Türkiye yollarında seyreden milyonlarca araç için ezber bozan bir dönem kapıda. Ticari taşımacılık yapan araçlar başta olmak üzere, araç sahiplerinin hayatını kökten değiştirecek, güvenlik odaklı kritik bir zorunluluk yürürlüğe giriyor. Araç muayene istasyonlarının kapısından geri dönmek istemeyen ya da sürpriz cezalarla karşılaşmak istemeyenler için takvimdeki işaretli tarih hızla yaklaşıyor. Bu yeni düzenleme, sadece trafikteki denetimleri değil, aynı zamanda sürücü ve yolcu güvenliğini tamamen yeni bir seviyeye taşıma potansiyeli taşıyor. Peki, bu büyük değişimin arkasında hangi yönetmelik var ve araçlara tam olarak ne takılması zorunlu hale geliyor?
Karayolları Trafik Yönetmeliği’nde yapılan hayati değişiklikler, 19 Ağustos 2025 tarihinde Resmî Gazete’de yayımlanarak resmen yürürlüğe girdi. Bu düzenleme, özellikle insan taşımacılığı yapan araçlar için güvenlik ve izlenebilirliği en üst seviyeye çıkarmayı amaçlıyor. Kapsam dahilindeki araçlar M2 ve M3 sınıfı taşıtlar, belediyelere ait ya da belediyelerce yetkilendirilmiş toplu taşıma araçları, taksiler ve dolmuşlar olarak belirlendi. Bu geniş yelpazedeki ticari araçlar için artık eski usul taşımacılık dönemi sona eriyor, modern teknolojinin sağladığı sıkı bir kontrol ağı kuruluyor.
Yeni yönetmelik, zorunlu bir donanım listesiyle geliyor: Ticari araçlarda eksiksiz bir takip ve kamera sistemi, bu sistemleri destekleyen görüntü kayıt cihazı ve herhangi bir acil durumda can güvenliğini sağlamak üzere tasarlanmış bir acil durum butonu bulundurulması şartı getirildi. Bu ekipmanların araçta bulunmaması, yalnızca idari para cezası anlamına gelmeyecek; çok daha kritik bir sonuçla karşılaşılacak. Zorunluluğa uymayan hiçbir ticari araç, yetkili muayene istasyonlarından geçiş onayı alamayacak, bu da aracın trafiğe çıkışının engellenmesi demek.
Zaman daralıyor ve ilk kritik eşik yılbaşında. Düzenleme, ticari araçların model yıllarına göre aşamalı bir geçiş takvimi sunsa da, en yeni araçlara sahip olanlar için alarm zilleri çalıyor. 2025 ile 2023 model yılları arasında yer alan taksi, minibüs, otobüs ve servis araçlarında kamera takma zorunluluğu 1 Ocak 2026’da başlıyor. Yani, bu ilk gruptaki araç sahiplerinin, yılbaşına kadar sistemlerini kurup faal hale getirmeleri için yaklaşık iki aylık kısıtlı bir süresi kaldı. Bu tarihe kadar sistemi aracına entegre etmeyenler, muayeneden kalma riskini doğrudan taşıyacak.
Diğer model yılı grupları için de tarihler kesinleşmiş durumda. Piyasada geniş yer kaplayan 2022 ile 2018 model yılı arasındaki ticari araçlar için bu zorunluluk 1 Ocak 2027’de yürürlüğe girecek. Daha eski araç sahipleri, yani 2017 ve öncesi modellerde ise son tarih 1 Ocak 2028 olarak belirlendi. Bu aşamalı geçiş, sektördeki büyük dönüşümün lojistik yükünü hafifletmeyi amaçlasa da, sektör temsilcileri ilk grubun zorunluluğu karşısında büyük bir hareketliliğe girdi bile.
Peki, bu zorunlu dönüşümün maliyeti ne olacak? Piyasada araç içi kamera sistemlerinin fiyatları, sundukları özelliklere ve kayıt kalitesine göre geniş bir yelpazede değişiyor. Araç sahiplerinin edinmesi gereken ortalama bir kamera sistemi 2 bin TL civarında bir başlangıç fiyatına sahip. Ancak, trafik güvenliği için hayati önem taşıyan, yüksek çözünürlüklü görüntü kalitesi sunan ve gece sürüşlerinde dahi net kayıt yapabilen gece görüş destekli gelişmiş modellerin fiyatları elbette ki daha da artıyor. Sektör, yılbaşı yaklaşırken bu sistemlerin tedariki ve montajı konusunda yoğun bir taleple karşı karşıya kalmaya hazırlanıyor.
Bu yeni sistem sadece bir yasal zorunluluk olarak görülmemeli. Trafik güvenliğini artırmanın ötesinde, olası kaza durumlarında sürücülerin ve yolcuların haklarını koruyacak en somut delili sunma gücüne sahip. Görüntü kayıt cihazları sayesinde, trafik kazaları, yolcu-sürücü anlaşmazlıkları veya idari denetimler sırasında yaşanan her olay net bir şekilde belgelenmiş olacak. Bu da ticari araç kullanan herkesin kendini hukuki süreçlerde güçlü bir şekilde savunmasına olanak tanıyacak hayati bir adımdır. Karşılaşılabilecek cezalar bir yana, can ve mal güvenliği için bu dönüşümün kaçınılmaz olduğu gerçeği, tüm araç sahiplerine sistemi bir an önce kurma çağrısı yapıyor. Ticari taşımacılığın geleceği, artık bu küçük ama çok güçlü kameraların gözünden izlenecek.





