Türkiye'nin siyasi gündemi bir kez daha Devlet Bahçeli'nin sürpriz çıkışıyla sarsıldı. Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Bahçeli, Meclis'te yaptığı grup konuşmasında İmralı Adası'na Abdullah Öcalan'la görüşmek için parlamento heyeti gönderilmesi çağrısını yeniledi ve eğer kimse adım atmazsa kendisinin üç arkadaşıyla birlikte gideceğini açıkça ilan etti. Bu sözler, sadece muhalefeti değil, en çok Cumhur İttifakı ortağı AK Parti'yi hedef aldı. Ünlü gazeteci İsmail Saymaz, bu tarihi dönüm noktasını yorumlarken "Şakası yok!" diyerek Bahçeli'nin ne kadar ciddi olduğunu vurguladı.

Saymaz'a göre, Bahçeli Türk siyasetinin tüm kalıplarını kıran bir adım attı. “Dün Sayın Devlet Bahçeli, açık söylemek lazım, Türk siyasetinin bütün yerleşik kalıplarını, hatta siyasetin kendisini kıran bir çıkış yaptı.” diye başlayan yorumunda, bu hamlenin olumlu ya da olumsuz değerlendirilebileceğini ama sonuçta siyasi tarih ve siyasi bilim açısından istisnai bir durum yaratıldığını belirtti. Milliyetçi bir partinin lideri olarak Bahçeli, daha önce PKK ile mücadelesiyle bilinen bir çizgideyken şimdi terörsüz bir Türkiye için tüm siyasi sermayesini ortaya koyuyor.

Özellikle çözüm süreci yıllarında (2013-2015 dönemi) dolaylı görüşmeler yaşanmıştı ama parlamentonun doğrudan İmralı'ya heyet göndermesi ilk kez gündeme geliyor bu kadar net şekilde. Saymaz, “PKK ile yani İmralı ile dolaylı diyalog kurulması, görüşülmesi daha önce yaşandı. Ama parlamentonun İmralı’ya heyet gitmesi ilk kez yaşanacak ve Devlet Bahçeli burada terörsüz Türkiye sürecini adeta tüm siyasi sermayesini masaya koyarak ilerletiyor.” diyerek bu riskin büyüklüğünü anlattı. Bahçeli'nin bu adımı, kişisel siyasi kariyerini bile tehlikeye atacak kadar kararlı bir duruş olarak yorumlanıyor.

Peki Bahçeli'nin grup konuşmasında bahsettiği "üç maymunu oynayanlar" kim? Saymaz net cevap veriyor: Kesinlikle CHP değil, doğrudan AK Parti içindeki bazı isimler ve belki de Beştepe. “Üç maymunu oynayanlar kim? AK Parti siyasetçileri, ayak sürüyenler.” Bahçeli haftalardır İmralı heyeti ve Selahattin Demirtaş'ın durumuna ilişkin çağrılar yapıyor ama ittifak ortağından yeterli destek gelmiyor. Saymaz, konuştuğu bir AK Partili'nin MHP'nin bu süreçte oy kaybedeceğini düşündüğünü aktardı ama Bahçeli'nin geri adım atmadığını vurguladı.

En çarpıcı kısım ise Bahçeli'nin hazırlıklı konuşma metnini aşarak doğaçlama yaptığı anlardı. Bengütürk TV'de yayınlanan metinde olmayan şu cümleler canlı yayında patladı: “Eğer komisyon karar veremezse, eğer bu adımı atmaya kimse yanaşmazsa, herkes üç maymunu oynamakta ısrar ederse açık söyleyeyim, üç arkadaşımla birlikte İmralı’ya kendi imkanlarımızla gitmekten de çekinmeyeceğim.” Bu sözler üzerine MHP grubunda alkış kıyamet koptu, herkes ayağa kalktı. Saymaz, “Şakası yok, Devlet Bahçeli burada ciddi.” diye altını çizdi ve bir MHP'linin "AK Parti duymazsa Genel Başkan gider" dediğini aktardı.

MHP tabanında bu çıkış büyük destek buluyor. Örneğin eski MHP belediye adaylarından Serkan Töper sosyal medyada “Liderim, evlatların sonsuz güvenle her zaman bir adım arkanda. Nereye gidersen gireriz.” paylaşımı yaptı. Parti içinde ikilik yok, herkes Bahçeli'nin arkasında. Oysa AK Parti tarafında ayak sürçme ve çift gündem iddiaları var. Saymaz, Bahçeli'nin bu ultimatomla Cumhur İttifakı'nı hizaya çekmeye çalıştığını söylüyor: Ya terör sorununu kökünden çözmek için birlikte hareket edin ya da ben tek başıma giderim.

Bu çıkış, sadece bir ziyaret önerisi değil; Bahçeli'nin tüm siyasi varlığını ortaya koyduğu bir meydan okuma. Terrorismiz Türkiye hayali için MHP'nin oy kaybetme riskini bile göze aldığı bir süreç. Saymaz'ın analiziyle, Türk siyaseti daha önce hiç girmediği bir alana adım atıyor. Bahçeli'nin mesajı net: Ayak sürüyenler alliance'ın gereğini yapmıyor. Eğer hükümet bu çağrıya kulak asmazzsa, ittifak dinamikleri kökten değişebilir.

Ümit Özdağ'dan CHP'ye İmralı Tebrik: "Doğru Adım Ama Yetmez!"
Ümit Özdağ'dan CHP'ye İmralı Tebrik: "Doğru Adım Ama Yetmez!"
İçeriği Görüntüle

Sonuç olarak, Bahçeli'nin İmralı hamlesi Türk siyasetinde yeni bir sayfa açıyor. İsmail Saymaz gibi deneyimli yorumcuların da belirttiği üzere, bu "denenmemiş" bir yol ve sonuçları herkes için sürpriz olabilir. Terrorism sorunu yıllardır ülkenin kanayan yarasıyken, milliyetçi bir liderin öncülük ettiği bu süreç başarıya ulaşırsa tarih yazacak. Ama riskler de o kadar büyük. Siyasi gözlemciler şimdi gözlerini AK Parti'nin vereceği cevaba çevirmiş durumda. Bu çıkış, sadece bir konuşma değil; Türkiye'nin geleceğini şekillendirebilecek cesur bir adım. Gelişmeleri yakından takip etmekte fayda var, çünkü önümüzdeki günler oldukça hareketli geçeceğe benziyor.