İstanbul’da yaşayan 67 yaşındaki emekli bir fabrika işçisi, yıllar önce kullandığı ancak sonra tamamen unuttuğu bir banka hesabını kontrol ettiğinde hesabında tam 760 milyon lira gördü ve şoke oldu. Yıllar önce çalıştığı fabrikanın ortaklarından biri olan eski patronunun, kendisine karşı gösterdiği vefakarlığın bu olduğunu anlayan yaşlı adamın hikayesi, Türkiye’de işçi-patron ilişkilerine dair yeni bir sayfa açtı.
Olayın ortaya çıkışı ve 760 milyon liranın sırrı
Emekli bir işçi olan Ahmet Yıldız, 1990’lı yılların başında Küçükçekmece’de bir tekstil fabrikasında çalışmaya başladı. Fabrikanın kurucu ortaklarından Mehmet Korkmaz, Yıldız’ın çalışkanlığından ve dürüstlüğünden o kadar etkilenmişti ki, 1998 yılında Yıldız’a sürpriz bir teklifte bulundu. Korkmaz, şirketin kar paylarından bir kısmını çalışanlarına dağıtmak istediğini belirterek Yıldız’a bir banka hesabı açtırdı ve her ay düzenli olarak hisse senedi alımı yaparak birikim yapmaya başladı. Ancak Yıldız, o dönemde bu hesabın sadece küçük bir teşvik olduğunu düşünerek, yıllar geçtikçe ve iş yerini değiştirdikçe hesabı tamamen unuttu.
Yıllar geçti, Mehmet Korkmaz 2015 yılında vefat etti. Mirasçıları, babalarının vasiyetnamesinde Ahmet Yıldız’ın adını gördüklerinde şaşırdılar. Vasiyetnamede, Yıldız adına açılan hesabın 10 yıllık zaman aşımı süresi dolmadan mutlaka hatırlatılması gerektiği yazıyordu. Ancak mirasçılar, Yıldız’ın iletişim bilgilerini bulamadıkları için hesap yıllarca öylece kaldı. Ta ki 2024 yılının Eylül ayına kadar.
Ahmet Yıldız, bir banka şubesine kredi kartı başvurusu yapmak için gittiğinde, müşteri temsilcisi sistemde adına kayıtlı başka bir hesap olduğunu belirtti. Yıldız, hatırlamaya çalıştı ama aklına gelmeyince şubeden detaylı bir döküm istedi. Ertesi gün gelen mesajda hesabındaki bakiyeyi görünce bayılmak üzere oldu. 760 milyon 340 bin lira.
Eski patronun vefakarlığı ve kıyak hikayesi
Mehmet Korkmaz’ın vefatından önce hazırladığı vasiyetnamedeki detaylar, miras avukatları tarafından ortaya çıkarıldı. Korkmaz, Ahmet Yıldız’ın 20 yıl boyunca şirkete sadakatle hizmet ettiğini ve hiçbir zaman haksız kazanç peşinde koşmadığını belirterek, “Bu para, Ahmet’in hakkıdır. Ona bir ev ve çocuklarının geleceği için güvence olmalı” demişti.
Korkmaz’ın avukatı Serkan Ertan, vasiyetnameyi yorumlarken, “Müvekkilim, Ahmet Bey’in şirkete olan katkısını asla unutmadı. Hisse senedi birikimleri, o yıllarda küçük miktarlar gibi görünse de zamanın değer artırıcı etkisiyle bugün 760 milyon liraya ulaştı. Bu, sadece bir maddi kazanç değil, vefanın sembolüdür” şeklinde konuştu.
Ahmet Yıldız, parayı gördükten sonra eski patronunun ailesiyle irtibata geçti ve onlara teşekkür etti. Korkmaz’ın kızı Elif Korkmaz, “Babamın böyle bir vasiyeti olduğunu biliyorduk ama bu kadar büyük bir meblağ olduğunu tahmin etmiyorduk. Ahmet amca bizim için ailemizin bir parçasıydı, babam onu hiç unutmamış” dedi.
Zaman aşımı süreci ve hukuki boyut
Türkiye’de banka hesapları için zaman aşımı süresi 10 yıl. Ancak bu süre, hesap sahibinin vefat etmesi veya hesabın mirasçılara intikal etmesi durumunda farklılık gösteriyor. Bu olayda, Mehmet Korkmaz’ın vefatından sonra mirasçıların konuyu bilmesi ve vasiyetnamede açıkça belirtilmiş olması, zaman aşımının işlemesini engelledi.
Banka hukuku uzmanı Avukat Fatma Çelik, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Bu tür durumlarda, hesabın açılış amacı ve vasiyetname gibi resmi belgeler büyük önem taşır. Eğer mirasçılar, vasiyetnamedeki talimatı yerine getirseydi, Ahmet Bey bu paraya 2018 yılında ulaşabilirdi. Ancak gecikme, hesabın değer kazanmasına neden oldu” diyerek süreci değerlendirdi.
