Malatya, 6 Şubat depremlerinin en büyük acısını yaşayan şehirlerden biriydi. On binlerce yuvanın yerle bir olduğu bu topraklarda, enkazın arasından bir umut yeşermişti: Yeni ve güvenli evlerin inşası. Aylar boyunca süren hummalı çalışmalar, bu umudu somut bir gerçeğe dönüştürmek için aralıksız devam etti. Şimdi ise tüm Türkiye'nin gözü kulağı, cumartesi günü gerçekleşecek olan o tarihi buluşmadaydı.
Şehrin dört bir yanındaki meydanlar ve caddeler, büyük bir karşılama için özenle süslendi. Herkesin ortak bir beklentisi vardı: Yaraların sarıldığına dair güçlü bir mesaj ve yeni bir başlangıcın haberi. Depremzedelerin aylardır süren çadır ve konteyner kent hayatının ardından kendi evlerinin anahtarına kavuşacak olması, sadece Malatya’da değil, tüm afet bölgesinde büyük bir heyecan yaratıyordu.
Resmi makamlardan gelen açıklamalar, bu buluşmanın sadece bir ziyaret olmaktan çok daha fazlası olduğunu gösteriyordu. Zira bu ziyaret, sadece konut teslim törenleriyle sınırlı değildi. Afet bölgesindeki yaraları tamamen sarmaya yönelik devasa bir planın en önemli adımı atılıyordu. Bölgede yaklaşık 200 bin kişinin görev yaptığı, 3 bin 481 farklı şantiyede devam eden inşaatlar, adeta bir şehircilik devriminin habercisiydi. Bu hummalı çalışmalarla birlikte, sadece evler değil, aynı zamanda okullar, iş yerleri ve çarşılar da yeniden ayağa kaldırılıyordu. Bu ziyaret kapsamında, toplamda 1,5 milyar liralık yatırımla inşa edilen 212 derslikli 12 yeni okulun da resmi açılışı yapılacaktı.
Ancak tüm bu detayların ardında, bir süredir kamuoyundan uzak tutulan, en üst düzey yetkililer tarafından bile sadece imalarla dile getirilen o kritik sayı yatıyordu. Deprem bölgesindeki inşaat sürecinin en önemli kilometre taşı olarak gösterilen bu sayının ne olduğu, heyecanla beklenen tören öncesinde adeta bir sır perdesiyle örtülmüştü. Ancak kulislerden sızan ve her geçen saat daha da netleşen bilgiler, bu tarihi ana tanıklık edecek herkesi şaşkına çevirecek nitelikteydi.
Uzun süredir beklenen ve gizli tutulan o büyük sayı, aslında tüm ülkeyi yeniden bir araya getirecek bir semboldü. Güvenilir kaynaklardan edinilen bilgilere göre, törende sadece Malatya’ya özel bir konut paketi değil, aynı zamanda 11 il genelinde yapımı tamamlanan tam 54 bin 200 bağımsız bölümün (konut, iş yeri ve köy evi) anahtarı daha sahiplerine teslim edilecekti.
Ancak en büyük sürpriz, bu sayının da ötesindeydi. Yapılan açıklamada, bu törenin aslında “asrın inşası” olarak nitelenen büyük seferberliğin en önemli dönüm noktasına işaret ettiği belirtiliyordu. Uzun zamandır beklenen ve büyük bir merakla takip edilen o sayının, depremin ardından tamamlanan 300 bininci konut olduğu ortaya çıktı.
Bu devasa anahtar teslim töreni, Türkiye'nin afet sonrası toparlanma sürecindeki kararlılığının bir göstergesi olarak kabul ediliyor. Sadece Malatya'da değil, Hatay, Kahramanmaraş ve Adıyaman'a yapılacak canlı bağlantılarla binlerce ailenin aynı anda evlerine kavuşacağı bildirildi. Bu büyük adım, devletin yıl sonuna kadar toplamda 452 bin 983 bağımsız bölümü hak sahiplerine ulaştırma hedefinde ne kadar kararlı olduğunu bir kez daha kanıtlıyor. Şehirler yeniden ayağa kalkıyor, umutlar yeniden yeşeriyor ve bu tarihi an, sadece Malatya'nın değil, tüm Türkiye'nin ortak sevinci oluyor.
