Ankara’da konser organizasyonlarına dair yeni bir iddia patlak verdi: 2021-2024 yılları arasında düzenlenen 32 konser için belediye tarafından yapılan ödemelerde usulsüzlük yapıldığı, konser maliyetlerinin aşırı artırıldığı ve bu durumun kamuya zarar verdiği iddiaları dikkat çekiyor.

Söz konusu dosyada, ihalelerde tekliflere kıyasla belirgin farklarla ödeme yapıldığına dair mali belgeler yer alıyor. Eleştirmenlere göre, sahne, ses ve ışık sistemleri gibi kalemlerde yapılan ödemelerde benzer ölçekli etkinliklerle kıyaslanınca oynak fiyatlar dikkat çekiyor. Belediye yönetiminden yapılan açıklamalar, projelerin büyüklüğü ve lojistik koşulları nedeniyle maliyetlerin yüksek çıkabileceğini savunurken, iddiaları çürütecek ayrıntılı karşı veriler henüz kamuoyuyla paylaşılmış değil.

AKP'den DEM Parti'ye Şok Ziyaret: Kriz Çözülecek mi?
AKP'den DEM Parti'ye Şok Ziyaret: Kriz Çözülecek mi?
İçeriği Görüntüle

Yaşanan bu süreç, konserlerle kültür sanata yatırım yapıldığı iddiasıyla sürekli savunulan bütçelerin şeffaflığı meselesini yeniden öne çıkarıyor. İddia sahipleri, belediyenin özel firmalarla yaptığı sözleşmelerde piyasa araştırması yapılmadığını, muadillerle karşılaştırma yapılmadan karar verildiğini öne sürüyor. Ayrıca bazı ihalelerin doğrudan temin usulüyle yapılmış olabileceği şüphesi de gündemde.

Belediye cephesinden gelen savunmada, geçmiş dönemlerde konser maliyetlerinin denetimden geçirilmiş olduğu ve teftiş raporlarının “usulsüzlük bulgusu içermediği” yönünde açıklamalar mevcut. Ancak iddia edilen “fazla ödeme” farklarının hangi kalemlerde ve hangi oranlarda gerçekleştiği konusunda net açıklamalar henüz sunulmadı.

Bu iddianın siyasi boyutu da dikkat çekici: Kamuoyunda, bazı belediyelerde benzer soruşturma taleplerinin gündeme gelmiş olması, uygulamaların parti eksenli eleştirilerle de ilişkilendirilmesine yol açıyor. Bazı gözlemcilere göre bu süreç, başkanlık dönemleri açısından hesap verme mekanizmasını sınayan bir dönemeç olabilir.

Önümüzdeki kritik gelişmeler şöyle olacak: belediyenin mali belgeleri açıklaması, bilirkişi incelemeleri, soruşturmanın genişletilip genişletilmeyeceği ve kamu zararına ilişkin kesin tespit. Ayrıca konser harcamalarının kültür politikasına etkisi ve benzer iddiaların başka illere sıçrayıp sıçramayacağı yakından izlenecek.

Bu iddia, yalnızca kültür-sanat harcamalarında şeffaflık taleplerini artırmakla kalmıyor, yerel yönetimlerin kaynak kullanımı ve hesap verebilirliği konusundaki toplumsal denetim baskısını da yükseltiyor.