Ankara'nın serin sonbahar rüzgarları, Kızılay'ın kalabalık sokaklarında bir bekleyişin sesini taşıyor. Her sabah, aynı umutla dolan gözler, aynı yorgun adımlar... Eğitim fakültelerinden mezun olmuş, KPSS maratonunda ter dökmüş gençler, hayallerinin eşiğinde donup kalmış gibi. Milli Eğitim Bakanlığı'nın heybetli binası önünde toplanan kalabalık, sadece bir protesto değil; yılların birikmiş öfkesinin, gözyaşının ve inadın simgesi. Peki, bu sesler ne zaman duyulacak? Yoksa, bir kez daha mı unutulup gidecekler? Siyasetin tozlu koridorlarında yankılanan fısıltılar, bu soruyu daha da büyütüyor. Herkes merakla bekliyor: Bu mücadele, bir dönüm noktası mı olacak?
Asıl hikaye, o kalabalığın içinden yükseliyor. Mülakat Mağduru Öğretmenler Platformu'nun üyeleri, 334 gündür –evet, tam 334 gün– haklarını arıyor. KPSS'de derece yapmış, branşlarında ilk 500'e girmiş öğretmenler, mülakat odalarında eleniyor; sıralamaları bir gecede uçup gidiyor. Samet, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmen adayı, 2023 KPSS'sinde alanında derece yaparak umutlanmıştı. 2024'te Van'da girdiği mülakatta üç sorudan üçünü doğru cevaplamasına rağmen, puanları sıfırlanmış gibi elenmişti. Şimdi, inşaat tozları arasında günlerini geçiriyor. "Bizim yerimiz inşaat değil, okul! Hakkımızı alana kadar vazgeçmeyeceğiz," diyor sesi titreyerek. Bu sözler, sadece onun değil, binlercenin çığlığı. Platform, her ay MEB önünde toplanıyor; basın açıklamalarıyla, vekillerle görüşmelerle seslerini duyurmaya çalışıyor. Ama kapılar, bir türlü açılmıyor.
Sümeyye'nin hikayesi ise yürekleri dağlıyor. Edebiyat öğretmeni olmak için market kasalarında gecelerini gündüzlerine katarak okumuş, ailesinin zoruyla değil kendi inadıyla yol almış. 8 aylık hamileyken kontenjanla girdiği bölümde, mülakat günü bütün sorulara doğru cevap vermesine rağmen elenmiş. Kucağında bebeğiyle, karnında bir başka hayatla o odadan çıkarken, rezil edilmiş gibi hissetmiş. "Suçumuz ne? Zor bir bölümden mezun olmak mı, yoksa dürüst cevaplar vermek mi?" diye soruyor gözyaşları içinde. 2023 mülakat mağdurları arasında o da var; platformun en aktif seslerinden biri. Hamilelik, evlat acısı, işsizlik... Hepsi, bu sistemin kurbanı olmuş. Ve o, diğer mağdurlarla birlikte, her hafta sonu Ankara'ya akın ediyor. 335'inci günlerine girerken, yorgunluktan konuşmaya mecali kalmayanlar bile var.
Kübra, Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik branşında 2023 KPSS'sinde 929'uncu olmuş bir başka savaşçı. Mülakatı mükemmel geçmiş, ama komisyonun "yuvarlama" numaralarıyla sıralaması 1800'e fırlamış. Yan komisyonlar artı 5, artı 10 puan verirken, o kontenjan dışına itilmiş. "335 gündür buradayız, her gün MEB önünde bekliyoruz," diyor. Ankara 16'ncı İdari Mahkemesi yürütmeyi durdurma talebini reddetmiş, dava istinafa gitmiş. Ama iddialar ağır: Bakanlık, mahkemelere müdahale ediyor, haklı davaları engelliyor. AK Partili ve MHP'li vekillerle görüşmeler yapılmış; herkes "Haklısınız" demiş, ama çözüm? Yok. "Sesimizi duyun, atamalarımızı geri verin! Okullarımıza kavuşalım," diye haykırıyor Kübra. Bu, sadece bir kişinin değil, 1611 öğretmenin ortak kaderi. Yargı kararları kesinleşmiş; mülakat haksızlığı ispatlanmış. Ama Milli Eğitim Bakanlığı, ek atama yapmıyor; uluslararası sözleşmelere, Anayasaya aykırı bir direniş sergiliyor.
Sulay, Ağrı'dan 18 saatlik yol kat ederek gelmiş. Bu sene 15 bin alımda sadece 50 kişi elenmiş gibi gösteriliyor, ama gerçek? Mülakat mağdurları 35 katı kadar –yaklaşık 1750 kişi– dışarıda kalmış. Yusuf Tekin'in, haksızlığı örtbas için 50 kişiyi tek tek elediği, davalarıyla yoluna devam ettiği söyleniyor. Sulay'ın rubriğinde 8 kişi dava kazanmış, mesleğe başlayacak; ama o, kaybedip istinafa gitmiş. "Yoruldum, ama vazgeçemem. Hepimizi davadan atasınlar en azından," diyor bitkin bir sesle. Bu sözler, platformun X hesabında yankılanıyor: "Sınavla kazandığımız puanlar, masa başı mülakatlarla yok sayıldı." Eylemler 164'üncü günde, 224'üncü günde, şimdi 334'üncü günde devam ediyor. Her tweet, her paylaşım bir feryat: #MülakatZulmünde302Gün, #MülakatMağdurlarınaEkAtama.
