Siyasi arena son dönemde önemli gelişmelere sahne oluyor. Özellikle toplumsal barış ve demokratikleşme çabaları, Meclis çatısı altında yoğunlaşmış durumda. Bu bağlamda kurulan özel komisyonlar, uzun vadeli çözümler için kritik rol üstleniyor.
Milli Dayanışma Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu üyesi, DEM Parti'li Hakkı Saruhan Oluç, yeni bir yasa yapılması gerektiğini vurguladı. Oluç'un ifadelerine göre, "Yeni bir yasa yapılması gerekiyor. Yeni yasanın nasıl olacağı bundan sonraki sürecin gelişmesini belirleyecektir." Bu açıklama, komisyon çalışmalarının hukuk aşamasına evrilmesini işaret ediyor.
Komisyon, 5 Ağustos 2025'te faaliyetlerine başladı ve terörün tamamen gündemden çıkarılması, milli birlik ve kardeşliğin pekiştirilmesi, özgürlük ile demokrasi alanlarında ilerleme sağlamayı hedefliyor. TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş başkanlığında toplanan komisyon, siyasi partilerin raporlarını alarak ortak zemin arıyor.
DEM Parti'li üyeler, sürecin siyasal aşamadan hukuk aşamasına geçtiğini belirtiyor. Bu aşamada, somut yasa önerilerinin ortaklaştırılması en temel görev olarak görülüyor. Özellikle barış yasası olarak nitelendirilen düzenlemeler, kalıcı çözüm için şart koşuluyor.
Komisyon üyeleri arasında Gülistan Kılıç Koçyiğit, Meral Danış Beştaş, Hakkı Saruhan Oluç, Celal Fırat ve Cengiz Çiçek gibi isimler yer alıyor. Bu isimler imzalı açıklamalarda, Abdullah Öcalan'ın komisyon tarafından dinlenmesinin sorunun kalıcı çözümü için gereklilik olduğunu savunuyor.
Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi'nin Eylül 2025 kararında Barış ve Demokratik Toplum Sürecine atıf yapılması, uluslararası boyutu da öne çıkarıyor. Komisyonun ayrımcılıkla mücadele, anadilinde eğitim gibi konularda çalışmalar yaptığı biliniyor.
DEM Parti, Geçiş Dönemi Kanunu, İnfaz Kanunu değişiklikleri, Terörle Mücadele Kanunu ve Ceza Kanunu'nda ihtiyaç duyulan düzenlemeler, kayyım uygulamasının kaldırılması, yerel yönetimlerin demokratikleştirilmesi gibi başlıklarda öneriler hazırladı. Bu öneriler, barış yasası çerçevesinde ele alınıyor.
Komisyonun görev süresi, 24 Aralık 2025'te yapılan toplantıda oybirliğiyle iki ay uzatıldı. Bu karar, nihai raporun hazırlanması için partiler arası temasların artırılmasını da içeriyor. Tutanak içerik analizleri ve uzman sunumları, çalışmaları destekliyor.
AKP ve MHP raporlarında umut hakkı gibi bazı ifadeler yer almazken, DEM Parti bu konuyu ön plana çıkarıyor. Ağırlaştırılmış müebbet hükümlüleri için umut hakkının yasal güvenceye bağlanması, tartışmalı başlıklardan biri.
İmralı heyeti ziyaretleri ve Adalet Bakanı ile görüşmeler, sürecin hızlandığını gösteriyor. Yaşlı hasta tutuklular, infaz eşitliği ve Covid yasası gibi konular da masada. Barış yasasının içeriği, sürecin yönünü belirleyecek nitelikte.
Komisyon, uluslararası tecrübeleri de inceleyerek Türkiye modeli oluşturmayı amaçlıyor. Toplumsal uyum ve demokratikleşme perspektifi, raporların ana eksenini oluşturuyor.
Görsel olarak, komisyon toplantıları TBMM Tören Salonu'nda gerçekleşiyor. Geniş salonlarda sıralanmış koltuklar, bayraklar ve resmi protokol, çalışmaların ciddiyetini yansıtıyor. Üye milletvekillerinin ciddi ifadeleri, tarihi bir sürecin parçası olduklarını hissettiriyor.
Siyasi partilerin raporları teslim edildiği için ortak rapor çalışmaları Ocak 2026 başında tamamlanabilir. Muhalefet şerhleri ve uzlaşma noktaları, nihai metni şekillendirecek.
Barış yasası önerisi, kayyumların sona erdirilmesi, anadilde eğitim önünün açılması, AİHM ve AYM kararlarının uygulanması gibi talepleri kapsıyor. Bu talepler, terörizmin tasfiyesi sonrası demokratikleşmeyi hedefliyor.
Komisyonun çalışmaları, terörizmsiz bir gelecek için umut verici. Ancak yasa düzenlemesinin kapsamı, tüm tarafların katılımıyla belirlenmesi gerekiyor. Sürecin hukuki zemine oturması, kalıcı barışın anahtarı olarak görülüyor.
Bu gelişmeler, toplumsal bütünleşmeyi güçlendirme potansiyeli taşıyor. Komisyonun uzatılan süresi, daha kapsamlı müzakerelere fırsat verecek. Gelecekteki yasa teklifleri, siyasi gündemi uzun süre meşgul edecek gibi duruyor.
Sonuçta, yeni yasa tartışmaları barış sürecini hukuk aşamasına taşıyor. DEM Parti'li Oluç'un vurgusu, sürecin kritik kavşağında olduğumuzu hatırlatıyor. Ortak irade ile atılacak adımlar, milli dayanışma ve demokrasiyi pekiştirebilir.




