Yozgat Belediye Meclisi, yerel siyasetin en sıcak gündemlerinden biri haline geldi. Geçtiğimiz hafta cuma günü Belediye Başkanı Kazım Arslan başkanlığında toplanan meclis, sıradan bir gündemle başlasa da kısa sürede kontrol edilemez bir gerginliğe sahne oldu. Gündemin ilk maddesi olan arsa satışları ve taşınmazların kiraya verilmesi konusunda 2026 yılında encümene yetki verilmesi konusu, üyeler arasında sert bir tartışmaya yol açtı.

Bu tartışma, meclis salonunda başlayan söz düellosunu toplantı sonrası salon girişine taşıdı ve AKP'li ile Yeniden Refah Partili (YRP) üyeler arasında fiziksel arbedeye dönüştü. Olay, Yozgat'ın siyasi atmosferindeki kırılgan dengeleri bir kez daha gözler önüne serdi; zira Başkan Kazım Arslan'ın YRP kökenli olması, AKP'li üyelerle arasındaki gerilimi sıkça gündeme getiriyor. Arbede, zabıta ve özel güvenlik görevlilerinin müdahalesiyle son bulsa da, meclisin saygınlığına gölge düşürdüğü yönünde eleştiriler yükseldi.

Olayın fitili, meclis toplantısının başında ateşlendi. Başkan Kazım Arslan, gündem maddesini görüşürken üyelerden gelen itirazlar üzerine tartışmayı yönetmekte zorlandı. Tartışma, arsa ve taşınmazların encümene devredilecek yetkisinin kapsamı üzerine yoğunlaştı; bazı üyeler bu yetkinin kötüye kullanılabileceği endişesini dile getirirken, başkanlık makamı bunu rutin bir prosedür olarak savundu.

Gerginlik artınca Arslan, diğer maddeleri erteleme kararı aldı ve oturumu erken kapattı. Bu karar, zaten huzursuz olan salonu daha da elektriklendirdi. Üyeler salondan ayrılırken, AKP'li meclis üyesi Hüseyin Durusoy'un başkan Arslan hakkında sarf ettiği sözler, kıvılcımı yaktı. Durusoy, "Hep yalan söylüyor" diyerek sesini yükseltti. Bu ifadeye anında tepki gösteren YRP'li üye Yunus Erciyes, "Hiç kimse başkana yalan söylüyor diyemez" diye karşılık verdi. Erciyes'in ses tonunun yükselmesiyle olay büyüdü; diğer AKP'li ve YRP'li üyeler de dahil olarak salon girişinde itiş kakış başladı. Taraflar birbirine fiziksel müdahalede bulundu, yumruklar ve itmeler havada uçuştu. Panik anları yaşandı; bazı üyeler bağırışlarla ortamı daha da kızıştırırken, araya girenler durumu kontrol altına almaya çalıştı.

Türkiye'yi Sarsacak Büyük Operasyonun Şifreleri ve Gizli Liste Sonunda Ortaya Çıktı
Türkiye'yi Sarsacak Büyük Operasyonun Şifreleri ve Gizli Liste Sonunda Ortaya Çıktı
İçeriği Görüntüle

Kurtarma operasyonu gibi müdahale, zabıta ekipleri ve özel güvenlik personeli tarafından gerçekleştirildi. Salon girişindeki kalabalık arasında tarafları ayırmak için büyük çaba sarf eden görevliler, fiziksel güç kullanarak üyeleri farklı yönlere çekti. Bazı meclis üyeleri de arabuluculuk yaparak gerginliği yatıştırmaya yardımcı oldu. Neyse ki olayda ciddi bir yaralanma yaşanmadı; sadece hafif sıyrıklar ve kıyafetlerde yırtılmalarla atlatıldı.

Arbedenin ardından Başkan Kazım Arslan, sessizce salondan ayrıldı ve makam odasına geçti. Bu hareketi, bazı yorumcular tarafından "gerilimi daha fazla körüklememek" olarak değerlendirilirken, başkaları "tartışmadan kaçmak" olarak gördü. Olay yerinde bulunan tanıklar, arbedenin yaklaşık 5-10 dakika sürdüğünü ve salonun adeta bir kaos alanına döndüğünü anlattı. Meclis binası dışında toplanan bazı vatandaşlar da olayı duyup merakla izledi, ancak güvenlik çemberi sayesinde dışarıya taşmadı.

