Yaşam

CHP Kongresinde Vekillere Kafa Tutarak Herkesi Şaşırtan O Gizemli Kadının İnanılmaz Kimliği Ortaya Çıktı!

CHP İstanbul Kongresi'nde yaşanan gerilim zirveye ulaştı! Hukukçulara meydan okuyan, kararları uygulamaya çalışan o esrarengiz kadının kimliği siyaset gündemini sallayacak. Peki, milletvekillerine diklenen bu cesur isim kimin avukatı çıktı?

Son dakika gelişmeleriyle Türkiye gündemini sarsan olay, Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) Beşiktaş Süleyman Seba Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen İstanbul Olağanüstü Kongresi sırasında patlak verdi. Siyasi kulislerde büyük yankı uyandıran bu gerilim, İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin kongrenin durdurulması yönündeki kararı ve bu kararı tebliğ etmek üzere görevlendirilen heyetin salona gelmesiyle başladı. Mahkeme, İlçe Seçim Kurulu’na talep yazısı göndermiş ve kongreye kayyum atanmasına hükmetmişti. Durdurma kararını uygulamak için olay yerine gelen İstanbul 6. İcra Müdürlüğü memurları, partinin deneyimli milletvekilleri, avukatları ve hukukçuları tarafından kapıda karşılandı. CHP heyeti, mahkeme kararının hukuken geçersiz olduğunu savunarak memurların içeri girmesine izin vermedi ve iki taraf arasında büyük bir gerginlik yaşandı. İcra memurları bu engelleme üzerine tutanak tutmak zorunda kaldı.

Ancak tansiyonun en çok yükseldiği anda, icra memurlarıyla birlikte hareket eden ve tavırlarıyla adeta ateş püsküren bir kadın, tüm dikkatleri üzerine çekti. Partinin hukukçu milletvekillerine yüksek sesle meydan okuyan bu kadın, sert ifadelerle kongrenin yapılamayacağını haykırdı. Gerginliğin ortasında kalan CHP’lilere hitaben, "MYK üyelerine disiplin hapsi talep ederiz. Kongreyi yapamazsınız" sözlerini sarf etti. Aynı zamanda icra memurlarını yönlendirerek, “Tebliği yapalım. Kararı okuyalım, kararı uygulayalım. Tutanağı tutalım” şeklinde talimatlar verdi. Bu iddialı ve baskın tavır, hem salondaki partilileri hem de olayı takip eden herkesi şaşkına çevirdi. Herkes, partinin hukukçu milletvekillerine dahi kafa tutma cesaretini gösteren bu kadının kim olduğunu merak ediyordu.

Yapılan detaylı incelemeler ve araştırmalar sonucunda, o gergin dakikaların başrolündeki bu gizemli kadının kimliği nihayet ortaya çıktı. Milletvekillerini azarlayan ve kurultayı durdurma çabasına giren bu ismin, Cevahir Kılıç olduğu öğrenildi. Cevahir Kılıç sıradan bir hukukçu değil, bizzat CHP İstanbul İl Başkanlığı'na kayyum atanmasına neden olan şikâyeti yapan kişinin, yani Özlem Erkan’ın avukatı olarak görev yapıyordu. Bu bilgi, olayın sadece hukuki bir tebliğ meselesi değil, aynı zamanda parti içi derin bir siyasi hesaplaşmanın da yansıması olduğunu gösterdi. Cevahir Kılıç’ın bu denli kararlı ve agresif bir duruş sergilemesi, müvekkili Özlem Erkan adına kongrenin durdurulması kararını kesinlikle uygulamaya kararlı olduğunu gözler önüne serdi.

Ancak bu çarpıcı gerilim, kısa süre içinde başka bir hukuki karar karşısında son buldu. CHP'liler, yaşanan tartışma sırasında icra memurlarına ve Cevahir Kılıç'a Yüksek Seçim Kurulu (YSK) kararını hatırlattılar. YSK’nın daha önce aldığı, “CHP Kurultayı durdurulamaz” şeklindeki kesin kararı, tüm bu durdurma çabalarının hukuki zeminini sarsan bir hamle oldu. YSK’nın bu nihai kararının öğrenilmesi üzerine, Cevahir Kılıç da dahil olmak üzere icra memurları, kongre salonundan büyük bir hızla ayrılmak zorunda kaldı. Böylece, İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin durdurma kararına rağmen, kongre, partinin en üst düzey hukuk organlarının direnişi ve YSK'nın daha önce verdiği kritik karar sayesinde devam edebildi. Milletvekillerine kafa tutan avukatın kimliğinin ortaya çıkması ve icra heyetinin salondan apar topar ayrılışı, o gün CHP siyasetinin en unutulmaz ve en gerilim dolu anlarından biri olarak tarihe geçti. Siyasetin nabzını tutan bu olay, parti içi dinamiklerin ne kadar keskin ve çatışmalı olabileceğinin de net bir kanıtını oluşturdu.