirleyecek bir dönemeç. Gözler, mahkeme kapılarında; peki, bu dosyanın derinliklerinde neler gizli ve Türkiye'nin siyasi haritası nasıl değişecek?

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, Ekrem İmamoğlu hakkında "hakaret" suçundan iddianame hazırlayarak 2 yıl 4 aya kadar hapis cezası ve siyasi yasak talebinde bulundu. İddianame, 26 Ekim 2024'te Bakırköy'de düzenlenen SAHA EXPO Savunma, Havacılık ve Uzay Sanayi Fuarı'nda yaşanan bir tartışmaya dayanıyor. Müşteki Serkan Şahin, fuar alanında dolaşırken tesadüfen İmamoğlu'nu fark etmiş; 3-5 metre mesafede, başka bir kişiye "Burada geziyor da şehit oldu askerimiz. Ne olacak şimdi? Dün makamında ağırladı Zeydan'ı" demiş. Bu sözleri duyan İmamoğlu, Şahin'e dönerek "Sakinleş konuşuruz seninle zamanı gelince. Sen siyaset yapmaya devam et aslanım. Çirkin siyasetine devam et, sen bayağı çirkinsin" diye yanıt vermiş. Şahin, bu ifadelerin onur, şeref ve saygınlığını rencide ettiğini belirterek 4 Ocak 2025'te şikayette bulunmuş. Savcılık, sözlerin herkesin duyabileceği şekilde sarf edildiğini ve hakaret suçunu oluşturduğunu belirterek, Türk Ceza Kanunu'nun 125. maddesi uyarınca 3 ay 15 günden 2 yıl 4 aya kadar hapis cezası talep etmiş.

İddianamede İmamoğlu'nun ifadesine de yer verilmiş; eski İBB Başkanı, sözlerin müştekinin şahsiyetini rencide edici boyutta olmadığını savunmuş. "Nezaket dışı ve kaba söz niteliğinde" olduğunu öne süren İmamoğlu, ifadelerin Şahin'in eylemine yönelik olduğunu, şahsına değil, "çirkin siyaset"ine atıf yaptığını iddia etmiş. Savcılık, bu savunmayı kabul etmemiş; uzlaştırma süreci başlatılmış. 28 Temmuz 2025'te görevlendirilen uzlaştırmacı, taraflar arasında anlaşma sağlanamadığını rapor etmiş. İddianame, Bakırköy 33. Asliye Ceza Mahkemesi'ne gönderilmiş ve mahkemece kabul edilmiş. Bu kabul, davanın görülmesine kapı açmış; ilk duruşma tarihi henüz belirlenmemiş olsa da, sürecin hızlandırılacağı konuşuluyor. Ayrıca, TCK 53. maddesi kapsamında siyasi yasak talebi, İmamoğlu'nun cumhurbaşkanlığı adaylığını doğrudan tehdit ediyor; hapis cezası çıkarsa, 5 yıl süreyle seçilme yasağı gündeme gelebilir.

Bu dava, İmamoğlu'nun Mart 2025'te başlayan yasal kabusunun bir parçası. İBB'ye yönelik yolsuzluk operasyonları sonrası 23 Mart'ta tutuklanan İmamoğlu, görevden uzaklaştırılmış ve Silivri Cezaevi'ne gönderilmişti. "Para sayma" skandalı, sahte diploma iddiaları ve diğer davalarla boğuşurken, bu hakaret davası siyasi bir boyut kazanıyor. SAHA EXPO olayı, 2024 sonbaharında İmamoğlu'nun fuara katılımıyla gündeme gelmişti; savunma sanayi etkinliğinde bir vatandaşın eleştirisi, anında tartışmaya dönüşmüş ve sosyal medyada yayılmıştı. Şahin'in "Zeydan" ifadesi, muhtemelen bir askeri figüre atıf; şehitlik vurgusu, olayı hassas kılıyor. Savcılığın iddianamesi, İmamoğlu'nun "çirkinsin" sözünü hakaret olarak nitelendirirken, muhalifler "ifade özgürlüğü" diye savunuyor. CHP kulislerinde, dava "siyasi intikam" olarak görülüyor; Özgür Özel, sessiz kaldı ama tabanda öfke birikiyor.

Sosyal medyada fırtına koptu. X platformunda (eski Twitter), #İmamoğluHakaretDavası etiketiyle binlerce paylaşım yağdı. Bir kullanıcı, "Ekrem'in sözü hakaret mi? Asıl çirkin olan sistem!" diye yazdı, 5 bin retweet aldı. Başka bir paylaşım, "Siyasi yasakla adaylığı bitirecekler, halk ne der?" sorusunu sordu, 3 bin görüntülenme topladı. Muhalif hesaplar, "Yargı İmamoğlu'nu bitirme peşinde" derken, iktidar yanlıları "Hakaretin bedeli" diye yanıt verdi. Dava haberleri, CNN Türk, Sabah, Halk TV ve Haber7 gibi mecralarda manşet oldu; Sabah, "Bayağı çirkinsin sözleri mahkemeye taşındı" başlığıyla detaylandırdı. Bu kutuplaşma, davanın ilk duruşmasını daha da çekişmeli kılacak.

İmamoğlu'nun tutukluluğu, CHP'nin cumhurbaşkanlığı stratejisini sarsmıştı; dava, bu yarayı derinleştiriyor. 2023 seçimlerinde %49,5 oy alan İmamoğlu, muhalefetin umudu; siyasi yasak, 2028'i etkiler. Savunmada, avukatı Kemal Polat "sözler eyleme yönelik" diyecek; tanıklar, olayın bağlamını aydınlatacak. Eğer hapis çıkarsa, istinaf ve Yargıtay süreci uzar; muhalefet, AİHM'e gidebilir. Bu dava, yargı reformu tartışmalarını alevlendirir; İmamoğlu'nun Silivri'deki hali, tabanı motive ediyor. Gelecekte, dava lehine biterse, İmamoğlu güçlenir; aleyhineyse, CHP'de liderlik krizi patlar. Bu iddianame, sadece bir dosya değil; Türkiye'nin siyasi kaderini şekillendiren bir satranç hamlesi. Bakırköy Mahkemesi'nin kapısı, umut ve korkuyu bir arada barındırıyor; fırtına, yeni bir sayfayı açacak.