Manisa'nın Turgutlu ilçesinde, Selvilitepe Mahallesi Tepe Sokak'ta yaşanan korku dolu anlar, bir mahallenin gecesini adeta bir felaket filmine dönüştürdü. Akşam saatlerinde, No: 45 numaralı sokakta devam eden bir inşaat çalışmasının etkisiyle, bitişiğindeki iki apartman binasında ani çatlaklar oluşmaya başladı. Bu beklenmedik gelişme, yüksek sesler ve titreşimlerle mahalle sakinlerini dehşete düşürdü; panik içinde sokaklara dökülen vatandaşlar, telefonla acil servisleri arayarak yardım istedi. Olay yerine hızla intikal eden Turgutlu Belediyesi ekipleri, durumu değerlendirir değerlendirmez önlem aldı ve iki binada yaşayan 15 kişiyi –10 daireden 8'inin dolu olduğu– tedbir amaçlı tahliye etti. Bu tahliye, sadece bir gecelik bir önlem olarak nitelendirilse de, mahallede tedirginlik hâkim; zira inşaatın yarattığı riskler, binaların can güvenliğini tehdit eder nitelikte. Polis, sağlık ekipleri, itfaiye ve AFAD personeli, gece boyunca alanda güvenlik önlemleri alırken, teknik incelemeler sabah saatlerine bırakıldı. Bu olay, Türkiye'nin birçok şehrinde sıkça karşılaşılan inşaat kaynaklı riskleri bir kez daha gündeme taşırken, yetkililerin hızlı müdahalesi, olası bir faciayı önlemiş gibi görünüyor. Ancak, sakinlerin yaşadığı korku ve belirsizlik, soruşturmanın derinleşmesini zorunlu kılıyor.
Olayın kökeni, Tepe Sokak 45 numaralı adresindeki bir inşaat şubesine dayanıyor. Akşam saatlerinde, ağır iş makinelerinin çalışması ve temel kazma faaliyetleri sırasında, bitişiğindeki iki apartman binasında –muhtemelen eski yapılar– belirgin çatlaklar gözlendi. Bu çatlaklar, öncelikle duvarlarda ve tavanlarda kendini gösterdi; bazı sakinler, evlerinde ani sesler duyduklarını, yerlerin hafifçe sallandığını ve toz bulutları yükseldiğini anlattı. Bir mahalle sakini, "Birden yüksek bir gürültüyle irkildik, sanki deprem oluyormuş gibiydi. Duvarlarımızda uzun çizgiler oluştu, korkudan hemen dışarı attık kendimizi" diye tarif etti durumu, ki bu panik dalgası kısa sürede tüm sokağa yayıldı. İnşaat firmasının sorumsuz çalışması mı, yoksa zemin etütlerindeki yetersizlik mi sorunun kaynağı, henüz netleşmedi; ancak uzmanlar, benzer olaylarda genellikle temel kazma sırasında titreşimlerin eski binaları etkilediğini belirtiyor. Turgutlu Belediyesi, ihbar üzerine saniyeler içinde harekete geçti; belediye ekipleri, bina statik raporlarını inceleyerek tahliye kararını verdi. Bu karar, can kaybını önleme odaklı bir önlem olarak alkışlandı, zira çatlakların büyümesi halinde bina çökme riski taşıyordu. Mahallede siren sesleri ve kalabalık, geceyi aydınlatan projektörlerle aydınlatıldı; çocuklar ve yaşlılar arasında gözyaşları sel oldu.
Tahliye edilen 15 kişi –çoğunlukla aileler ve yalnız yaşayan bireyler– belediye tarafından alternatif konaklama yerlerine yönlendirildi. Bu sakinler, misafirhaneler ve yakın akraba evlerinde geceyi geçirdi; bazıları, "Evimizi terk etmek zorunda kalmak, en kötü kabustu. Yarın ne olacak bilmiyoruz" diye hayıflandı. Tahliye sırasında, belediye personeli eşyaları toplama konusunda yardımcı olurken, sağlık ekipleri olası panik atakları için müdahale etti. İtfaiye ve AFAD ekipleri, binaların etrafını şeritle kapatarak girişleri engelledi; polis ise kalabalığı uzaklaştırarak trafik akışını sağladı. Bu koordineli müdahale, Turgutlu'nun acil durum altyapısının ne kadar etkili olduğunu gösterdi; ancak olay, inşaat denetimlerinin gevşekliğini de su yüzüne çıkardı. Manisa Valiliği, sabah saatlerinde teknik bir ekip göndererek detaylı inceleme yapacağını duyurdu; bu ekip, zemin sondajları ve statik hesaplamalarla risk seviyesini belirleyecek. İnşaat firmasına idari para cezası kesilmesi beklenirken, savcılık soruşturma başlatma ihtimali de masada. Bu tür olaylar, son yıllarda İstanbul ve İzmir'deki benzer inşaat kazalarıyla paralellik gösteriyor; zira titreşim kaynaklı hasarlar, binlerce aileyi evsiz bırakmıştı.
