TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda yaşanan gelişme siyasi kulis koridorlarında bomba etkisi yarattı. 2018 yılından bu yana Cumhur İttifakı çatısı altında birlikte hareket eden iki partiden biri olan MHP'nin milletvekili, AKP'nin hazırladığı vergi düzenlemesine açıktan muhalefet ederek sessizliğini bozdu.

Geçen cuma günü TBMM'ye sunulan ve 36 maddeden oluşan kapsamlı vergi teklifi, komisyon görüşmelerinde beklenmedik bir dirençle karşılaştı. AKP Samsun Milletvekili Mehmet Muş'un başkanlık koltuğunda oturduğu komisyon toplantısında MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı söz alarak düzenlemeye karşı çıktı.

Vergi Kanunları ile Bazı Kanunlarda ve 631 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi masaya yatırıldığında Kalaycı'nın sözleri toplantının seyrini değiştirdi. MHP'li vekilin teklifin gerekçesi ile içeriği arasındaki çelişkiye dikkat çekmesi, ittifak ortaklarının her zaman aynı fikirde olmadığının altını çizdi.

Kalaycı, kanun teklifinin gerekçesini incelerken karşılaştığı durumu şu sözlerle ifade etti: "Bu kanun teklifinin gerekçesine bakınca, vergi adaletinin güçlendirilmesi, vergi dışında kalan alanların kapsama alınması, kayıt dışılıkla mücadele edilmesi, gerçekten gerekçe güzel ama maddeler bunu taşıyor mu? Bana göre taşımıyor çünkü yapılan düzenlemelere baktığımız zaman, prim oranlarında ve bazı vergilerde artış getiriyoruz. Bunu vergi adaletinin sağlandığı bir düzenleme olarak görmek gerçekten mümkün değil"

Konya milletvekilinin eleştirileri burada kalmadı. Kalaycı, mevcut ekonomik konjonktürde vatandaşların beklentilerine de değinerek vergi ve prim borçlarının yapılandırılması talebini öne çıkardı. MHP'li vekilin vurguladığı nokta, toplumun nabzını tutan bir tespitti.

"Vergi adaletini de sağlayacak, herkesin mali gücüne göre vergi ödediği bir vergi sistemini oluşturmak mecburiyetindeyiz, bu konuda gerekli reformist adımları atmak zorundayız" diyen Kalaycı, partisi adına konuştuğunun da sinyalini verdi. Milliyetçi Hareket Partisi olarak vergiye ve sigorta primine ilişkin uygulamalarda toplumdan gelen talepleri dinlediklerini belirten Kalaycı, öncelikle vergi ve sigorta primi borçlarının yapılandırılması talebinin geldiğini aktardı.

MHP'li milletvekili, ekonomik sıkılaşma politikalarının doğrudan etkilediği kesimlerden bahsederken şu açıklamalarda bulundu: "Şöyle bir durum söz konusu, bu sıkılaşma politikalarının etkisiyle gerçekten mükellefler, işverenler, esnafımız, çiftçimiz yani finansman ve faiz yükü olması hasebiyle vergi ve prim borçlarını ödemekte zorlanıyorlar. Bu anlamda önemli bir de kaynak sağlık aslında hem SGK'ye hem Maliye Bakanlığımıza."

Kalaycı'nın sözlerinde dikkat çeken bir başka husus da borç yapılandırmasının diğer mali aflardan ayrı tutulması gerektiğine yaptığı vurgu oldu. "Sadece borç yapılandırması yani matrah artırımı, stok affı falan filan değil, sadece borç yapılandırması konusunda yoğun bir talep var" ifadeleri, toplumun gerçek ihtiyacının ne olduğuna işaret ediyordu.

Plan ve Bütçe Komisyonu'ndaki bu tartışma, Cumhur İttifakı'nın kurulduğu 2018 yılından bu yana nadir görülen açık muhalefet örneklerinden biri olarak kayıtlara geçti. Her ne kadar iki parti genel çizgide birlikte hareket etse de komisyon görüşmelerinde ortaya çıkan bu eleştiri, ittifak içerisinde de farklı bakış açılarının bulunduğunu gözler önüne serdi.

Vergi adaleti meselesi son dönemlerde toplumun her kesiminde tartışılan konuların başında geliyor. Esnaf, çiftçi, işveren ve mükellefler üzerindeki yükün artması, ekonomik darboğazın etkilerini derinleştiriyor. Faiz yüklerinin ağırlaşması ve finansman maliyetlerinin yükselmesi, borç ödemelerini zorlaştıran başlıca faktörler arasında yer alıyor.

MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı'nın komisyonda dile getirdiği eleştiriler, sokaktaki vatandaşın sesinin meclise yansımasının bir örneği olarak değerlendiriliyor. Vergi ve prim borçlarının yapılandırılması talebi, sadece bir kesimin değil geniş kitlelerin beklentisi haline gelmiş durumda.

Komisyon toplantısında ortaya çıkan bu durum, yasama sürecinin sadece parti çizgisiyle değil aynı zamanda halkın talepleriyle de şekillendiğini gösteriyor. 36 maddelik teklifin bundan sonraki aşamalarda nasıl bir seyir izleyeceği ve MHP'nin bu eleştirel tutumunun devam edip etmeyeceği merakla bekleniyor.

SGK ve Maliye Bakanlığı için önemli bir kaynak oluşturabilecek borç yapılandırması önerisi, toplumsal beklentilerin yoğunlaştığı bir alan olarak öne çıkıyor. Mükelleflerin ödeme güçlüğü çektiği bu dönemde yapılandırma imkanının sunulması, hem vatandaş hem de devlet hazinesi açısından çift taraflı yarar sağlayabilir.

Vergi kanunlarında yapılması planlanan değişiklikler, prim oranlarında ve çeşitli vergilerde artışı da beraberinde getiriyor. Bu artışların vergi adaleti ilkesiyle bağdaşıp bağdaşmadığı sorusu, komisyon görüşmelerinin odak noktasını oluşturdu. Kalaycı'nın dile getirdiği çelişki de tam bu noktada yatıyor.

Kayıt dışı ekonomiyle mücadele ve vergi tabanının genişletilmesi hedefleri uzun süredir gündemde olan konular. Ancak bu hedeflere ulaşılırken toplumun mali gücünün dikkate alınması ve adil bir vergi sisteminin kurulması gerekliliği de aynı derecede önemli görülüyor.

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda yaşanan bu gelişme, ittifak politikasının mutlak bir uyum gerektirmediğini, farklı seslerin de duyulabildiğini ortaya koydu. Cumhur İttifakı'nın genel siyasi tutumunda birliktelik devam ederken, teknik konularda farklı görüşlerin ifade edilmesi demokratik sürecin bir parçası olarak değerlendiriliyor.

Bahçeli'nin 'Kara Kedi' Anlatısı: Siyasetin Ardındaki Gerçekler
Bahçeli'nin 'Kara Kedi' Anlatısı: Siyasetin Ardındaki Gerçekler
İçeriği Görüntüle

Mustafa Kalaycı'nın komisyondaki konuşması, toplumsal taleplerin parlamentoda nasıl karşılık bulduğunun somut bir göstergesi oldu. Esnaf odalarından, çiftçi birliklerinden ve işveren kuruluşlarından gelen borç yapılandırması talepleri, milletvekili aracılığıyla yasama organına taşındı.

Ekonomik sıkılaşma sürecinin yarattığı zorluklar sadece bireysel mükellefleri değil, küçük ve orta ölçekli işletmeleri de derinden etkiliyor. Faiz oranlarındaki yükseliş, kredi maliyetlerini artırırken işletmelerin nakit akışlarını olumsuz etkiliyor. Bu durum, vergi ve prim yükümlülüklerinin zamanında yerine getirilmesini zorlaştıran ana sebeplerden biri.

Plan ve Bütçe Komisyonu'nun önümüzdeki günlerdeki çalışmaları ve teklifin son halinin nasıl şekilleneceği merakla takip ediliyor. MHP'li vekilin dile getirdiği eleştirilerin nihai metne yansıyıp yansımayacağı, siyasi gözlemcilerin dikkatle izlediği konular arasında.

Vergi adaleti prensibi, modern vergilendirme sistemlerinin temel taşlarından biri olarak kabul ediliyor. Herkesin mali gücüne göre vergi ödemesi ilkesi, sosyal adaleti sağlamanın ve gelir dağılımındaki dengesizlikleri hafifletmenin önemli araçlarından. Kalaycı'nın bu prensibin gözetilmesi gerektiğine yaptığı vurgu, tartışmanın merkezine temel bir ilkeyi yerleştirdi.

TBMM çalışmalarının bundan sonraki aşamalarında vergi kanunlarındaki değişikliklerin detaylı bir şekilde masaya yatırılması ve tüm yönleriyle değerlendirilmesi bekleniyor. İttifak ortaklarının görüş ayrılıklarını nasıl yöneteceği ve ortak bir metinde uzlaşıp uzlaşamayacağı da sürecin önemli sorularından biri olarak karşımızda duruyor.