2025'in bu sonbaharında, durum daha da vahim. 2024 KPSS sonrası atama takvimi hâlâ yok; derece yapmış öğretmenler kontenjan mağduru. Akademi Giriş Sınavı (AGS) sonrası istatistikler gizli, kontenjan dağılımı belirsiz. Bakan Yusuf Tekin, "Mülakat gibi mülakat" diye övünürken, binlerce öğretmen sokaklarda. Cüneyt İltuş'un X paylaşımı gibi: "Yine her şey 'yolunda'! MEB oyalıyor, öğretmenler bekliyor." Norm fazlası öğretmenler ihtiyaçlı okullara yönlendirilirken, atanamayanlar unutuluyor. Ek atama talebi, ücretli öğretmen sayısından fazla olmalı; yoksa öğrenciler de mağdur. 2025 Haziran'ında, Dersler Dergisi'nde "Mülakat ısrarı sürüyor" başlığıyla çıkan yazıda, 224 günlük mücadele vurgulanmış. Mart'ta, "Çözüm bekliyor" denmiş; ama çözüm? Yok.
Bu mağduriyet, sadece bireysel değil; sistematik bir yara. 2023'ten beri, KPSS başarıları mülakatla gölgelendi. Alanında 500'lük öğretmenler, 1200'üncüye geriledi; 85 puan alanlar dışarıda, 80 puanlılar atandı. Yargı, "Adaletsizlik" diyor; ama bakanlık uygulamıyor. Platform, sendikaları, örgütleri göreve çağırıyor: "Öğretmenlik saygınlığını zedelemeyin!" Hüseyin Eroğlu'nun paylaşımı gibi: "Ek atama haktır." X'te binlerce ses yükseliyor; Özgür Bozdoğan, "Yeterli atama yapmayarak öğrencileri de mağdur ediyorsunuz" diye uyarıyor. Seyfi Karslı, "Adalet yok, merhamet yok" diye haykırıyor. Ve Genç Türkiye Partisi Genel Başkanı Ali Alemdaroğlu: "1611 öğretmen için ek atama, mesleğin geleceği için zorunlu."
Peki, bu mücadele nereye varacak? Bakan Tekin'in "Norm fazlası öğretmenler başvursun" çağrısı, mağdurları daha da öfkelendiriyor. "Öğrenciler öğretmensiz kalmasın" diyorsa, neden mülakat mağdurları, kontenjan mağdurları, 2025 AGS mağdurları ek atamaya alınmıyor? Sosyal medyada #YusufTekinİstifa etiketi dolaşıyor; videolar, hikayeler paylaşılıyor. Bir öğretmen, "Mülakat zulmü 252'nci gününde" diye tweet atıyor. Başka biri, "Umarım kontenjandakiler elenmez, mağdurlar haklarını alır." Ama umut, yorgunluğa dönüşüyor. Ağrı'dan, Van'dan, İstanbul'un gecekondu mahallelerinden gelenler, her seferinde daha az sayıda. Ama inatları aynı: "Hak verilmez, alınır."
Tarih, benzer hikayelerle dolu. 2010'larda mülakatlar başlamış, 2017'de zirve yapmış; ama 2025'te hâlâ aynı senaryo. Ekonomik kriz, enflasyon, genç işsizliği... Üstüne bu adaletsizlik eklenince, öğretmenlik hayali soluyor. Marketlerde, inşaatlarda çalışanlar, "Biz öğretmeniz!" diye bağırıyor. Platformun sözcüsü Özkan Özdemir, YouTube yayınlarında "Hak mücadelesi devam ediyor" diyor. Eylemler, 164 günde, 302 günde coşkuyla; şimdi 334 günde kararlılıkla. Vekiller "Haklısınız" diyor, ama eylem yok. Mahkemeler "Yürütmeyi durdurun" diyor, ama bakanlık direniyor.
Gelecek haftalar kritik. Eğer ek atama gelmezse, eylemler büyüyecek; sendikalar sahneye inecek. 2025 sonuna kadar ücretli öğretmen kadar atama yapılmalı; yoksa "21. Yüzyıl Türkiye'si" vaadi boş kalacak. Mağdurlar, "Bize engel olmayın, okullarımıza dönelim" diyor. Bu sesler, sadece öğretmenlerin değil; öğrencilerin, geleceğin sesi. Kulisler fısıldıyor: Belki bir müjde, belki bir fırtına. X'te trend olan #MEBEmsaliUygula, yargı kararlarını hatırlatıyor. Anayasa'ya aykırı bu direniş, ne zamana kadar sürecek?
Bu hikaye, bitmedi; her gün yeni bir sayfa açılıyor. Samet'in inşaat tozları, Sümeyye'nin gözyaşları, Kübra'nın mahkeme dosyaları, Sulay'ın yorgun adımları... Hepsi, bir umudun parçası. Bakanlık kapısı önünde beklerken, onlar öğretmenlik dersi veriyor: Adalet için mücadele etmeyi. İzleyin, destekleyin; çünkü bu, sadece onların değil, hepimizin savaşı. Yarın, belki bir zafer; yarın, belki yeni bir eylem. Ama vazgeçiş yok. Umut, o kalabalığın kalbinde atıyor – güçlü, inatçı, değişmez.
Peki ya sonrası? Eğer 2025 sonunda atama gelirse, okullar şenlenecek mi? Yoksa, 2026'ya mı kalacak bu zulüm? Kulisler kaynıyor, X'te fırtına esiyor. Binlerce öğretmen, "Ek atama haktır" diye haykırıyor. Bu mücadele, öğretmenlik mesleğini kurtaracak mı? Veya sistem, aynı kalmaya devam mı edecek? Sorular, geceleri uyutmuyor. Ama bir şey kesin: Bu sesler, er ya da geç duyulacak. Ve o gün, okullar yeniden gülecek.
            
            
                            
                            
                            