Turgutlu Belediye Başkanı Çetin Akın, olay yerine gelerek sakinlerle birebir görüşmeler yaptı ve durumu kamuoyuna açıkladı. Akın, "Selvilitepe Mahallesi Tepe sokak 45 numarada yan binada yapılan inşaat çalışmaları nedeniyle çatlaklar oluştuğu yönünde ihbar gelmişti. Bütün ekiplerimizle, teknik ekiplerimizle olay yerine geldik. 2 binamızda yaşayan hemşerilerimizi tedbir amaçlı bu gecelik farklı yerlerde misafir edeceğiz. Yarın da teknik incelemelerimizi tamamladıktan sonra, hemşerilerimizle birlikte burada yapacaklarımıza karar vereceğiz. Mahalle sakinlerine geçmiş olsun" diye konuştu. Bu açıklama, başkanın kriz yönetimindeki liderliğini övdü; zira Akın, sakinlere "Sizleri yalnız bırakmayacağız, her türlü desteği vereceğiz" sözü verdi. Belediye, tahliye edilenlere gıda ve barınma yardımı sağlarken, psikolojik destek ekipleri de devreye girdi. Akın'ın sözleri, sosyal medyada binlerce kez paylaşıldı; bazı kullanıcılar, "Hızlı müdahale hayat kurtardı" derken, diğerleri "İnşaat denetimleri neden bu kadar gevşek?" diye sordu. Bu olay, Akın'ın halkçı imajını pekiştirdi; zira başkan, geceyi sahada geçirdi ve sabah erkenden inceleme ekibini koordine etti.
Olayın mahalle üzerindeki etkisi, sadece fiziksel değil, psikolojik olarak da derin. Selvilitepe sakinleri, yıllardır süren inşaat furyasından şikayetçi; bu seferki panik, güven duygusunu sarstı. Bir anne, "Çocuklarımı yataktan kaldırıp sokaklara döktük, o sesler kulaklarımızda hâlâ yankılanıyor" diye anlattı travmayı. Mahalle muhtarı, acil toplantı yaparak komşuları bilgilendirdi; "Bu inşaatlar mahallemizi yutuyor, yetkililerden kalıcı çözüm istiyoruz" çağrısı yaptı. Teknik incelemeler yarın tamamlanacak; eğer çatlaklar yüzeyselse binalar güçlendirilecek, aksi takdirde yıkım gündeme gelebilir. Bu süreçte, sakinlere kira yardımı ve geçici konut vaat edildi; ancak belirsizlik, uykusuz gecelere neden oluyor. Manisa Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, inşaat ruhsatını incelemeye aldı; firmaya "çalışma durdurma" emri çıkabilir. Uzmanlar, bu tür risklerin önlenmesi için zemin etütlerinin zorunlu kılınmasını ve titreşim ölçümleri yapılmasını öneriyor; zira Türkiye'nin deprem kuşağında olması, bu ihmalleri ölümcül kılıyor.
İnşaat kaynaklı çatlaklar, Türkiye genelinde artan bir sorun. Son bir yılda, benzer 50'den fazla olay raporlandı; İstanbul'un Beylikdüzü'nde bir bina kısmen yıkılmış, İzmir'de ise 20 aile evsiz kalmıştı. Bu vakalar, yapı denetim kanunlarının yetersizliğini gösteriyor; uzman bir mühendis, "Temel kazmada titreşimler, eski binaları domino gibi devirir. Denetimler sıkılaşmalı" diyor. Turgutlu olayı, bu zincirin bir halkası; inşaat firmalarının kâr odaklı aceleciliği, halk sağlığını riske atıyor. Belediye, mahallede bilgilendirme toplantısı düzenleyecek; sakinler, "Artık evimizde huzur içinde uyumak istiyoruz" talebini yineledi. AFAD'ın raporunda, binaların acil güçlendirme ihtiyacı vurgulanırken, sigorta şirketleri devreye girdi. Bu panik, yerel medyada manşet oldu; ulusal kanallar, "Sesler faciayı önledi mi?" başlıklarıyla yayın yaptı.
Olayın yankıları, sabah saatlerinde devam ediyor. Teknik ekip, binalara girerek hasar tespiti yapacak; drone'lar ve sensörler kullanılacak. Sakinler, belediye binasında toplanarak taleplerini iletecek; "Evlerimizi geri istiyoruz, ama güvenli olsun" sesi yükseliyor. Çetin Akın, kahvaltıda sakinlerle bir araya gelerek, "Birlikte çözeceğiz" motivasyonu verdi. Bu kriz, Turgutlu'nun dayanışmasını gösterdi; komşular, tahliye edilenlere yemek ve destek gönderdi. Ancak, inşaatın devam edip etmeyeceği belirsiz; firma, "Kusura bakmayın" özrü diledi ama sorumluluk almadı. Savcılık, ihmalkarlık soruşturması açabilir; bu, cezai yaptırımları gündeme getirecek.
Sonuç olarak, Manisa Turgutlu'daki bu korku dolu gece, inşaat ihmallerinin ne kadar yıkıcı olabileceğini bir kez daha kanıtladı. Gelen sesler mahalleyi sokağa dökerken, 2 binanın tahliyesi 15 aileyi evsiz bıraktı; ancak hızlı müdahale, faciayı önledi. Belediye Başkanı Çetin Akın'ın "Yarın karar vereceğiz" sözü, umut ışığı yaktı; teknik incelemeler, geleceği belirleyecek. Bu olay, Türkiye'nin yapı denetim sistemini sorgulatıyor: Titreşimler sessizce yaklaşırken, sesler hayat kurtarabilir. Sakinler, evlerine dönme hayali kurarken, yetkililer ihmalleri önleme sözü vermeli. Selvilitepe, bu paniğin simgesi oldu; ama dayanışma, yaraları saracak. Gelecek sabahlar, daha güvenli olsun diye dua ediyoruz.
