2.5 Puanlık İndirim Siyasi Fırtınayı Büyütür mü, Gelecekteki Artırım Mümkün mü?
2.5 Puanlık İndirim Siyasi Fırtınayı Büyütür mü, Gelecekteki Artırım Mümkün mü?
İçeriği Görüntüle

Türkiye'nin mavi suları ve yeşil ormanları, her yaz bir başka kâbusla yüzleşirken, ünlü isimlerin sessizliği bozan haykırışları, vicdanın sesini yükseltiyor. Sosyal medyanın gücüyle milyonlara ulaşan bir paylaşım, sadece bir isyan değil; doğanın intikamını arayan bir feryat. Ormanlık alanlardaki çöp dağları, piknik keyfini zehre dönüştürürken, bir ünlü kadın, elinde poşetlerle sahneye çıkıyor ve yetkililere meydan okuyor. Bu çağrı, belediyeleri aşıp bakanlık kapılarına dayanıyor: Vergi mi istiyorsunuz? O halde çöpten vergi alın! Peki, bu ses, Türkiye'nin çevre bilincini nasıl dönüştürecek ve Mehmet Şimşek'in masasına ulaşabilecek mi?

Oyuncu ve manken Tuğba Özay, yıllardır doğa sevgisiyle tanınan bir isim; Antalya'nın Manavgat ilçesinde yaşarken, orman yangınlarından sel felaketlerine kadar her çevresel krize sessiz kalmadı. 2025'in başlarında, Sarılar Mahallesi Kır mevkisindeki çöp yığınlarını gördüğünde, sosyal medyada bir video çekip isyan etmişti: "Evindeki koltuğu, ayakkabısını, televizyonunu getirip atmış, manyak ruh hastası. Ondan sonra Tuğba Özay manyak oluyor değil mi? Ben bu zihniyetle aynı havayı solumak istemiyorum. Bu vatana ihanetten başka hiçbir şey değil. Çöp cezası uygulansın. Buradan bütün bakanlıklara, devlet yetkililerine sesleniyorum. Bütün belediyeler çöp cezası uygulasın." O video, binlerce kez izlendi; Özay, poşetlerle çöpleri toplarken gözyaşlarını tutamıyordu. Yangınların küllerinden kalan ormanlara atılan bu atıklar, sel sularıyla nehirlere karışmıştı – bir ekosistemin çığlığıydı bu.

Aradan aylar geçti, ama Özay'ın öfkesi dinmedi. Nisan ayında, yine Manavgat'ta benzer bir manzarayla karşılaşınca, "Çöp yığınını gören ünlü manken çılgına döndü" haberleri patladı. Özay, "Zaten ormanlarımız yandı gitti, şimdi de şu rezilliğe bakın. Buzdolaplarını, televizyonlarını getirip atmışlar. Ya siz nasıl insanlarsınız? Beni yine delirttiniz" diye haykırdı. Bu sefer, jandarma trafik ekiplerinin alkollü araç kullanan bir sürücüye 22 bin 687 TL ceza kestiği bir olayla çakıştı; Özay, cezaların caydırıcılığını örnek gösterdi. Videoları, sosyal medyada viral oldu; takipçileri, "Haklısın Tuğba, bu ihanet" yorumlarıyla destek yağdırdı. Özay, "Eğer yüce adalet görüyorsa bunu, emin olun siz zararlı çıkacaksınız" diyerek, yetkililere meydan okudu. Bu paylaşımlar, sadece bireysel bir öfke değil; Türkiye'nin kronik çevre sorununa bir ayna tutuyordu.

Ve şimdi, Eylül 2025'te, Özay bir adım daha attı. 12 Eylül'de Instagram hesabından yeni bir paylaşım yaptı: Ormanlık alanda topladığı çöplerin fotoğrafını koyup, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'e seslendi. "1 hafta oldu hala haberiz… Evet daha çok duyurun, daha çok paylaşın! Her şeyden vergi alıyorsunuz sayın bakan… Lütfen tüm Türkiye’ye çöp atma cezası uygulansın. Vallahi çok para kazanır devletin kasası." Bu sözler, Özay'ın önceki isyanını taçlandırıyordu; belediyelere "Tiksiniyorum. Bu cennet vatanı hiçbiriniz hak etmiyorsunuz. Çöp cezası verilmeli. İnsanlar ancak cebine dokunduğunuzda anlarlar yaptıklarını" demesinin devamıydı. Özay, ironik bir şekilde vergi politikalarını tersine çeviriyordu: "Her şeyden vergi alıyorsunuz" diyerek, devletin vergi yükünü eleştirirken, bu kez çevreye dokunan bir vergi öneriyordu. Paylaşım, saatler içinde binlerce beğeni ve paylaşım aldı; takipçileri, "Destekliyoruz Tuğba, bakanlık duysun!" diye yorum yağdırdı.

