Türkiye'nin ekonomik nabzı atan Borsa İstanbul, bugün adeta bir siyasi fırtınanın ortasında kaldı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) operasyonu kapsamında hazırladığı iddianame, sadece muhalefeti değil, tüm piyasaları sarsan bir bomba etkisi yarattı. İddianamede '1 numaralı şüpheli' olarak gösterilen İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında 828 yıldan başlayıp 2 bin 352 yıla varan hapis cezası talep edilmesi, yetmezmiş gibi savcılığın Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) hakkında Anayasa'nın 69. maddesi uyarınca kapatma davası açılması için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na bildirimde bulunduğu haberi, borsada panik satışlarını tetikledi. BIST 100 endeksi, güne umutlu bir başlangıç yapmasına rağmen, haber akışıyla birlikte önce sessizce geriledi, ardından resmen çakıldı. Peki, bu siyasi deprem borsayı nasıl etkiledi, yatırımcılar ne yapacak ve ekonomik dalgalanma ne kadar sürecek? Gelin, bu çalkantılı günü en ince detayına kadar inceleyelim, çünkü bu sadece bir düşüş değil, Türkiye'nin geleceğini şekillendirecek bir dönüm noktası.
Her şey, 19 Mart 2025'te başlayan İBB soruşturmasıyla başladı. O tarihten itibaren tam 237 gün süren titiz bir çalışma sonucunda, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı 7 bölümden oluşan devasa bir iddianameyi tamamladı. Bu belge, İmamoğlu'nu 'suç örgütü kurmak ve yönetmek' başta olmak üzere ağır ithamlarla karşı karşıya bırakırken, toplam 2 bin 352 yıla kadar hapis cezası öngörüyor. Savcılık, iddianamede İmamoğlu'nu '1 numaralı şüpheli' olarak konumlandırdı ve yolsuzluk, ihaleye fesat karıştırma gibi suçlamaları sıraladı. Ama asıl şok, iddianamenin son kısmında gizliydi: Savcılık, CHP'nin kapatılması için Yargıtay'a resmi bildirimde bulunmuştu. Bu talep, Anayasa'nın 68. maddesine dayanıyordu ve partinin 'laiklik karşıtı eylemler' gerekçesiyle feshedilmesini içeriyordu. Haber, öğleden sonra piyasalara bomba gibi düştü ve BIST 100 endeksi, saniyeler içinde kan kaybetmeye başladı. Yatırımcılar, sosyal medyada "Siyasi riskler tavan yaptı" diye veryansın ederken, yabancı fonlar da pozisyonlarını kapatmaya koştu.
Borsa İstanbul'un açılışıyla her şey normal görünüyordu. BIST 100 endeksi, güne 10.810,62 puandan merhaba dedi ve ilk saatlerde hafif bir yükseliş sinyali verdi. Enflasyonun yavaşladığına dair Merkez Bankası verileri, yatırımcıları umutlandırmıştı – hatırlayın, Ekim 2025 enflasyon oranı yüzde 48,5'e gerilemiş, BIST'te haftalık kazanç yüzde 1,2'yi bulmuştu. Ancak saat 14.00 civarında iddianame detayları sızmaya başlayınca, endeks birdenbire durakladı. Önce sessiz bir gerileme: Yüzde 0,5'lik kayıp, kimseyi tedirgin etmedi. Ama CHP kapatma talebi haberiyle birlikte, saat 15.00'te tam bir panik başladı. Endeks, yüzde 3,89'luk bir çöküşle 10.390 puana kadar yuvarlandı – bu, gün içi en düşük seviye ve son üç ayın en sert düşüşüydü. Hacim rekor kırdı: Normalde 20 milyar TL civarında olan işlem hacmi, 35 milyarı aştı. Bankacılık endeksi de nasibini aldı; iddianame öncesi 14.651 puanda seyreden endeks, yüzde 2,1'lik kayıpla 14.341 puana indi. Garanti, Akbank ve İş Bankası hisseleri yüzde 4'leri aşan kayıplarla en çok etkilenenler arasındaydı. Uzmanlar, bu düşüşü "siyasi belirsizliğin klasik yansıması" olarak nitelendiriyor; zira 2023 seçimleri sonrası benzer bir dalgalanma, endeksi yüzde 5 eritmişti.
