İstanbul'un dinamik yapısı, her köşesinde yeni hikayeler doğuruyor. Şehrin batı yakasında, Küçükçekmece'nin hareketli mahallelerinde, sıradan bir günün içinde bile büyük değişimler gizli kalıyor. Binaların arasında, bulvarların kenarlarında, sessizce ilerleyen projeler, pek çok insanın hayatını dönüştürme potansiyeli taşıyor. Bu projeler, sadece taş ve betonla sınırlı değil; insan emeğinin izlerini taşıyor, emeklerin birikimiyle şekilleniyor. Peki, bu emeklerin arkasında kimler var? Hangi eller, şehrin yüzünü yeniliyor? Bu sorular, yıllardır İstanbulluların zihninde dönüp duruyor, ama cevaplar bazen en beklenmedik yerlerden geliyor.
Şimdi, o beklenmedik yerlerden birine odaklanalım. Küçükçekmece İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret AŞ, adıyla anılan bu firma, Halkalı Merkez Mahallesi'nde, Turgut Özal Bulvarı'nın 1. Posta Sokağı No:3/1 Kat:1'de konumlanmış durumda. Burası, sadece bir adres değil; yeni başlangıçların merkezi haline geliyor. Firma, iki ayrı ilanla, genel beden işçisi pozisyonları için çağrı yapıyor. Birinci ilanda iki, ikincisinde ise üç açık pozisyon var – toplamda beş fırsat, sessizce bekliyor. Bu pozisyonlar, belirsiz süreli ve tam zamanlı çalışma esasına dayanıyor, yani uzun vadeli bir bağlılık vaat ediyor. Vardiyalı sistemle, günün her saati esnekliği elinde tutuyor, normal mesai saatlerini de kapsıyor. Çalışma koşulları ise katı bir şekilde belirlenmiş: zorunlu olarak uyulması gereken kurallar, herkes için eşit geçerli.
Düşünün bir: Sabahın erken saatlerinde, şehrin uyanışını izlerken, eldivenlerinizi takıp işe koyuluyorsunuz. Amirlerinizin talimatlarıyla, sokakların, caddelerin ve meydanların genel temizliğini üstleniyorsunuz. Kaldırımların üstlerini ve diplerini süpürürken, toz bulutları arasında bir ritim yakalıyorsunuz. Bu, sadece bir iş değil; şehrin nabzını tutmak gibi. Birinci ilandaki görev tanımı tam da bunu anlatıyor: Müdürlüğe ait her çeşit iş kolunda, verilen direktifler doğrultusunda hareket etmek. Temizlikten öte, şehrin soluk almasını sağlamak. İkinci ilan ise biraz daha yeşile kayıyor. Parklar, çocuk parkları, çim alanlar ve yeşil sahalarda yeniden düzenleme ve onarım işleri devreye giriyor. Toprak taşıma, budama, çiçek ekimi, moloz atma, çukur doldurma, kamyon yükleme-boşaltma, gübre aktarma, ot biçme ve çevre temizliği – hepsi bir bütünün parçaları. Bu işler, ellerin toprağa değdiği, terin akıp gittiği anlar; İstanbul'un yeşil nefesini canlandıran anlar.

Peki, bu fırsatlara kimler uzanabilir? Koşullar, net ve kapsayıcı bir çizgi çekiyor. Öncelikle, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak şart. Kamu haklarından mahrum olmamak, yani toplumun temel haklarını kaybetmemiş bireyler. Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi devreye giriyor burada: Kasten işlenen suçlardan bir yıl veya daha fazla hapis cezası alanlar, affa uğramış olsalar bile, belirli suçlardan –devletin güvenliğine karşı işlenenler, anayasal düzene yönelikler, zimmet, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, görevini kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık– uzak durmak zorunda.

Askerlik ilişkisi olmamalı, yani bu yükümlülük tamamlanmış veya muafiyet alınmış olmalı. Herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan emeklilik, yaşlılık veya malullük maaşı almaya hak kazanmamış olmak da listede. Sağlık açısından, görevi yerine getirmeye engel bir sorun bulunmamalı. Ve en dikkat çekici kısım: Engel durumu olan adaylar başvurabilir – evet, engelli bireyler için özel bir kapı aralık. Erkek adaylar hedefleniyor, en az okur yazarlık seviyesi yeterli ve ikamet Avrupa yakasında olmalı. Bu koşullar, sadece filtre değil; adil bir seçme süreci kuruyor, şehrin her köşesinden sesleri duyuruyor.
Başvuru süreci, modernliğin izlerini taşıyor: Tamamen e-posta üzerinden, [email protected] adresine. Telefon: 0212 966 02 02. Geri bildirimler, e-posta veya telefonla geliyor. Not düşmek gerek: Başvurular, şartlar ve belgeler incelendikten sonra değerlendiriliyor; uygun görülenler mülakata çağrılıyor. Eksik belgeyle gelenler, ne telefonla ne de şahsen kabul ediliyor. Gerekli belgeler şöyle: Kimlik fotokopisi, ikametgâh belgesi, askerlik durum belgesi, engelli raporu (engelli adaylar için zorunlu), İŞKUR iş arayan belgesi. Mülakata çağrılanlar, fiziksel kopyaları yanlarında getirmeli. Birinci ilanın başvuru tarihleri 24 Temmuz 2025'ten 31 Aralık 2025'e kadar uzanıyor, ilan numarası 2025/329 E-98959111902.01-737847. İkinci ilan ise aynı tarih aralığında, 2025/328 E-98959111-902.01-737845 numaralı. Mülakat yeri, firmanın genel müdürlük binası – aynı adres.
