TBMM'nin koridorlarında esen rüzgarlar, bu kez ceplerimizi doğrudan hedef alıyor. Plan ve Bütçe Komisyonu'nda dönen fısıltılar, yıllardır süren bir tartışmayı yeniden alevlendiriyor; evlerimizin değeri, cüzdanlarımızın yükü... Bir kanun teklifi, sessizce yaklaşıyor ve milyonlarca insanı ayağa kaldırabilir. Peki, bu paket ne fırtınalar koparacak? Derinlere inmeden önce, faturalarınızı bir gözden geçirin, çünkü önümüzdeki günler hesap kitapla dolu geçecek.

Emlak vergisi, yıllardır ev sahiplerinin kabusu gibi; her yıl gelen zamlar, bütçeleri delik deşik ediyor. Hatırlayın, geçen dönemlerdeki artışlar nasıl sokaklara taşmıştı – komşular arasında fısıldanan şikayetler, belediyelere yağan mektuplar... Şimdi, tam da bu yangına bir kova su mu dökecekler, yoksa ateşi mi harlayacaklar? AKP'nin masasında duran Vergi Kanunları ile Bazı Kanunlarda ve 631 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, adeta bir vergi reformu paketi gibi. İçinde, gelir vergisinden KDV'ye kadar pek çok başlık var; ama asıl bomba, emlak vergisi rayiç bedellerinde gizli. Bu bedeller, mülklerin değerini belirleyen pusula; yanlış bir ayar, vergileri göklere çıkarabiliyor. Milyonlarca ev sahibi, apartman dairesinden arsaya kadar her şeyi etkileyecek bu düzenleme karşısında nasıl bir duruş sergileyecek?

Konuşmalar Plan ve Bütçe Komisyonu'nda hararetli geçiyor; milletvekilleri dosyaları karıştırıyor, hesap makineleri tıkır tıkır çalışıyor. AKP'li kaynaklar, fısıltıyla dolaşan bir sırrı paylaşıyor: Emlak vergisi rayiç bedellerinde fahiş artışları önleyecek bir madde, bu pakete eklenecek. Düşünün, İstanbul'un kalabalık semtlerinden Anadolu'nun sakin kasabalarına kadar, her köşede oturan aileler... Bir anda faturaları ikiye katlanırsa ne olacak? Düzenleme, tam da bu korkuyu yatıştırmayı vaat ediyor; rayiç bedellerin nasıl hesaplanacağı, hangi sınırlar içinde tutulacağı... Ama acele etmeyin, hikaye burada bitmiyor. Komisyon görüşmeleri sırasında, bu maddeyi doğrudan eklemek yerine, bir önergeyle Genel Kurul'a bırakmışlar. Neden mi? Çünkü işin püf noktası, belediyelerin elindeki raporlarda saklı.

AKP, büyükşehirlerden ilçe belediyelerine kadar herkesten acil rapor istemiş; "Rayiç bedeller ne durumda, artışlar ne kadar fahiş?" diye sormuşlar. Bu raporlar, birer hazine haritası gibi – her belediyenin kendi verileri, kendi gerçekleri. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin kalabalık trafiğinde kaybolan dosyalar, Ankara'nın planlı sokaklarında biriken istatistikler... Raporlar gecikince, düzenleme de raydan çıkmış. Komisyon'da sadece bir madde olarak yer alacak; asıl et et, kemik Genel Kurul'da önergeyle gelecek. Bu, ne anlama geliyor? Milletvekilleri, son dakikada masaya vuracak; muhalefet itiraz edecek, müzakereler uzayacak. Hatırlayın, benzer bir pakette saatlerce süren oturumlar nasıl yorgunluktan bitap düşürmüştü herkesi. Şimdi, emlak vergisi için aynı senaryo mu oynanacak?

Telefon Kullanıcılarına Büyük Darbe! 1 Ocak'tan İtibaren Her Ay Bu Kadar Para Kesilecek
Telefon Kullanıcılarına Büyük Darbe! 1 Ocak'tan İtibaren Her Ay Bu Kadar Para Kesilecek
İçeriği Görüntüle

Milyonlarca kişiyi ilgilendiren bu düzenleme, sadece sayılardan ibaret değil; gerçek hayatlara dokunuyor. Bir emekli teyze, bahçeli evinin vergisini öderken torununa harçlık çıkaramayacak mı? Genç bir aile, ilk evlerini almanın sevincini faturalarla mı gömecek? Rayiç bedeller, mülkün konumuna, büyüklüğüne göre değişiyor; ama son yıllarda enflasyonla birlikte uçuşa geçmişler. Belediyeler, bu bedelleri belirlerken bazen gerçek piyasa değerinin çok üstünde rakamlar koyuyor – sonuç? Vergi yükü omuzları eziyor. AKP'nin önerisi, bu bedelleri sınırlamak; belki bir tavan fiyat, belki yeniden değerleme oranı... Detaylar raporlarda gizli, ama vaat net: Fahiş artışlara son. Peki, belediyeler ne diyor? Raporlarında, kendi bütçelerinin daraldığını mı itiraf edecekler, yoksa merkezi yönetime mi sitem edecekler?

