Türkiye'de siyasi gelişmeler, adli süreçlerle iç içe geçtiğinde kamuoyunun dikkatini yoğun şekilde çeker ve bu durum, vatandaşların katılımıyla geniş yankı uyandırır. Özellikle büyükşehirlerde yaşanan olaylar, hem yerel hem ulusal düzeyde tartışmaları tetikler ve liderlerin tutumları, geleceğe dair ipuçları verir. Bu tür anlar, demokrasi ve hukuk kavramlarını ön plana çıkarırken, halkın sesini yükseltme fırsatları yaratır. Şimdi, son dönemde yaşanan bu önemli gelişmeyi ayrıntılı bir şekilde ele alarak, olayların seyrini ve ilgili detayları inceleyelim.
CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, casusluk soruşturması kapsamında 26 Ekim 2025 Pazar günü Çağlayan Adliyesi'nde ifade verdi. İmamoğlu, saat 10.55'te adliyeye giriş yaptı ve ifadesi saat 11.30'da başladı. Bu süreç, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmanın bir parçası olarak gerçekleşti ve İmamoğlu'nun yanı sıra Necati Özkan da aynı kapsamda ifade verdi. İmamoğlu, adliyeye varışında İstanbullu yurttaşlarımız yasağa rağmen Çağlayan'da toplandı! Hepsine teşekkür ediyorum diyerek, destekçilerine minnettarlığını ifade etti. Tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevi'nden getirilen İmamoğlu'nun ifadesi, yoğun güvenlik önlemleri altında devam etti ve bu durum, adliye çevresinde büyük bir hareketliliğe yol açtı.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, saat 11.00'de adliye önünde düzenlediği mitingde binlere hitap etti. Özel, İmamoğlu'na yönelik suçlamaları son çare iftira olarak nitelendirdi ve hırsız dediler olmadı, yolsuz dediler olmadı, teröre destek dediler olmadı, şimdi casus dediler diyerek, geçmişteki iddiaları hatırlattı. Hüseyin Gün'ün İngiliz ajanı olduğunu ve İngiliz istihbaratına çalıştığını itiraf ettiğini açıklayan Özel, biraz önce itirafçı olmuş, 'İngiliz ajanıyım ben' demiş diyerek, 2019 yerel seçimlerinden sonra Necati Özkan'a sosyal medya verileri satmaya çalıştığını, reddedildikten sonra kaybolduğunu belirtti. Özel, İstanbul'u buraya bekliyoruz diyerek, herkesi Çağlayan'a davet etti ve bu meydan İstanbul'da tanıdığı herkesi arasın, buraya nasıl ulaştığını anlatsın ifadesiyle, katılımı artırmayı amaçladı. Ayrıca, 19 Mart darbesini ve Saraçhane eylemlerini anımsatarak, halkı mücadele etmeye çağırdı ve özgür basın susturulamaz diyerek, TELE1'e el koyma ile Merdan Yanardağ'a yönelik işlemleri kınadı.
CHP'li vekiller, vatandaşları İmamoğlu'na destek için Çağlayan Adliyesi önüne çağırdı. Ankara Milletvekili Umut Akdoğan, metro açık, alana yurttaşlarımız gelmeye başladılar, CHP tarafından bütün engeller kaldırılmıştır diyerek, yolların serbest olduğunu duyurdu. İstanbul Milletvekili Ali Gökçek ise şu an hiçbir engelleme kalmadı, herkesi bu sese destek olmaya davet ediyoruz diyerek, uygun alanın hazırlandığını ve Özel'in konuşacağını belirtti. Bu çağrılar, adliye çevresinde toplanan kalabalığı artırdı ve vatandaşlar, yasağa rağmen alana akın etti. Saat 11.10'da Özgür Özel ve Dilek İmamoğlu adliyeye geldi, bu da mitingin enerjisini yükseltti.
Güvenlik önlemleri, adliye önünde yoğun şekilde uygulandı. İstanbul Valiliği, Şişli ve Kağıthane ilçelerinde eylem yasağı ilan etti, yollar kapatıldı ve otobüsler engellendi. Bariyerler miting alanlarını daralttı ve adliye bahçesine vatandaş ile personel girişi yasaklandı. Ancak CHP'li vekiller, engellerin aşıldığını ve metronun açık olduğunu vurguladı. İstanbul Barosu Başkan Yardımcısı Avukat Rukiye Leyla Süren, başsavcının talimatıyla baro yönetimi ve personelin adliyeye alınmadığını, savcılarla görüşemediklerini ifade etti ve sözün bittiği yer diyerek, durumu eleştirdi. Bu kısıtlamalar, siyasi tansiyonu artırdı ve Çağlayan çevresinde polis ablukası oluştu.
TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ'ın ifadesi tamamlandı ve sevk edilmesi bekleniyor. Bu gelişme, İmamoğlu'nun soruşturmasıyla paralel olarak dikkat çekti ve Özel, konuşmasında bunu da kınadı. Soruşturmanın bağlamı, 2019 yerel seçimlerine dayanıyor ve Hüseyin Gün'ün itirafı, iddiaları yeni bir boyuta taşıdı. İmamoğlu'na yönelik casusluk suçlaması, iddianame eksikliği tartışmalarını da beraberinde getirdi ve Erdoğan'ın geçmişteki tutuksuz yargılanmasıyla karşılaştırmalar yapıldı.
Bu olay, Ak Toros çetesi olayı gibi geçmiş gelişmeleri hatırlattı ve Özel, yurt dışı gezisini kesip dönerek, katılım gösterdi. Vatandaşlar, kalkın ve mücadele için Çağlayan'a akın edin, sizi bekliyoruz diyerek çağrılara yanıt verdi ve meydandaki herkes, tanıdıklarına ulaşarak desteği yaydı. Susmamayı ve direnmeyi vurgulayan Özel, buraya gelin, bizimle birlikte olun diyerek, birliktelik mesajı verdi.
Genel olarak, bu ifade günü, siyasi arenada yeni bir dönemi işaret ediyor. İmamoğlu'nun süreci, destek mitingleri ve çağrılarla dolu geçti ve Çağlayan Adliyesi, yoğun bir gün yaşadı. Vatandaşların katılımı, demokrasi vurgusunu güçlendirirken, engellemelerin aşılması, halkın iradesini öne çıkardı. Gelecekteki adımlar, bu gelişmelerin etkisini belirleyecek ve hukuk ile siyaset arasındaki dengeyi tartışmaya açacak.