Bu arbede, Yozgat'ın yerel siyasetindeki derin çatlakları su yüzüne çıkardı. Belediye Başkanı Kazım Arslan, 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde Yeniden Refah Partisi'nden aday olmuş ve kazanmıştı. Ancak seçim sonrası dönemde YRP ile AKP arasındaki ulusal ittifak dinamikleri, yerel düzeyde gerilimlere yol açıyor. YRP, muhafazakar seçmende AKP'ye alternatif olarak yükselişe geçmişken, bazı bölgelerde eski YRP'li isimlerin AKP'ye geçişi veya işbirliği tartışmaları gündemi meşgul ediyor. Yozgat'ta ise başkanın YRP'li kimliği, meclis çoğunluğunun AKP ve MHP ağırlıklı olması nedeniyle sık sık çatışmalara zemin hazırlıyor.

Gündemdeki arsa satış yetkisi maddesi de bu bağlamda anlam kazanıyor; üyeler, bu yetkinin şeffaflık açısından risk taşıdığını savunurken, başkanlık tarafı idari kolaylık olarak görüyor. Hüseyin Durusoy'un "Hep yalan söylüyor" ifadesi, doğrudan başkana yönelik bir suçlama olarak algılandı ve YRP'li üyelerin koruyucu refleksini tetikledi. Yunus Erciyes'in tepkisi ise, partisel sadakatin bir yansıması olarak yorumlandı. Uzmanlar, bu tür olayların yerel yönetimlerde karar alma süreçlerini tıkayabileceğini ve halkın güvenini zedeleyebileceğini belirtiyor.

Arbedenin ertesi günleri, mecliste telafi çabalarına sahne oldu. Yozgat Belediye Meclisi'nin ikinci oturumu, geçen hafta görüşülemeyen maddeleri ele almak üzere toplandı. Bu toplantıda, tartışmalı yetki konusu ocak ayına ertelendi. MHP ve AKP grupları adına yapılan konuşmalarda, önceki gerginlik kınandı ve meclisin saygınlığına gölge düşürecek davranışlardan kaçınılması çağrısı yapıldı. Bir AKP'li üye, "Geçmiş dönemleri sürekli gündeme getirmek yerine geleceğe bakmalıyız" diyerek dolaylı eleştiri getirdi. Başkan Arslan ise, toplantıda personel politikaları ve belediye bütçesi hakkında savunmada bulundu: "Benim etrafımdaki herkesi belediyeye doldurmak gibi bir amacım yok. Ben bu gemiyi yürütmek zorundayım." Bu sözler, tartışmanın altında yatan personel alımları ve geçmiş dönem borçları gibi kronik sorunları işaret ediyor. YRP'li üyeler ise sessiz kalarak, olayın büyümesini önlemeye çalıştı. Toplantı, gündem maddelerinin onaylanmasıyla sorunsuz tamamlandı, ancak kulislerde arbedenin izleri hâlâ konuşuluyor.

Yozgat halkı, bu olaya karışık duygularla yaklaşıyor. Bazı vatandaşlar, meclis üyelerinin kavga yerine hizmete odaklanması gerektiğini söylerken, diğerleri siyasi rekabetin doğal bir sonucu olarak görüyor. Sosyal medyada olay hızla yayıldı; "Yozgat meclis kavgası" etiketi altında binlerce paylaşım yapıldı. Yerel esnaf, "Belediye işleri aksamasın, yeter ki kavga etmesinler" diye sitem etti. Öte yandan, sivil toplum temsilcileri, meclis toplantılarının daha şeffaf ve moderasyonlu yönetilmesi çağrısında bulundu. Benzer arbedeler, Türkiye'deki diğer belediyelerde de zaman zaman yaşanıyor; bu olay, yerel demokrasinin kırılgan yönlerini hatırlatıyor. Zabıtaların müdahalesi övgü toplarken, güvenlik önlemlerinin artırılması gündeme geldi.

Sonuç olarak, Yozgat Belediye Meclisi'ndeki bu arbede, sadece bir anlık öfke patlaması değil; yerel siyasetteki partiler arası gerilimin bir yansıması. Hüseyin Durusoy ve Yunus Erciyes arasındaki söz düellosu, zabıtaların kahramanca ayrılmasıyla son bulsa da, arkasında arsa yetkileri, personel politikaları ve partisel sadakat gibi derin meseleler yatıyor. Başkan Kazım Arslan'ın oturumu kapatması ve makama çekilmesi, krizi yönetme tarzını tartışmaya açtı. Ocak ayındaki toplantı, bu gerilimin test edileceği yeni bir arena olacak. Yozgatlılar, hizmetlerin aksamamasını umarken, siyasetçiler uzlaşma zemini aramalı. Bu olay, Türkiye'nin yerel yönetimlerinde diyalog ihtiyacını bir kez daha vurguladı; zira meclisler kavga değil, çözüm üretme yerleri olmalı. Gelişmeleri yakından takip edeceğiz; umarız benzer sahneler tekrarlanmaz.