Türkiye'nin siyasi arenasında depremler peş peşe geliyor, CHP'nin kalesi sallanırken iktidarın eli muhalefetin damarlarında atıyor. Beykoz'dan Aydın'a uzanan istifa dalgası, şimdi Ankara, Konya ve Samsun'u vurmak üzere; 15 Eylül'deki kurultay davası ise adeta bir saatli bomba. Milyonlar nefesini tutmuş, "Bu sefer ne olacak?" diye soruyor. Özgür Özel'in öfkeli haykırışları, Erdoğan'ın sessiz zafer gülümsemesi... Bu, sadece bir parti krizi değil, demokrasinin kader savaşı. Heyecan dorukta, çünkü sırlar bir bir dökülüyor ve yarınki karar, ülkeyi yeni bir kaosa sürükleyebilir.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, son haftalarda artan istifa dalgasına karşı ateş püskürüyor. Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu'nun 14 Ağustos 2025'te CHP'den istifa ederek AKP'ye katılması, partiyi sarsmıştı. Çerçioğlu, AKP Kongre Merkezi'ndeki 24. kuruluş yıldönümü töreninde rozetini Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın elinden alırken, "Alnım ak, başım dik" diye haykırdı ve "Yargıdan korkmadım, Aydın'a hizmete devam edeceğim" demişti. Özel, bunu "operasyon ve hapis tehdidiyle zorlama" olarak nitelendirmiş, "Aziz İhsan Aktaş soruşturması bahanesiyle partimizi parçalamak istiyorlar" diye veryansın etmişti. Çerçioğlu'nun yanı sıra Söke, Sultanhisar ve Yenipazar ilçe başkanları da AKP'ye geçmişti; bu, Aydın'da CHP'nin dört dönemlik kalesini elden çıkarmıştı. Yerel seçimlerde yüzde 50,2 oy alan "Topuklu Efe" lakaplı Çerçioğlu'nun geçişi, Erdoğan'ın "Yeni katılımlar olacak" sözlerini doğrulamıştı.
Bu şokun yankıları sürerken, Beykoz Belediye Başkanvekili Özlem Vural Gürzel'in 13 Eylül'de CHP'den istifa etmesiyle kriz derinleşti. Gürzel, istifasını sosyal medyada duyurmuş, "Yolumuz uzun" diyerek Ekrem İmamoğlu'nun tutuklu fotoğrafını paylaşmıştı – ama kulisler, onun da AKP'ye katılacağını fısıldıyordu. Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi'ndeki AK Parti Teşkilat Akademisi Kapanış Programı'nda Gürzel'e rozet takarken, "Partimizi büyütüyoruz" demişti. Özel, bunu "yazıklar olsun" diye karşılamış, "Palpır küldür kaçıyorlar, mertlik gösteremiyorlar" diye saldırmıştı. Bu istifalar, CHP'nin 2024 yerel zaferini eritiyordu; Gaziosmanpaşa'da Hakan Bahçetepe'nin tutuklanması sonrası AKP'ye geçen belediye gibi, muhalefetin kazanımları bir bir el değiştiriyordu.
Şimdi, bomba patlamaya hazır: İktidara yakın gazeteci Sinan Burhan, tv100'deki canlı yayında flaş bir iddia ortaya attı. Çerçioğlu'nun geçişini ilk haberleştiren Burhan, "15 Eylül'deki kurultay davasının sonucuna göre hareket edilecek" diyerek, Ankara'dan 3, Konya'dan 4 ve Samsun'dan 1 CHP'li ilçe belediye başkanının AKP'ye geçeceğini duyurdu. "Belediye başkanları yoruldu, bekliyorlar" diyen Burhan, "Ankara'da 3 CHP'li ilçe belediyesi AK Parti'ye geçmek için hazır. Konya'dan 4 tane, Samsun'dan büyük bir ilçe belediyesi de sırada" diye ekledi. Bu iddia, kulisleri karıştırdı; Yeniçağ Gazetesi ve Tele1 TV gibi mecralarda manşet oldu, "8 belediye daha AKP'ye" başlıkları atıldı. Burhan, "Buna göre hareket edilecek, çünkü baskı artıyor" diyerek, Özel'in "hapis tehdidi" iddialarını dolaylı doğruladı.
