Piyasalarda son dönemde yaşanan dalgalanmalar, yatırımcıların dikkatini altın üzerine yoğunlaştırmış durumda. Özellikle küresel ekonomik belirsizlikler ve para politikalarındaki değişimler, değerli metallerin seyrini doğrudan etkiliyor. Bu ortamda, altın fiyatlarının kritik eşiklerin altına inmesi, hem bireysel tasarruf sahiplerini hem de büyük fonları düşündürüyor. Acaba bu sessizlik, yaklaşan bir fırtınanın habercisi mi yoksa geçici bir duraklama mı? Detaylara inmeden önce, genel ekonomik tabloyu hatırlamak faydalı olabilir; çünkü altın, geleneksel olarak güvenli liman olarak görülse de, dış faktörlere karşı hassas bir varlık.
Altın fiyatları, doların üç aylık zirvesine yakın seviyelerde seyretmesi nedeniyle salı günü ons başına 4 bin doların altına geriledi. Bu düşüş, aralık ayında yeni bir faiz indirimi ihtimalinin azalmasıyla tetiklendi. Ayrıca, ABD ile Çin arasındaki ticaret gerginliğinin hafiflemesi, altın üzerindeki baskıyı artıran bir diğer unsur oldu. Spot altın yüzde 0,5'lik bir düşüşle 3 bin 984 dolar seviyesinde işlem görürken, ABD altın vadeli kontratları yüzde 0,3 azalarak 4 bin dolara indi. Yerel piyasalarda ise gram altın serbest piyasada 5 bin 388 liradan alıcı bulurken, Kapalıçarşı'da 5 bin 573 liradan satılıyor. Çeyrek altın ise 9 bin 90 lira civarında hareket ediyor. Bu rakamlar, yatırımcıların kısa vadeli stratejilerini gözden geçirmesine neden oluyor.
Doların güçlenmesi, altın fiyatlarını doğrudan baskı altına alıyor. Dolar endeksi, ABD Merkez Bankası üyeleri arasındaki görüş ayrılıklarının etkisiyle faiz indirimi beklentilerinin zayıflamasıyla üç aylık zirvesine yakın seviyelerde kalmaya devam ediyor. KCM Trade Baş Piyasa Analisti Tim Waterer, güçlü doların altın için diken etkisi yarattığını belirterek, yatırımcıların yıl sonuna kadar bir faiz indirimi ihtimalini yeniden hesapladığını ifade ediyor. Fed, geçen hafta bu yıl ikinci kez faiz indirmiş olsa da, Başkan Jerome Powell yeni bir indirimin kesin olmadığını vurgulamıştı. Bu açıklamalar, piyasalarda belirsizliği artırırken, altın gibi faizsiz getiri sunan varlıkların cazibesini geçici olarak azaltıyor.
Aralık ayında faiz indirimi olacak mı sorusu, yatırımcıların en çok merak ettiği konular arasında yer alıyor. CME FedWatch Tool verilerine göre, piyasalar aralık ayı için faiz indirimi olasılığını Powell'ın açıklamaları öncesinde yüzde 90'ın üzerinde görürken, şu anda yaklaşık yüzde 65 olarak değerlendiriyor. Bu değişim, altın fiyatlarının kritik seviyenin altına düşmesinde etkili oldu. Fed yetkilileri hafta başında ekonomik görünüme ilişkin farklı görüşler ortaya koyarken, federal hükümetin kapanması nedeniyle bazı önemli verilerin yayımlanamaması, aralık toplantısı öncesinde belirsizliği daha da körüklüyor. Altın, düşük faiz ortamlarında ve ekonomik belirsizlik dönemlerinde değer kazanma eğilimi gösterse de, mevcut koşullar ters bir etki yaratıyor.
Yatırımcıların odağı, bu hafta açıklanacak verilere çevrilmiş durumda. Özellikle ADP istihdam verileri ve ISM PMI rakamları, altın fiyatlarının geleceğini belirleyecek unsurlar arasında. Tim Waterer, zayıf bir ADP verisinin altının yeniden yükseliş trendine dönmesi için fırsat yaratabileceğini belirtiyor. Bu veriler, piyasalarda yeni bir momentum oluşturabilir ve altın fiyatlarını yukarı yönlü etkileyebilir. Öte yandan, altın bu yıl şu ana kadar yüzde 53'lük bir artış göstermiş olsa da, 20 Ekim'de ulaştığı rekor seviyeden bu yana yüzde 8 değer kaybetti. Bu durum, yatırımcılara hem fırsat hem de risk sunuyor.
Diğer değerli metallerdeki durum da altın piyasasını yakından ilgilendiriyor. Spot gümüş yüzde 0,1'lik artışla 48,12 dolara yükselirken, platin yüzde 0,1 yükselişle 1.566,60 dolara ulaştı. Ancak paladyum yüzde 1 düşüşle 1.430,31 dolara geriledi. Bu hareketler, genel metal piyasalarındaki dengesizliği yansıtıyor ve altın yatırımcılarının kararlarını etkileyebilir. Piyasalar, küresel ticaret dinamikleri ve para politikalarındaki gelişmeleri izlerken, altın fiyatlarının kritik seviyenin altında kalması, kısa vadede dikkatli bir yaklaşım gerektiriyor.
Sonuç olarak, altın piyasasındaki bu sessizlik dönemi, yatırımcılar için stratejik bir değerlendirme fırsatı sunuyor. Doların gücü, faiz beklentileri ve ekonomik veriler gibi faktörler, önümüzdeki günlerde belirleyici olacak. Eğer veriler zayıf çıkarsa, altın yeniden yükselişe geçebilir ve bu yılki kazanımlarını pekiştirebilir. Ancak mevcut baskılar devam ederse, kritik seviyenin altında daha uzun süre kalabilir. Yatırımcılar, bu gelişmeleri yakından takip ederek pozisyonlarını ayarlamalı, çünkü altın her zaman sürprizlere açık bir varlık.