Bu paket, vergi kanunlarının geniş bir yelpazesini kapsıyor; ama emlak kısmı, en çok ses getirecek olanı. 631 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'den başlayarak, pek çok yasa değişecek. Komisyon'da görüşülen teklif, zaten kalın bir dosya; içine emlak maddesini sıkıştırmak, iğneyle kuyu kazmak gibi. AKP'li vekiller, raporları beklerken ellerini ovuşturuyor; muhalefet ise tetikte. CHP'li isimler, "Bu düzenleme halkı mı koruyor, yoksa hazineyi mi?" diye soruyor içten içe. Genel Kurul'a kaldığı için, oturumlar uzayabilir; belki gece yarısı müzakereleri, belki ertelenen maddeler... Milyonlarca kişi, ekran başında bekleyecek; faturalarını hesaplarken, "Bu sefer rahatlama mı gelecek?" diye umutlanacak.

Raporların gecikmesi, hikayeye ayrı bir renk katıyor. Düşünün, büyükşehir belediyeleri – İstanbul, Ankara, İzmir – kendi verilerini derliyor; ilçe belediyeleri ise küçük ama etkili raporlarını hazırlıyor. Bu, bir veri yağmuru; her sayfa, binlerce mülkün kaderini etkileyecek. AKP kaynakları, "Genel Kurul'da önergeyle getirilecek" diyor; bu, son dakika golü gibi. Ama riskli; muhalefet, raporu görmeden itiraz ederse ne olacak? Vergi adaleti tartışmaları yeniden alevlenecek; "Zenginler mi korunuyor, fakirler mi eziliyor?" soruları havada uçuşacak. Emlak vergisi, belediyelerin en büyük gelir kalemi; bu düzenleme, onların bütçelerini de sarsacak. Bir denge oyunu – merkezi hükümet mi kazanacak, yerel yönetimler mi?

Türkiye'nin dört bir yanından gelen sesler, bu paketi bekliyor. Anadolu'da bir çiftçi, arsasının vergisini düşünürken geceleri uyuyamıyor; sahil kasabasında bir tatil evi sahibi, yaz faturasından korkuyor. Milyonlarca hikaye, bu tek bir maddeye bağlanmış. Komisyon görüşmeleri devam ederken, hava gergin; vekiller, raporları ellerinde sallayarak salona girecek. Fahiş artışları önleme vaadi, kulağa hoş geliyor; ama pratikte nasıl işleyecek? Rayiç bedeller, yeniden mi hesaplanacak, yoksa bir formülle mi sınırlanacak? Detaylar, Genel Kurul'un spot ışıklarında belli olacak.

Bu düzenleme, sadece bir kanun maddesi değil; bir dönüm noktası. Vergi paketi, Meclis'ten geçerse, 2025 bütçelerini etkileyecek; emlak sahipleri, yeni yıla daha hafif bir nefesle mi girecek? Yoksa, raporlardaki sürprizler her şeyi mi altüst edecek? AKP'nin hamlesi, belediyelerle bir uzlaşı arayışı gibi; ama zaman daralıyor. Komisyon kapandı mı, yoksa uzuyor mu? Genel Kurul, bu sorunun cevabını verecek. Milyonlarca kişi, faturalarını elinde tutarken izliyor; belki bu sefer, adalet terazisi dengede duracak.

Sonuçta, emlak vergisi rayiç bedellerindeki fahiş artışları frenleyecek bu düzenleme, Meclis'in en sıcak gündem maddelerinden biri. Vergi paketi içinde saklı duran önerge, raporların gölgesinde şekilleniyor; ama etkisi, milyonlarca haneye uzanacak. Fahiş zamlara karşı bir kalkan mı, yoksa yeni bir yük mü? Genel Kurul'un ışıkları yandığında, her şey netleşecek. Bu paket, ceplerimizi korurken, sistemi mi sorgulatacak? Bekleyip görelim; ama bir şey kesin, bu fırtına, sokaklara taşacak.