Yargıdan Belediye Koridorlarına Uzanan Gerilimde Neler Oluyor?
Yargıdan Belediye Koridorlarına Uzanan Gerilimde Neler Oluyor?
İçeriği Görüntüle

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Merkezi önünde yapılan canlı yayında kürsüye çıkan CHP Grup Başkanıvekili Ali Mahir Başarır, açılış sözlerinde “Bu küçültme şekli daha ne kadar susturulurz?” diyerek söze başladı. Sert üslübu kararlı ve tavırla konuşan Başarır, Türkiye'nin asıl iktidarının iktidarının yarattığı yapay tartışmalar değil, milyonların yaşadığı ekonomik varlığın olduğunu vurguladı.

Başarır, çiftçilerin 90 liradan sattığı fındığın bir ay içinde 400 liraya kadar yükselişini örnek gösteren tarımda adaletsizliğe ve üreticinin sömürülmesine dikkat çekti. “40 milyon insan hacizlik durumda, işçinin bordrosuna bakın geç icralık” diyerek tabloyu ortaya koydu. Bu sözler, hem işçi hem de emekli kesiminin yaşadığı derin kriz bir kez daha gündeme taşındı.

Yargıdaki Çifte Standart ve Kişisel Hesaplaşmalar

Konuşmanın en dikkat çeken anlarından biri de hukuki konulardaki açıklamalardı. Başarır, eşi Sebla Öztürk Başarır'ın Halk TV'nin avukatlığını sürdürmesi üzerinden kendisine yöneltilen iddiaları sert dille reddetti. Bir isim üzerinden yürütülen karalama kampanyasına değinerek, Tolgahan Erdoğan'ın iftiralarına karşı kamuoyu önünde savunmasını belgelerle gerçekleştirdi.

Ancak Başarır'ın asıl vurguladığı nokta, değerlendirmenin bu sürecini izleyen çifte standart oldu. Kütlesiz olan kişiye hakkında takipsizlik kararı verilirken, kendisine Meclis soruşturması açılarak hatırlatılarak “Bu adalet midir?” diye sordu.

CHP İçinde Disiplin ve Yenilenen Çizgi

Sadece dış politik değişkenler değil, partinin içindekileri de eleştiren başarır, disiplin konusuna özel vurgu yaptı. Gürsel Tekin ve bazı eski CHP'lilere yönelik disiplin süreçlerini savunarak, “Kim partisine ihanet ederse, kim partisini yıpratırsa burada yer yoktur” dedi.

Bu çıkış, CHP içinde belirginleşen yeni çizgilerin yollarını taşıyor: Yalnızca parti içi rekabet değil, ortak değerlerin korunmasından da tavizsiz bir yaklaşım. Başarır, parti Üyelerini kişisel hesaplaşmalardan uzaklaşmaya, “halkın gerçek sorunlara odaklanmaya” olarak adlandırır.

İktidarın Politikaları ve Siyasetin Yeni Yönü

Konuşmanın en sert şeklinin biri ise hükümete yönelikti. Cumhurbaşkanının CHP'li belediyeleri “çöp belediyeleri” diye yaftalamasını ağır sözlerle eleştirdi. Partili belediye başkanlarını ise “Mide ilaçlarını yanlarında taşısınlar, çünkü bunun bedelini halk önünde ödemeler” diyerek hedef aldı.

Ayrıca dinin siyasete aletlerini geliştirerek, “İnançlar evde, kalpte yaşanır.

“Utanç Dönemi” ve Direniş Çağrısı

Başarır konuşmasının finalinde tamamıyla aynı cümleyi tekrarladı: “Bu küçültmeye karşı direneceğiz.” Anayasa Mahkemesi'nin gidişatını duyurarak demokraside demokrasi ve hukuk için ortak bir tavır içinde gelişmeyi onayladı.

Sözleri kadar beden dili de güçlüydü. Kürsüde öfkesini el hareketleriyle yansıtan Başarır, adeta meydan okurcasına “Türkiye'nin bölüğü kimin hangi makamda oturduğu değil, emeklinin, işçinin, köylünün açlığıdır” diyerek konuşmasını noktaladı.

Sonuç: Yeni Bir Siyaset Dilinin Eşiğinde

Ali Mahir Başarır'ın bu çıkışı, sadece anlık bir siyasi tepkiden öte, CHP'nin hem iç disiplininde hem de Türkiye siyasetinde yeni bir dönem haberleri gibi görünüyor. Ekonomiden hukuka, parti tartışmalarından iktidarın politikalarına dek geniş bir yelpazede yaptığı vurgular, gelecek günlerde siyasetin yönlerinin niteliklerindedir.

Halk TV ekranlarından yansıyan bu sözleri, bir yandan CHP'nin yeni dönem stratejisinin ayrıntılarını anlatırken diğer yandan Türkiye muhalefetinde “birlik mi, eleştirel mi?” ortamın sıcak tartışmalarının katmanını yerleştirin.