Günümüzde dünyanın en kirli şehirlerinden biri olan Delhi, son dönemde yaşanan şiddetli hava kirliliği kriziyle karşı karşıya. Şehirde nefes almak neredeyse imkansız hale gelirken, yetkililer hava kalitesini iyileştirmek için çare arıyor. Diwali Bayramı'nın ardından daha da kötüleşen hava kalitesi durumuna karşı Delhi yönetimi, son dönemde dikkat çeken bir çözüme başvurdu: bulut tohumlama yöntemiyle yapay yağmur oluşturma.

Hindistan'ın başkenti Delhi, 2024 yılının Ekim ayında 53 yıl sonra ilk kez bulut tohumlama denemesi yaptı. Bu deney kapsamında, atmosferdeki zararlı partikülleri azaltmak için özel olarak tasarlanmış uçaklar, gümüş iyodür ve diğer kimyasal maddeleri bulutlara serpiştirdi. Yetkililer, bu yöntemle kentte biriken zehirli bulutları temizlemeyi ve hava kalitesini önemli ölçüde iyileştirmeyi hedefliyor.
İlk deneme başarısız olsa da, Delhi hükümeti yöntemin potansiyeline inanıyor. Manindra Agrawal gibi uzmanlar, bulut tohumlama teknolojisinin hava kirliliğini yüzde 50'ye kadar azaltabileceğini belirtiyor. Ancak bu işlemin tek seferlik olmayacağı ve gerektiğinde tekrarlanması gerektiği vurgulanıyor.
Bulut tohumlama yöntemi, bilimsel adıyla cloud seeding, oldukça ileri bir meteoroloji teknolojisidir. Bu teknikte, atmosferde bulunan bulutlara gümüş iyodür, amonyum nitrat, kadmiyum iyodür, bakır sülfür gibi çeşitli kimyasal maddeler eklenerek yağış oluşumu teşvik ediliyor. Özellikle gümüş iyodür, buz kristaline benzer yapısı sayesinde -4°C ve daha düşük sıcaklıklarda etkili bir buz çekirdeği görevi görüyor.
Havaya salınan kimyasal partiküller, buluttaki su damlacıklarının çevresinde kümelenerek yağmur damlaları oluşturuyor. Bu süreç, yaklaşık 15 dakika ila birkaç saat arasında gerçekleşiyor. Delhi'de yapılan ilk denemede, uçaklar öğle vakti kentin belirli bölgelerinde iki ayrı tur halinde havaya kimyasal saldı.
Yeni Delhi'deki bu deneme, sadece Türkiye'de değil dünya genelinde büyük ilgi uyandırdı. Çünkü Delhi, dünyanın en kirli şehirlerinden biri olarak kabul ediliyor. Hava kalitesi indeksi sürekli olarak "çok kötü" seviyelerinde seyrederken, şehir sakinleri maskelerle dolaşmak zorunda kalıyor. Özellikle kış aylarında durumun daha da kötüleştiği gözlemleniyor.
Bu durum sadece Delhi'ye özgü değil. Pakistan'ın Lahore kenti gibi diğer büyük şehirler de benzer hava kirliliği sorunlarıyla karşı karşıya. Pakistan hükümeti de kısa süre önce Lahore'da yapay yağmur denemesi yapmıştı. Pencap Başbakanı Muhsin Nakvi, bulut tohumlama uçağının 10 farklı bölgede operasyon gerçekleştirdiğini duyurmuştu.
Dünyada bu teknolojiyi başarıyla kullanan ülkelerden biri de Çin. Çin, hava durumunu değiştirmek için bulut tohumlama operasyonlarını düzenli olarak gerçekleştiriyor. Özellikle yağışlı mevsimlerde kuraklıkla mücadele etmek için bu yöntemi kullanıyor. Dubai ise çöl ikliminde yağmur yağdırmak için teknolojiyi farklı amaçlarda test ediyor.
Ancak bulut tohumlama teknolojisi her zaman başarılı olmuyor. Delhi'deki ilk denemenin başarısız olmasının birkaç nedeni var. Öncelikle hava koşullarının elverişli olması gerekiyor. Yeterli nem oranı ve uygun sıcaklık değerleri olmadan bulut tohumlama etkili olmuyor. Ayrıca bulutun konumu da büyük önem taşıyor. Yağış oluşturulacak bulutların yağmur denemesi yapılacak bölgenin üzerinde olması gerekiyor.
Türkiye'de de bulut tohumlama teknolojisi biliniyor ve araştırılıyor. Meteoroloji Genel Müdürlüğü, bu konuda çeşitli çalışmalar yürütüyor. Ancak Türkiye'de bu teknoloji daha çok kuraklıkla mücadele için su kaynaklarını artırma amacıyla değerlendiriliyor. Hava kirliliği azaltma konusunda henüz resmi bir uygulama bulunmuyor.
Uzmanlar, bulut tohumlama teknolojisinin uzun vadeli bir çözüm olmadığını vurguluyor. Bu yöntem sadece kısa süreli iyileştirme sağlayabiliyor. Sürdürülebilir çözüm için hava kirliliğinin temel nedenlerine odaklanmak gerekiyor. Fabrika emisyonları, araç egzozları, inşaat tozu ve diğer kaynaklardan kaynaklanan kirliliğin azaltılması şart.
Bulut tohumlama teknolojisi aynı zamanda çevresel etkiler konusunda da tartışma yaratıyor. Kullanılan kimyasalların ekosisteme zarar verip vermediği, uzun vadede hava kalitesi üzerindeki etkileri gibi konular araştırılıyor. Ancak şu ana kadar yapılan çalışmalar, bu teknolojinin kontrollü kullanıldığında güvenli olduğunu gösteriyor.
İT Kanpur gibi önde gelen teknik üniversiteler, Delhi'deki bulut tohumlama denemelerini yakından takip ediyor. Araştırmacılar, bu teknolojinin Delhi'nin hava kirliliği sorununa çözüm olup olmayacağını analiz ediyor. Henüz kesin sonuçlar alınmamış olsa da, deneyimin öğrenme süreci için değerli olduğu belirtiliyor.
Gelecek dönemde Delhi'de daha fazla bulut tohumlama denemesi yapılması bekleniyor. Özellikle kış aylarında hava kirliliğinin arttığı dönemlerde bu yöntem tekrar devreye alınabilir. Yetkililer, hava koşullarının uygun olması durumunda 2024 sonbaharında yeni denemeler planlıyor.
Bu gelişmeler, modern şehirlerin karşılaştığı hava kirliliği sorununa karşı teknolojik çözümler arayışının önemini ortaya koyuyor. Delhi örneği, bilim ve teknolojinin çevre sorunlarına çözüm üretmede nasıl kullanılabileceğine dair önemli bir örnek teşkil ediyor.
            
            
                            
                            
                            