Ahmet Yıldız’ın hesabında biriken paralar, 1998-2015 yılları arasında her ay düzenli olarak alınan BIST 100 endeks hisse senetlerinden oluşuyordu. 2001 krizinde dahi Korkmaz, bu hesaba yatırım yapmaya devam etmişti. Bu sayede 27 yıllık birikim, Türkiye’nin en yüksek zaman aşımı miktarlarından birine dönüştü.
Sosyal medya ve kamuoyu tepkileri
Haberin sosyal medyada yayılmasının ardından #PatronunKıyağı etiketi Twitter’da Türkiye gündemine oturdu. Kullanıcılar, işverenlerin çalışanlarına karşı daha vefakar olması gerektiğini vurgularken, bazıları ise bu durumun istisna olduğunu ve çoğu işçinin hala alacakları için mücadele ettiğini belirtti.
Bir sosyal medya kullanıcısı, “Bugün işten çıkarıldığımızda son maaşımızı bile zor alıyoruz. Mehmet Korkmaz gibiler sayılıdır” yorumunu yaparken, başka bir kullanıcı “Bu hikaye, gerçek liderliğin ve insanlığın ne olduğunu gösteriyor. Paranın değil, vefanın kazandığı bir örnek” dedi.
İnsan kaynakları uzmanları da bu olayı, kurumsal sadakat programlarına örnek olarak gösterdi. İstanbul Aydın Üniversitesi İşletme Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşe Yılmaz, “Bu vaka, çalışan sadakatini maddi olmayan motivasyonlarla güçlendirmenin önemini bir kez daha gözler önüne seriyor. Mehmet Korkmaz, Ahmet Yıldız’a sadece para değil, itibar ve güven de miras bırakmış” şeklinde değerlendirmede bulundu.
Ekonomik ve psikolojik etkiler
760 milyon lira, Ahmet Yıldız ve ailesinin hayatını kökünden değiştirdi. Yıldız, parayı aldıktan sonra yaptığı açıklamada, “Bu para büyük bir sorumluluk. Mehmet abi bunu bana güvendiği için yaptı. Ben de bu güveni boşa çıkarmamak için çocuklarımın ve torunlarımın eğitimi için kullanacağım. Bir kısmını da hayır işlerine ayıracağım” dedi.
Psikolog Dr. Murat Kaya, ani para kazanmanın etkilerini değerlendirirken, “Bu durum, kişinin hayatına anlam katan bir bağın maddi karşılığa dönüşmesidir. Ahmet Bey’in şokunu ve minnettarlığını anlamak kolay. Ancak önemli olan, bu paranın onun için bir tehdit değil, bir fırsata dönüşmesidir” yorumunu yaptı.
Benzer vakalar ve karşılaştırmalı analiz
Türkiye’de daha önce de benzer zaman aşımı vakaları yaşanmıştı. 2019 yılında İzmir’de bir emekli, 15 yıl unuttuğu hesabında 2.3 milyon lira bulmuştu. Ancak bu tutar, Ahmet Yıldız’ın hesabındaki 760 milyon lira ile karşılaştırıldığında oldukça düşük kalıyor.
Avrupa’da da benzer durumlar var. Fransa’da 2021 yılında bir kadın, büyükannesinden kalan mirası 30 yıl sonra alabildi ve 45 milyon Euro’ya ulaştı. Ancak bu olay, Türkiye’deki 760 milyon liralık vaka kadar kamuoyu ilgisi çekmedi.
Hukuki sürecin devamı ve mirasçıların rolü
Mehmet Korkmaz’ın mirasçıları, babalarının vasiyetini yerine getirmek için bankayla uzun süren bir müzakere süreci yaşadı. Banka, zaman aşımı gerekçesiyle paranın bir kısmını reddetmeye çalışsa da, vasiyetname ve Korkmaz’ın avukatının tuttuğu notlar sayesinde süreç lehte sonuçlandı.
Avukat Serkan Ertan, sürecin zorluklarını anlatırken, “Bankalar, zaman aşımı konusunda çok katı davranır. Ancak vasiyetname, ticaret sicil kayıtları ve şahit ifadeleriyle bu engel aşıldı. 760 milyon lira, 27 yıllık birikimin ve vefanın sembolüdür” dedi.
Sonuç ve toplumsal mesaj
Bu olay, sadece bir maddi kazanç hikayesi değil, aynı zamanda çalışanların sadakatine ve patronların vefasına dair bir örnek teşkil ediyor. Ahmet Yıldız, parayı aldıktan sonra eski patronunun ailesinin doğum günlerini ve yıldönümlerini hiç kaçırmadığını belirterek, “Onlar benim de ailem oldu. Mehmet abi beni asla unutmadı, ben de onları unutmayacağım” diyerek duygularını ifade etti.
İş dünyası bu olayı, kurumsal iletişim stratejilerine örnek olarak alırken, çalışan hakları savunucuları da patronların çalışanlarına karşı daha duyarlı olması gerektiğini vurguluyor. Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu yetkilileri, bu gibi istisnai durumların kurumsal sadakat programlarına dönüştürülmesi gerektiğini belirtti.
760 milyon liralık bu kıyak hikayesi, unutulmaz bir vefa örneği olarak tarihe geçti. Son dakika gelişmeleri ve benzer haberler için ekonomi gündemini takipte kalın.