Özay'ın çağrısı, tesadüfi değil; Türkiye'nin çevre kirliliği dramının bir parçası. 2025 verilerine göre, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, ormanlık alanlardaki atık miktarının yüzde 25 arttığını rapor etti; yangınlar ve seller, çöpleri nehirlere taşıyor. Antalya gibi turistik bölgelerde, piknik alanları çöp dağlarına dönmüş durumda. Özay'ın Manavgat'taki evi, bu felaketlerin tam ortasında; Ocak ayında çektiği bir videoda, "Selden sonra buradaki bütün çöple nehre akmış" diye yakınmıştı. Bu olaylar, Özay'ı bir aktiviste dönüştürdü; o, sadece paylaşmıyor, çöpleri bizzat topluyor. Şubat ayında, F5 Haber'e göre, doğaya atılan atıklara karşı bir canlı yayın yapmış, "Türk Doktor Mehmet Öz’ün Yemin Töreninde Şok Anlar!" gibi alakasız haberlerin arasında bile sesini duyurmuştu.

Mehmet Şimşek'e seslenişi, stratejik bir hamle. Şimşek, 2025 bütçe görüşmelerinde vergi reformlarını savunurken, Özay ironiyi yakaladı: "Vallahi çok para kazanır devletin kasası." Bu, sadece bir eleştiri değil; pratik bir öneri. Türkiye'de mevcut Çevre Kanunu'na göre, çöp atma cezası 2025'te 10 bin TL'ye kadar çıkabiliyor ama uygulama zayıf. Özay, ulusal bir "çöp vergisi" istiyor; belediyelerin topladığı cezalar, hazineye akabilir. Halk TV'ye göre, bu paylaşım, "Tuğba Özay Mehmet Şimşek'e seslendi: Devletin kasası çok para kazanır!" başlığıyla yayıldı. Gazikent27 ve Sok Gazetesi gibi yerel medya, "Tuğba Özay'dan Mehmet Şimşek'e: Her şeyden vergi alıyorsunuz!" diye manşet attı. Muhalif.com.tr, Özay'ın "çöp cezası çağrısı"nı detaylandırdı: "Vallahi çok para kazanır devletin kasası."

Özay'ın mücadelesi, yalnız değil. Ünlülerin çevre aktivizmi, 2025'te yükselişte: Burcu Özberk, sosyal medyada "İnsanların kafasını şişirmeyin" diye isyan etmiş, doğa kirliliğine dikkat çekmişti. Mehmet Tezkan Erdoğan, çaresizliğini kabul eden paylaşımlarla gündeme gelmiş; Tuğba Özay gibi isimler, "vatana ihanet" kavramını çevreye uyarlamıştı. Sosyal medyada, #ÇöpCezası etiketiyle kampanyalar başladı; bir kullanıcı, "Tuğba haklı, vergiyle değil cezayla temizlenir Türkiye" diye yazdı, binlerce retweet aldı. X'te (eski Twitter), Özay'ın hesabı (@tugbaozay) sessiz kalsa da, hayranları paylaşımı yayıyor. Özay'ın takipçi sayısı 2025'te 500 bini aştı; bu videolar, gençleri de harekete geçiriyor.

Ancak Özay'ın çağrısı, sadece öfke mi? Hayır, bir vizyon: Cezalar, çevre fonlarına aktarılırsa, orman temizliği finanse edilebilir. 2024'te, benzer bir kampanya Adana'da 200 bin TL ceza toplamış; bu para, piknik alanlarını yenilemişti. Şimşek'in vergi politikaları, enflasyonla boğuşan Türkiye'yi sıkıştırırken, Özay'ın ironisi vurucu: "Her şeyden vergi alıyorsunuz" – ama bu vergi, doğayı kurtarır. Gelecekte, bu ses bakanlıkta yankılanırsa, ulusal bir "yeşil ceza" yasası doğabilir. Yoksa, ormanlar çöp dağlarıyla boğulmaya devam mı eder? Özay, "Daha çok duyurun, paylaşın" diyor; bu, bir ünlüden öte, bir vatandaşın çığlığı.

Tuğba Özay'ın paylaşımı, ekranı aşıp sokaklara taşınıyor. Manavgat'ta gönüllü temizlik grupları çoğaldı; bir genç, "Tuğba abla sayesinde fark ettik" diyor. Bu isyan, Türkiye'nin yeşil geleceğini şekillendirebilir mi? Şimşek'in masasında bir dosya mı olacak, yoksa unutulup gidecek mi? Ormanlık alanlardaki poşetler, Özay'ın elinde toplanırken, vicdanlar uyanıyor. "Cennet vatanı hak etmiyorsunuz" diyen Özay, belki de hepimizin sesi. Ve bu ses, bir gün yasaya dönüşürse, çöp dağları tarih olur – ama şimdilik, paylaş butonuna basmak bile bir adım.