Ankara Tandoğan Meydanı CHPnin Kitlesel Mitinginde Vesayete ve Kayyuma Karşı Tarihi Direniş
Ankara Tandoğan Meydanı CHPnin Kitlesel Mitinginde Vesayete ve Kayyuma Karşı Tarihi Direniş
İçeriği Görüntüle

Gaziantep'in Şehitkamil ilçesinde, yerel siyasetin nabzı hiç olmadığı kadar hızlanmış durumda. Şehrin sokakları, belediye binaları ve hatta ucuz yemek sunan lokantalar, bir adamın kararlarıyla sarsılıyor. Bu hikaye, sadece bir isim değişikliğinden öte, rozetlerin nasıl değiştiğiyle başlayan bir domino etkisi gibi yayılıyor ve halkı ikiye bölüyor. Kimileri bunu bir ihanet olarak görüyor, kimileri ise yeni bir başlangıç. Ama asıl soru şu: Bu değişim, dar gelirli vatandaşların sofralarını nasıl etkileyecek ve siyasi arenada ne gibi dalgalar yaratacak?

Her şey, Umut Yılmaz'ın belediye başkanlığı koltuğuna oturmasıyla başladı. Mart 2024 yerel seçimlerinde Cumhuriyet Halk Partisi bayrağı altında zafer kazanan Yılmaz, dar gelirli ailelere ve öğrencilere yönelik sosyal projelerle dikkat çekmişti. Özellikle üniversite kampüsleri ve Karşıyaka gibi bölgelerde açılan lokantalar, uygun fiyatlı yemeklerle binlerce insanın karnını doyuruyordu. Bu lokantalar, sadece bir yemek mekanı değil, sosyal belediyeciliğin somut bir örneği olarak görülüyordu. Yılmaz, o dönemde halkın sesi olmayı vaat ederek, bu tesisleri gururla sunmuştu. Ancak siyasetin rüzgarı beklenmedik bir yöne esti ve her şey bir anda değişti.

Ağustos 2025'te, Yılmaz'ın Adalet ve Kalkınma Partisi saflarına katılmasıyla Gaziantep'te yer yerinden oynadı. Bu geçiş, sadece bir rozet takma töreniyle sınırlı kalmadı; Erdoğan'ın bizzat rozeti takmasıyla resmiyet kazandı ve Yılmaz, "Bu saatten sonra bu davanın sizler gibi bir neferi, bir ortağıyız" diyerek bağlılığını ilan etti. Bu sözler, CHP tabanında infial yarattı. Belediye binası önünde toplanan partililer, sloganlar atarak protesto etti; "İhanet" çığlıkları yükselirken, pankartlarda "Halkın adamı mı, iktidarın neferi mi?" yazıları dikkat çekiyordu. Protestocular, Yılmaz'ın CHP oylarıyla seçildiğini hatırlatarak, bu değişikliğin bir namussuzluk olduğunu haykırıyorlardı. Sosyal medyada ise tepkiler çığ gibi büyüdü; bazı yorumlarda "Omurgasızlık" kelimesi öne çıkarken, diğerleri "Karaktersizliğin aynası" diye nitelendiriyordu bu durumu.

Bu siyasi depremin ilk somut yansıması, tam da o lokantalarda görüldü. Yılmaz, AKP'ye geçer geçmez, CHP ile özdeşleşen "Kent Lokantası" ismini silip yerine "Halk Lokantası" tabelasını astı. Üniversite ve Karşıyaka'daki bu tesisler, artık yeni isimleriyle hizmet veriyor. Değişiklik, sadece bir tabela meselesi değil; CHP'nin sosyal politikalarının simgesi olan bu isim, dar gelirli yurttaşlara ucuz yemek sunma anlayışını temsil ediyordu. Şimdi ise "Halk Lokantası" adıyla devam eden hizmet, aynı fiyatlarla ve aynı menülerle sürüyor olsa da, bu hamle siyasi bir hesaplaşma olarak yorumlanıyor. Belediye yetkilileri, yeni ismin hizmetin ruhunu daha iyi yansıttığını ve vatandaşlar tarafından daha kolay kabul gördüğünü savunuyor. Öğrenciler ve düşük gelirli aileler, yemek kalitesinin değişmediğini belirterek memnuniyetlerini dile getiriyor, ancak arka planda kaynayan tartışmalar bitmiyor.

CHP cephesinden gelen eleştiriler ise oldukça sert. Şehitkamil Belediyesi CHP meclis üyesi Ersin Atar, sosyal medya hesabından bu değişikliği yerden yere vurdu. Atar, "Şehitkamil Belediye Başkanı CHP’de iken 'Kent Lokantaları' açmıştı. Başkan AKP’ye geçince ilk icraati 'Kent Lokantası' adını 'Halk Lokantası' olarak değiştirmiş. Bu kadar ucuz iş ancak Şehitkamil Belediyesi’nde olurdu. Zaten o lokantalara CHP ile özdeşleşen 'Kent Lokantası' ismi yakışmıyordu; zira Türkiye'de bulunan bütün Kent Lokantaları helal parayla inşaa edilip halkın kullanımına açılmış iken, Şehitkamil Belediyesi tarafından açılan lokantalar haram parayla inşaa ettirildi, yapımında haram işlere bulaşıldı. Haramın olduğu bir yerde tertemiz 'Kent Lokantası' isminin değiştirilmesi tam isabet olmuş" diyerek ironik bir dille saldırdı. Bu sözler, lokantaların inşasında usulsüzlükler olduğu iddialarını gündeme getirerek tartışmayı alevlendirdi. Atar'ın bu paylaşımı, binlerce etkileşim aldı ve CHP'lilerin öfkesini körükledi.

Bu olay, Gaziantep siyasetinde bir dönüm noktası olabilir. Yılmaz'ın geçişi, sadece Şehitkamil'i değil, tüm şehri etkiliyor. CHP, bu durumu "Gaziantep'te CHP'yi bitirme operasyonu" olarak nitelendirirken, AKP cephesi bunu bir zafer olarak kutluyor. Lokantaların yeni tabelaları, her gün binlerce insanın geçtiği yerlerde duruyor ve bu değişim, siyasi tercihlerin günlük hayata nasıl yansıdığını gösteriyor. Dar gelirli vatandaşlar, yemeklerini yerken belki de bu tartışmaları düşünüyor; çünkü bu lokantalar, onların hayatta kalma mücadelesinde önemli bir rol oynuyor. Fiyatlar hâlâ uygun, menüler aynı, ama isimdeki o küçük değişiklik, büyük bir siyasi fırtınanın habercisi gibi.

Yılmaz'ın bu hamlesi, ilerleyen günlerde daha fazla tepki çekebilir. Protestoların devam etmesi bekleniyor, zira CHP tabanı bu geçişi kolay kolay unutmayacak. Sosyal medyada dolaşan videolar ve paylaşımlar, Yılmaz'ın eski konuşmalarını hatırlatarak çelişkileri ortaya koyuyor. Bir yandan "Halkın adamı" diye çıkan biri, diğer yandan "İktidarın neferi" olmayı seçiyor. Bu ikilem, Gaziantep'in sokaklarında yankılanıyor ve halkı düşündürüyor: Siyaset, gerçekten halk için mi yoksa kişisel hesaplar için mi? Lokantaların kapıları hâlâ açık, ama içerdeki hava artık daha gergin. Bu hikaye, tabelaların ötesinde, bir rozetin değişmesinin nelere mal olabileceğini gösteriyor ve Gaziantep'in geleceğini şekillendirebilir.