15 Eylül 2025 Pazartesi günü, Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülecek dava, her şeyi değiştirebilir. CHP'nin 4-5 Kasım 2023'teki 38. Olağan Kurultayı'nın iptali için açılan dava, "mutlak butlan" talebiyle Özgür Özel'in genel başkanlığını hedef alıyor. Eski Hatay Belediye Başkanı Lütfü Savaş ve delegelerin başvurusuyla başlayan süreç, usulsüzlük iddialarını içeriyor: Para karşılığı oy kullandırılması, ceza soruşturmaları ve görevsizlik itirazları. Mahkeme, 30 Haziran'da duruşmayı 8 Eylül'e ertelemiş, ama CHP avukatı Çağlar Çağlayan'ın talebiyle –kuruluş haftası çakışması nedeniyle– 15 Eylül'e kaymıştı. AYM'nin görevsizlik başvurusunu reddetmesi, davayı Ankara 26. Asliye Ceza Mahkemesi'ne bağlamıştı; şimdi iptal ihtimali yüksek görülüyor.
Özel, teşkilata acil uyarı gönderdi: "Ankara dışına çıkmayın, 81 il başkanı davayı takip edecek." Parti, iptal durumunda 21 Eylül olağanüstü kurultay için delege imzalarını topluyor; Kılıçdaroğlu cephesi ise "Partiyi kayyuma bırakmam" diyor. BBC Türkçe'ye göre, dava "siyasi karar" kokuyor; İstanbul İl Kongresi'nin iptali gibi, "yargı darbesi" olarak niteleniyor. Kulislerde, iptal çıkarsa Kılıçdaroğlu'nun dönüşü, Salıcı gibi isimlerin kayyum adaylığı konuşuluyor. Medyascope, "Risk arttı, İstanbul kararı kurultayı etkiledi" diyor; NTV, AYM reddini "kritik" buluyor.
Bu iddia ve dava, CHP'yi köşeye sıkıştırıyor. Geçmişte, 2023 yerel zaferinde CHP 35 büyükşehir almıştı; ama İmamoğlu'nun tutuklanması, Bahçetepe'nin Gaziosmanpaşa'da AKP'ye kaptırılması, Çerçioğlu'nun Aydın hezimeti... Şimdi 8 ilçe daha? Burhan'ın sözleri, Millet Haber Ajansı ve Haber7'de yankılandı: "Ankara, Konya, Samsun'dan toplam 8 başkan bekliyor." CHP kurmayları, "Hukuki değil, siyasi baskı" diyor; ama yorgunluk gerçek. Aydın'da muhtarlara "istifa edin" baskısı doğrulanmış, personel "para vaadi" iddialarıyla boğuşuyor.
Yorumuma gelince, bu dalga tesadüf değil; 2024 seçimlerinde AKP'nin %35'lik oyu, muhalefeti eritiyor. Çerçioğlu'nun "Cumhurbaşkanımızın himayesinde hizmet" demesi, Erdoğan'ın "katılımlar büyütecek" sözüyle örtüşüyor. Gelecekte, dava iptal olursa CHP kaosa sürüklenir, Kılıçdaroğlu döner ama Özel'in olağanüstü kurultayı toz duman eder. 8 başkanın geçişi, yerel dengeleri bozar; Ankara'da 3 ilçe kaybı, başkentte CHP'yi zayıflatır, Konya'da 4'lü paket muhafazakar tabanı güçlendirir, Samsun'da büyük ilçe (muhtemelen Atakum) Karadeniz'i sallar. Bu, "kontrollü muhalefet" oyunu; Özel'in "isyan devrim özgürlük" sloganı, Tandoğan'daki barikat yıkılışını anımsatıyor ama yetersiz kalabilir.
CHP'nin çöküşü mü, yoksa toparlanma mı? 15 Eylül, dönüm noktası; iptal çıkarsa sokaklar dolar, ama 8 istifa dalgası Erdoğan'ı güldürür. Özel'in "Hakkımızı alacağız" çığlığı, milyonları ayağa kaldırabilir – ama baskı altında ezilen başkanlar, "yorgunluk" bahanesiyle kaçarsa? Ülke, bu fırtınadan nasıl çıkacak? Sessizlik yok, isyan var; yarınki karar, demokrasinin nabzını tutacak. Hazır olun, çünkü bu sadece başlangıç – peki ya sonu, kimin zaferi olacak?