Türkiye'nin siyasi gündemi bir kez daha deprem etkisi yaratan bir kararla sarsıldı. TBMM'de "Milli Kardeşlik, Dayanışma ve Demokrasi Komisyonu" olarak bilinen oluşum, bugün aldığı tarihi kararla İmralı Cezaevi'ne Abdullah Öcalan'ı ziyaret etme kararı verdi. Komisyonun bu adımına karşı en sert tepkiyi ise İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu gösterdi. Dervişoğlu, sosyal medya üzerinden yaptığı uzun paylaşımda adeta ateş püskürerek, bu ziyareti "devleti teröristle ve terör örgütüyle eşitlemek" olarak nitelendirdi ve sürecin en başından beri uyarılarını haklı çıktığını vurguladı.

Komisyonun aldığı karar, SEGBİS üzerinden görüşme önerisini reddederek doğrudan fiziksel ziyaret yolunu seçti. Oylamada 32 evet oyuna karşı sadece 2 hayır (DSP ve DP'den) ve 3 çekimser oy çıktı. Bu sonuçla birlikte, siyasi partilerin yarın isimlerini Meclis Başkanlığı'na bildirmesi ve ziyaret tarihinin birkaç gün içinde netleştirilmesi bekleniyor. Ziyaretin gerçekleşmesi halinde, Öcalan uzun yıllar sonra DEM Parti dışındaki milletvekilleriyle yüz yüze görüşmüş olacak.

Müsavat Dervişoğlu'nun tepkisi ise konunun en tartışmalı yönünü oluşturuyor. İYİ Parti lideri, paylaşımında şu çarpıcı ifadeleri kullandı: "Milli iradenin tecelligahı Gazi Meclisi, hükümlü bir caninin ayağına götürmek, devleti teröristle ve terör örgütüyle eşitlemek anlamındadır." Dervişoğlu, komisyonu "korsan komisyon" olarak tanımlayarak, kurulduğu günden itibaren amacının bu olduğunu defalarca dile getirdiğini hatırlattı. Komisyonun üye yapısı ve karar alma mekanizmasının kurnazca tasarlandığını belirten Dervişoğlu, karşı çıkan partilerin sadece kararları meşrulaştırmak için dahil edildiğini ve bu tuzağa düşülmemesi gerektiğini daha önce uyardığını vurguladı.

Dervişoğlu'nun eleştirileri burada bitmiyor. Sürecin derin üzüntüsüne yol açtığını ifade eden İYİ Parti lideri, "Sonuca bakarak bir kere daha haklı çıkmış olmanın derin üzüntüsü içindeyim" diyerek duygularını dile getirdi. Özellikle DEM Parti'nin hedefleriyle MHP lideri Devlet Bahçeli'nin niyetlerinin örtüştüğünü savunan Dervişoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Erdoğan'ı da doğrudan hedef aldı. Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı sıfatıyla sözde çekimser kaldığını ancak AKP Genel Başkanı olarak resmi onay verdiğini iddia eden Dervişoğlu, bu ortaklığın tarih ve millet tarafından asla affedilmeyeceğini sert bir şekilde ifade etti.

Bu ziyaret kararı, Türkiye'nin terörle mücadele tarihinin en hassas noktalarından birini yeniden gündeme getiriyor. Komisyonun fiziksel ziyareti tercih etmesi, SEGBİS gibi teknolojik alternatifleri reddetmesiyle birlikte, sembolik bir anlam kazanıyor. Dervişoğlu'na göre bu adım, devletin terör örgütü karşısında eğilmesi anlamına geliyor ve milli iradeyi zedeliyor. İYİ Parti'nin komisyona katılmama kararını en başından beri savunan Dervişoğlu, bu tutumunun doğruluğunu bir kez daha kanıtladığını düşünüyor.

Siyasi kulislerde, ziyaretin "terörsüz Türkiye" hedefi doğrultusunda Öcalan'ın olası mesajlarını dinleme amacı taşıdığı konuşuluyor. Ancak Dervişoğlu gibi muhalif isimler, bu sürecin PKK'ya meşruiyet kazandıracağını ve şehit ailelerinin vicdanını yaralayacağını savunuyor. Komisyonun oy dağılımı da dikkat çekici: Büyük çoğunluğun evet demesi, iktidar ittifakı ve bazı partilerin ortak tutumunu yansıtıyor. Hayır oyu veren DSP ve DP'nin yanı sıra çekimser kalanlar, azınlıkta kalsa da seslerini duyurmuş oldu.

Müsavat Dervişoğlu'nun paylaşımının son bölümü ise adeta bir uyarı niteliğinde: "Milletimizin kulak vermediğiniz gür sesini meydanlarda ve sandıklarda mutlaka duyacaksınız." Bu sözler, sürecin siyasi faturasının ağır olacağını işaret ediyor. İYİ Parti lideri, milletin tepkisinin sandığa yansıyacağını öngörerek, kararın mimarlarını tarih önünde sorumlu tutuyor.

Türkiye'de çözüm süreci tartışmaları yıllardır devam ederken, 2025'in son aylarında gelen bu İmralı ziyareti kararı, yeni bir dönemin kapısını aralıyor mu yoksa derin yaralar mı açacak? Dervişoğlu'nun "tarih affetmeyecek" vurgusu, bu sorunun cevabını millete bırakıyor. Komisyonun ziyaret tarihi netleştiğinde, gözler İmralı'dan gelecek mesajlara çevrilecek. Ancak şu an için en yüksek ses, İYİ Parti liderinden yükselen bu sert eleştiri oluyor.

Bu gelişme, siyasi partiler arasındaki gerilimi zirveye taşırken, kamuoyunda da yoğun tartışmalara yol açıyor. Şehit yakınlarından sivil topluma kadar geniş bir kesim, ziyaretin gerekçelerini sorguluyor. Dervişoğlu'nun öngörüleri doğrultusunda, komisyonun yapısının baştan beri bu sonuca göre tasarlandığı iddiası, muhalefet kanadında yankı buluyor. Ziyaret gerçekleşirse, Öcalan'ın komisyon üyelerine vereceği mesajlar ülkenin geleceğini etkileyecek nitelikte olabilir.

AKP'li Kürşad Zorlu İmralı Oylamasından Kaçındı!
AKP'li Kürşad Zorlu İmralı Oylamasından Kaçındı!
İçeriği Görüntüle

Sonuç olarak, TBMM'nin aldığı bu karar, sadece bir ziyaret değil, aynı zamanda siyasi bir tercih olarak tarihe geçecek. Müsavat Dervişoğlu'nun ateşli tepkisi ise, bu tercihe karşı çıkanların sesi olmayı sürdürüyor. Millet, meydanlarda ve sandıklarda mı cevap verecek? Gelişmeler yakından takip ediliyor.