Yeme içme sektörü, son dönemde müşterilerin en çok konuştuğu konular arasında yer alıyor. Özellikle restoran ve kafelerde hesap ödeme anları, sürpriz eklemelerle dikkat çekerken, sektör temsilcileri daha adil ve modern çözümler için harekete geçti.
Bu tartışmaların merkezinde, yaklaşık 2 milyon çalışanı doğrudan etkileyen bahşiş ve servis ücreti uygulamaları bulunuyor. Servis ücreti, mevzuatta tanımlı bir şekilde işletmeler tarafından tahsil edilip çalışanlara aktarılan resmi bir gelir kalemi olarak kabul edilirken, bahşiş ise tamamen müşterinin hizmetten duyduğu memnuniyete bağlı gönüllü bir ödeme olarak öne çıkıyor.
Ancak mevcut sistemde, özellikle dijital ödemelerin yaygınlaşmasıyla birlikte gönüllü bahşişlerin kredi kartı üzerinden bırakılamaması önemli bir sorun yaratıyor. Bu durum, sahadaki uygulamalarda kafa karışıklığına yol açarken, çalışanların ek gelirlerinde belirsizlikler doğuruyor.
Sektörün önde gelen temsilcileri, bu ayrımın netleştirilmesi ve modern ödeme sistemlerine entegrasyon için yeni bir model önerisinde bulundu. Önerilen sistemde, kredi kartı ödemeleri sırasında POS cihazlarında müşterilere tamamen gönüllülük esasına dayalı bahşiş ekleme seçeneği sunulması planlanıyor.
Bu modelle birlikte, bahşiş tutarlarının işletmenin ticari gelirinden ayrı olarak izlenmesi ve doğrudan çalışanlara dağıtılması hedefleniyor. Dağıtım sürecinde ise işveren ve çalışan temsilcilerinin yer aldığı ortak kurullar devreye girecek, böylece şeffaflık ve adalet sağlanacak.
Ayrıca, tüketicilerin daha açık ve güçlü şekilde bilgilendirilmesi vurgulanırken, yüzdelik gelirlerin dağıtımında günümüz koşullarına uymayan eski modellerin gözden geçirilmesi gerektiği belirtiliyor. Gönüllü bahşiş gelirinin çalışanlar açısından kişisel gelir vergisine tabi olmaması da öneriler arasında yer alıyor.
Yeni sistemin hayata geçirilmesi halinde, Hazine ve Gelir İdaresi'nin sembolik yüzde 10'luk stopaj kesintisiyle süreci desteklemesi bekleniyor. Bu yaklaşım, kamu ve özel sektör arasında güçlü bir dayanışma örneği oluşturacak.
Sektör liderleri, "Bahşişin vergisini biz üstlenmeye hazırız" diyerek kararlılıklarını ifade ederken, bu modelin yaklaşık 2 milyon hizmet sektörü emekçisinin gelirlerinde gözle görülür artış sağlayacağını öngörüyor.
Önerilen dijital bahşiş modeli, yalnızca restoranlarla sınırlı kalmayıp vale hizmetlerinden kuaförlere kadar geniş bir hizmet alanına örnek teşkil edecek potansiyele sahip. Kayıt dışılığı azaltarak sürdürülebilir bir gelir yapısı oluşturması da beklenen faydalar arasında.
Kredi kartı üzerinden gönüllü bahşiş sisteminin kısa süre içinde yasal zemine kavuşacağına olan inanç güçlü. Bu gelişme, hem müşterilerin memnuniyetini artıracak hem de çalışanların emeğinin karşılığını daha adil şekilde almasını sağlayacak.
Yeme içme deneyimleri, bu yeniliklerle daha keyifli ve şeffaf hale gelirken, sektördeki tartışmalar da dengeli bir yapıya kavuşacak. Müşteriler için gönüllü takdir imkanları genişlerken, emekçiler için yeni gelir fırsatları doğacak.
Bu heyecan verici değişim süreci, sektörün geleceğini şekillendirirken, kaliteli hizmetin teşvik edilmesi ve tüketici hassasiyetlerinin gözetilmesi ön planda tutuluyor. Yakın gelecekte POS ekranlarında görülecek bahşiş seçenekleri, herkes için kazan-kazan durumu yaratacak.




