Türkiye, siyasi atmosferin her zamankinden daha gergin olduğu bir dönemi yaşıyor. Toplumun her kesiminden yükselen farklı sesler, geleceğe dair beklentileri ve endişeleri artırıyor. Bu karmaşık tablonun ortasında, siyasi kulislerde fısıltı gazetesi gibi yayılan bir haber, tüm dikkatleri üzerine çekti. Uzun süredir merakla beklenen ve kamuoyundan gizlenmeye çalışılan bir araştırma, Saray koridorlarında adeta soğuk duş etkisi yarattı. Bu anket, sadece olası seçim senaryolarını değil, aynı zamanda ülkenin genel gidişatına dair çarpıcı sonuçları da gözler önüne serdi. Ortaya çıkan veriler, iktidar partisi ve özellikle Cumhurbaşkanlığı makamı için derin bir endişe kaynağı oldu. Gündemin hızla değiştiği, ekonomik ve sosyal meselelerin her zamankinden daha fazla konuşulduğu bu günlerde, bu araştırmanın sonuçları, önümüzdeki dönemin siyasi haritasını baştan çizebilecek nitelikte.
Gizemli Anketin Perde Arkası: Saros'tan Gelen Şok Edici Veriler!
Siyasi ve Sosyal Araştırmalar Organizasyon Servisi (Saros), Ağustos 2025'te geniş kapsamlı bir çalışmaya imza attı. Türkiye genelinde 26 farklı şehirde, tam 7487 kişiyle yüz yüze gerçekleştirilen "Türkiye Gündem ve Siyaset Araştırması", beklenen sonuçların ötesinde veriler sundu. Katılımcıların büyük çoğunluğunu 25-44 yaş aralığındaki genç ve dinamik kesimin oluşturması, anketin geleceğe yönelik önemli ipuçları taşıdığını gösteriyor. Bu araştırma, sadece potansiyel adayların oy oranlarını ölçmekle kalmadı, aynı zamanda halkın erken seçim talebine ve anayasa değişikliği konusundaki düşüncelerine de ışık tuttu. Saros'un bu detaylı çalışması, siyasetin nabzını tutan çevrelerde büyük yankı uyandırdı ve özellikle iktidar kanadında sessiz bir panik havası yarattı. Bu verilerin, kamuoyuna sızmasıyla birlikte, Türkiye'nin siyasi gündemi bir anda bu kritik anketin etrafında dönmeye başladı.
Cumhurbaşkanlığı Yarışında Beklenmedik Liderler: İmamoğlu ve Yavaş Farkı!
Anketin en çarpıcı bölümlerinden biri, olası bir Cumhurbaşkanlığı seçiminde adayların performanslarına odaklandı. "Bu pazar bir cumhurbaşkanlığı seçimi yapılır ve seçime Recep Tayyip Erdoğan ile Ekrem İmamoğlu girerse oyunuzu hangi adaya verirsiniz?" sorusu, kamuoyunda büyük bir şok etkisi yarattı. Zira, Türkiye'nin siyasi sahnesinin en tartışmalı figürlerinden biri olan, Cumhuriyet Halk Partisi'nin Cumhurbaşkanı adayı ve halen tutuklu bulunan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, bu senaryoda Cumhurbaşkanı Erdoğan karşısında yüzde 54,2 gibi ezici bir oranla önde çıktı! Erdoğan'ın oy oranı ise yüzde 45,8'de kaldı.
Anketin bir diğer senaryosunda ise Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş sahneye çıktı. "Bu pazar cumhurbaşkanlığı seçimi yapılır ve seçime Recep Tayyip Erdoğan ile Mansur Yavaş girerse oyunuzu hangi adaya verirsiniz?" sorusunun yanıtı ise daha da dikkat çekiciydi. Mansur Yavaş, bu senaryoda tam yüzde 59,1 oranında destek alarak, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a karşısında tam 18 puanlık inanılmaz bir fark attı! Erdoğan'ın bu senaryodaki oy oranı ise yüzde 40,9 olarak belirlendi. Bu sonuçlar, sadece muhalefet kanadında değil, iktidar kanadında da ciddi bir değerlendirme ve strateji değişikliği gerekliliğini ortaya koyuyor. Halkın tercihleri, siyasi beklentilerin çok ötesinde bir tablo çiziyor.
Erken Seçim Talebi Tavan Yaptı: Vatandaş Anayasa Değişikliği Konusunda Kararlı!
Anketin en can alıcı noktalarından biri de, Türkiye'de erken seçim ve anayasa değişikliği konularındaki kamuoyu görüşleri oldu. "Türkiye'de 2028'den önce bir erken seçim yapılmalı mı?" sorusu, halkın mevcut siyasi durumdan duyduğu memnuniyetsizliği açıkça ortaya koydu. Tam yüzde 74'lük bir kesim, erken seçim yapılmasını istediğini net bir dille ifade etti! Yüzde 24'lük bir kesim bu talebe "Hayır" derken, yüzde 19'luk bir kesim ise "Fikrim yok" yanıtını verdi.
Bu verilerle birlikte, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sıkça dile getirdiği anayasa değişikliği talebinin ardındaki gerçek nedenler de halk tarafından sorgulanıyor. "Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Anayasayı değiştirmek istemesinin ana sebebi sizce nedir?" sorusuna verilen yanıtlar, kamuoyunun bu konudaki net duruşunu gözler önüne serdi. Vatandaşların tam yüzde 68,9'u, Erdoğan'ın bu değişikliği "Yeniden cumhurbaşkanı seçilmek için" istediğini belirtti. Sadece yüzde 13,9'luk bir kesim ise, bu değişikliğin "Darbe Anayasasından ülkeyi kurtarmak için" yapılmak istendiğine inandığını ifade etti.
Saray'daki Endişenin Perde Arkası: İşte Gizemli Anketin Gerçek Mesajı!
Saray koridorlarında derin bir endişe yarattığı belirtilen bu anket sonuçları, aslında birkaç kritik gerçeği bir araya getiriyor. Muhalefetin iki güçlü adayının, Ekrem İmamoğlu'nun, hatta tutuklu olmasına rağmen, ve Mansur Yavaş'ın Cumhurbaşkanı Erdoğan karşısında açık ara önde çıkması, siyasi denklemde büyük bir değişimin habercisi. Bu durum, mevcut iktidarın halk nezdindeki erozyonunun boyutlarını gözler önüne seriyor. Ancak asıl çarpıcı olan, bu potansiyel yenilginin üzerine, halkın büyük çoğunluğunun erken seçim istemesi ve anayasa değişikliği konusundaki iktidar tezlerine büyük bir güvensizlikle yaklaşması. Vatandaş, anayasa değişikliğinin asıl amacının Erdoğan'ın siyasi geleceğiyle ilgili olduğuna inanıyor. İşte bu üç önemli veri; yani muhalif adayların ezici üstünlüğü, erken seçim talebinin tavan yapması ve anayasa değişikliği algısının olumsuz olması, Saray'daki gerçek endişenin temelini oluşturuyor. Bu anket, sadece bir kamuoyu yoklaması olmaktan öte, Türkiye'nin geleceğine dair kritik bir işaret fişeği olarak algılanıyor ve önümüzdeki dönemin siyasi tansiyonunun ne denli yükseleceğini net bir şekilde ortaya koyuyor.