Suriye'nin kıyı bölgeleri son günlerde yoğun hareketliliğe sahne oluyor. Özellikle mezhepsel farklılıklar üzerinden yükselen gerilim, sokaklara yansıdı ve dikkatleri üzerine çekti.
Bu gelişmelerin başlangıcında, Alevi toplumunun önde gelen isimlerinden İslam Yüksek Konseyi Başkanı Şeyh Gazal Gazali'nin yaptığı çağrı yer alıyor. Gazali, Yüksek Alevi Konseyi Başkanı sıfatıyla, Suriyelilerin kendi kaderini tayin hakkı, siyasi federasyon talebi ve sistematik imha uyarısı yaparak uluslararası koruma istedi. Bu çağrı üzerine, Alevilere mensup gruplar çeşitli merkezlerde toplanarak gösteri düzenledi.
Lazkiye başta olmak üzere birçok bölgede binlerce kişi sokağa indi. Gösteriler, Ziraat Kavşağı, Ezheri Kavşağı gibi noktalarda yoğunlaştı. Ceble ilçesinde Amara Kavşağı ve Hastane Mahallesi Kavşağı, Kardaha'da Merice Kavşağı, Baniyas'ta El-Kusur Kavşağı, Tartus'ta Saadi Kavşağı, Humus'ta Misyaf ilçesi, Vadi ez-Zeheb, İmam Ali bin Ebu Talib Camii Meydanı, Zehra Mahallesi ve Hama'da Vadi Uyun bölgeleri gibi pek çok yerde kitleler bir araya geldi. Güvenlik güçleri yoğun önlemler aldı, federasyon sloganları atıldı ve merkezi yönetim hedef alındı.
Ancak bu gösterilere Sünni gruplar da karşılık verince işler değişti. Karşıt gruplar sokağa inerek gerginlik yarattı. Lazkiye'nin Ceble ilçesinde Alevilerin toplandığı alana saldırı girişimi oldu. İki taraf karşı karşıya gelince taşlı sopalı kavgalar başladı. Bazı iddialara göre, palalı saldırganlar Alevi göstericilere yönelik eylemlerde bulundu ve çok sayıda kişi çeşitli yaralanmalar yaşadı.
Çatışmalar Kemara bölgesine de sıçradı. Görüntülerde, Şam'a bağlı ordu güçleri ile Alevi grupları arasında sokak aralarında süren gerilimler dikkat çekti. Lazkiye ve Ceble'de bazı göstericiler güvenlik görevlilerine ve araçlarına saldırınca, güvenlik güçleri havaya ateş açarak grupları ayırmaya çalıştı. Humus ve Lazkiye merkezlerinde karşıt görüşlü gruplar arasında taşlı sopalı olaylar yaşandı.
Lazkiye Valiliği, yaralanmalardan eski rejim kalıntılarına bağlı terör örgütü üyelerini sorumlu tuttu. Gün boyunca şiddet artınca olaylar kontrolden çıkma noktasına geldi. Yaralananların sayısı giderek yükselirken, güvenlik güçleri ile protestocular arasında da gerilimler rapor edildi.
Bu olaylar, Şam yönetimi ile Suriye Demokratik Güçleri arasındaki entegrasyon görüşmelerinin belirsizliği zemininde patlak verdi. Gösterilerin federasyon ve özerklik talepleriyle başlaması, karşı grupların müdahalesiyle sokak çatışmalarına dönüşmesi, bölgedeki hassas dengeleri bir kez daha ortaya koydu.
Suriye'nin kıyı şeridindeki bu gelişmeler, mezhepsel farklılıkların nasıl hızla tırmanabileceğini gösteriyor. Güvenlik güçlerinin müdahaleleriyle olayların genişlemesi önlenmeye çalışılırken, yaralı sayısının artması endişeleri büyütüyor. SHOR gibi kaynakların iddiaları, palalı saldırılar ve taşlı kavgaların detaylarını öne çıkarıyor.
Olayların kontrolden çıkması, hem siviller hem güvenlik güçleri açısından riskleri artırdı. Lazkiye ve çevresindeki geniş alanda süren gerilim, uluslararası koruma taleplerini de gündeme taşıdı. Bu tür sokak olayları, Suriye'nin geçiş sürecindeki kırılganlığını hatırlatıyor.
Sonuçta, federasyon çağrılarıyla başlayan barışçıl görünen gösteriler, karşıt tepkilerle şiddet olaylarına evrildi. Yaralanmaların artması ve güvenlik müdahaleleri, olayların ne yöne evrileceğini belirsiz kılıyor. Bölgedeki bu sarsıntı, Suriye'nin geleceği açısından kritik uyarılar içeriyor.