Bu ilanlar, sadece birer duyuru değil; bir dönüşümün habercisi. Düşünün, engelli bir bireyin, yıllardır beklediği o şansı yakaladığını. Avrupa yakasının kalabalığında, Halkalı'nın sakin sokaklarında, yeni bir sayfa açılıyor. İşler, sadece fiziksel güç değil; sabır, uyum ve takım ruhu gerektiriyor. Sokakları süpürürken, bir çocuğun gülümsemesini fark etmek; parklara çiçek dikerken, kuşların ötüşünü dinlemek – bunlar, günlük rutinin içindeki küçük zaferler. Firma, bu roller için vardiyalı sistemi benimsemiş, yani hayatın akışına uyum sağlamak mümkün. Tam zamanlı olması, istikrarı garanti altına alıyor; belirsiz süre, yarınlara dair umut veriyor.
İstanbul gibi bir metropolde, iş bulmak bazen bir labirent gibi. Ama bu ilanlar, labirentin çıkışını işaret ediyor. Küçükçekmece Belediyesi sınırları içinde, çalışma adresi firma binası. Engel durumu olanlar için, raporun e-posta ekinde olması şart; İŞKUR belgesi de unutulmamalı. Mülakatta, belgelerin orijinalleri masada olacak, sohbetler samimi geçecek. Belki bir kahve eşliğinde, deneyimlerin paylaşılacak. Bu süreç, sadece bir iş görüşmesi değil; geleceğin temellerini atma anı.
Yazın son günlerinde başlayan bu çağrı, kışa kadar uzanıyor – tam beş ay, bol bol zaman. İki ilanın toplam beş pozisyonu, sınırlı ama değerli. Birinci ilandaki iki kontenjan, sokak ve cadde temizliğine odaklanırken, ikincideki üçü yeşil alanlara hayat veriyor. Her biri, farklı bir hikaye vaat ediyor: Biri şehrin kalabalığını düzenlerken, diğeri doğanın dokunuşunu ekliyor. Amirlerin talimatları, her sabah yeni bir macera gibi geliyor. Toprak kokusu, çiçeklerin tazeliği, molozların ağırlığı – hepsi, emeğin izini taşıyor.
Peki, neden şimdi? İstanbul, sürekli değişim halinde. Yeni projeler, belediye sınırlarında çoğalıyor. Küçükçekmece, bu değişimin ön saflarında. Firma, bu dalganın parçası; taahhütleri, şehrin temiz ve yeşil kalmasını sağlıyor. Adaylar, bu dalgaya binme şansını yakalıyor. Erkek, engelli, okur yazar ve Avrupa yakalı olmak – bu profil, binlerce insanı kapsıyor. Sağlıklı olmak, görevi yapmayı engellememek; emeklilik maaşı almamak, yeni bir başlangıca yer açmak.
Başvuruyu düşünün: E-postayı açın, belgeleri tarayın, gönder tuşuna basın. Sonra bekleyin – o bekleyiş, heyecan dolu. Uygunluk kontrolü, titizlikle yapılıyor. Sonra telefon çalıyor, mülakat daveti geliyor. Genel müdürlük binasına adım attığınızda, kapılar açılıyor. Bu, sadece bir iş değil; topluma katkı, kendine güven, aileye destek.
İkinci ilandaki detaylar, daha da renklendiriyor resmi. Parklardaki budama, ot biçme, gübre aktarma – bunlar, doğayla iç içe anlar. Çocuk parklarında onarım yaparken, yarınların kahkahalarını hayal etmek. Çevre temizliği, şehrin akciğerlerini korumak gibi. Birinci ilandaki süpürme işleri ise, trafiğin akışını kolaylaştırıyor. Her iki ilan da, aynı adreste birleşiyor: Turgut Özal Bulvarı'nın o köşesinde.
E-posta adresindeki ufak bir yazım farkı – birinde [email protected], diğerinde benzer bir varyasyon – ama öz aynı. İlan numaraları, İŞKUR'un resmi damgasını taşıyor: 2025 yılının bu son aylarında, taze fırsatlar. Açık iş sayıları sınırlı, ama etkisi büyük. Beş adam, beş çift el, şehrin dokusunu değiştirecek.
Bu hikayenin sonu, sizin elinizde. İstanbul'un batısında, bir firma sessizce çağrı yapıyor. Engelliler için ayrılmış kontenjanlar, umudu çoğaltıyor. Vardiyalı mesailer, hayatı dengelemeye yardımcı. Tam zamanlı sözleşme, geleceği güvenceye alıyor. Koşulları okuyun, belgeleri hazırlayın, başvurun. Mülakat odasında, belki de yeni bir sayfa açılıyor.
Şehrin ritmi, bu emeklerle atıyor. Sokaklar temizlenirken, parklar yeşillenirken, her adım bir zafer. Küçükçekmece İnşaat, bu zaferlerin mimarı. İki ilan, iki yol; ama hepsi aynı hedefe çıkıyor: Daha iyi bir İstanbul. Adım atın, farkı yaratın. Bu fırsat, kaçmaz – çünkü yarınlar, bugünkü ellerle şekilleniyor.