Piyasalar nefesini tutmuşken, Borsa İstanbul yönetimi devreye girdi. Saat 15.20'de yapılan acil duyuru, pay piyasasında açığa satış işlemlerine yönelik "yukarı adım kuralı"nı seans sonuna kadar zorunlu kıldı. Bu kurala göre, yatırımcılar açığa satışlarını yalnızca son gerçekleşen fiyattan daha yüksek bir seviyeden yapabilecek – yani düşüşü körükleyecek spekülatif hamleler frenlenecek. Duyuru metninde, "Piyasa istikrarını korumak amacıyla, açığa satış yapılabilen işlem sıralarında seans boyunca yukarı adım kuralı geçerli olacaktır" denildi. Bu hamle, kısmen işe yaradı: Saat 15.57'de endeks, 10.630 puana toparlandı ve düşüş yüzde 1,7'ye geriledi. Ancak tam bir rahatlama için erken; zira kapanış zili çaldığında BIST 100, yüzde 2,05 kayıpla 10.585 puanda tamamladı. Dolar/TL kuru da 32,45'ten 32,78'e sıçradı, euro ise 34,20'yi gördü. Altın ons fiyatı küresel baskıyla 2.650 dolara indi, ama gram altın iç piyasada 2.050 TL'yi zorladı. Uzman ekonomistlere göre, bu çöküş "siyasi risk primini" 150 baz puana çıkardı – yani tahvil faizleri yükselecek, yabancı girişi duracak.
Ama hikaye burada bitmedi. Saat 16.30'da İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan gelen yalanlama, piyasalara ikinci bir nefes aldırdı. Resmi açıklamada, "CHP'nin kapatılması yönünde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na herhangi bir bildirimde bulunulmamıştır. Siyasi partiler kanunu gereğince böyle bir işlem yapılmamıştır" denildi. Bu itiraf, iddianame sızıntılarının bir kısmının spekülatif olduğunu ortaya koydu ve borsa anında tepki verdi. BIST 100, yalanlama sonrası yüzde 1,75 kayıpla 10.605 puana sıçradı. Bankacılık endeksi de 14.450'ye toparlandı. Yine de, İmamoğlu'na yönelik ağır hapis talebi masada duruyor: Savcılık, iddianamede 7 şüpheliyi 'suç örgütü' kapsamında yargılamayı planlıyor ve İmamoğlu'nun mal varlığına tedbir konulmasını istedi. Bu, İstanbul'un mega projelerini –ki 2025 bütçesi 150 milyar TL'yi buluyor– belirsizliğe sürükleyebilir. Muhalefet cephesi öfkeli: CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Bu bir cadı avı, demokrasiye darbe" diye haykırırken, İmamoğlu'nun avukatları hemen temyiz başvurusu yapacaklarını duyurdu.
Bu siyasi ekonomik kesişme, Türkiye'nin kırılgan dengelerini bir kez daha test ediyor. Hatırlayın, 2024 yerel seçimlerinde İmamoğlu'nun zaferi borsayı yüzde 3 yukarı taşımıştı; şimdi tam tersi yaşanıyor. Yabancı yatırımcılar, zaten 2025'in ilk dokuz ayında 4,2 milyar dolarlık çıkış yapmışken, bu olayla birlikte sermaye kaçışını hızlandırabilir. Merkez Bankası'nın rezervleri 120 milyar dolara gerilemişken, TCMB Başkanı Fatih Karahan'ın yarınki açıklaması kritik olacak. Piyasa analistleri, "BIST 100'ün 10.200 desteği kırılırsa, 9.800'e kadar inebilir" uyarısı yapıyor. Öte yandan, toparlanma sinyalleri de var: Hazine'nin eurobond ihracı başarıyla tamamlandı ve Avrupa'da ECB'nin faiz indirimi beklentisi, gelişen piyasalara destek olabilir. Yatırımcılar için altın kural: Portföy çeşitlendirmesi. Hisse senetlerinden tahvile, emtialara kayın; zira siyasi haberler anlık dalgalanma yaratıyor.
Peki, yarın ne olacak? Borsa İstanbul, açılışta devre kesici mekanizmasını gözden geçiriyor – eğer düşüş yüzde 5'i aşarsa, 15 dakika duraklama devreye girecek. CHP kapatma iddiasının yalanlanması, kısa vadeli bir rahatlama sağladı ama İmamoğlu davasının gölgesi borsayı uzun süre rahatsız edecek. Ekrem İmamoğlu'nun mahkeme öncesi basın toplantısında "Halkın iradesi kazanacak" demesi, muhalefeti kenetledi. Sizce bu düşüş bir fırsat mı, yoksa daha kötüsü mü geliyor? Türkiye ekonomisi, enflasyonla boğuşurken (yıllık TÜFE yüzde 50'ye dayandı), siyasi istikrarın ne kadar kritik olduğu bir kez daha ortaya çıktı. Bu çalkantı, sadece sayıları değil, güveni de eritiyor. Yatırımcılar uyanık olsun: BIST 100'deki her tik, ülkenin nabzını yansıtıyor. Gelecek günler, bu paniğin ne kadar süreceğini belirleyecek – ve belki de yeni bir ralliyi tetikleyecek.