Altın piyasası son aylarda adeta bir rüya gibi yükselerek yatırımcıların yüzünü güldürdü. Ons altın 2.700 doları aşmışken gram altın da 3.000 TL sınırını zorluyor. Ancak bu parlak tablonun altında yatan karanlık bulutlar, deneyimli ekonomistlerin radarına takıldı. Özellikle son Fed toplantıları ve küresel jeopolitik gerilimler, altın yatırımcılarını yeni bir dönemeçle karşı karşıya bırakıyor. Peki, bu yükselişin sonu mu geliyor? Yoksa daha mı büyük fırsatlar var? Uzmanlar net bir uyarıda bulunuyor: Dikkatli olun, çünkü "çok ciddi bir tehlike" kapıda.
Ekonomist ve altın piyasası analisti Dr. Mehmet Yılmaz, son analizinde altın yatırımcılarına seslenerek çarpıcı bir uyarıda bulundu. "Altın yatırımcıları beware! Orada çok ciddi bir tehlike var" diye başlayan açıklamasında, piyasanın aşırı ısındığını ve kısa vadede sert bir düzeltme riskinin arttığını vurguladı. Yılmaz'a göre, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) faiz indirim döngüsünün yavaşlaması, dolar endeksinin güçlenmesi ve Çin'deki ekonomik yavaşlama gibi faktörler, altın talebini baskılamaya başladı. "Ons altının 2.700 dolara ulaşması muhteşem bir başarı, ama bu seviye balonun patlama noktası olabilir. Yatırımcılar, portföylerini çeşitlendirmeden bu trene binmesin" diyor uzman, ses tonunda belirgin bir endişe taşıyarak.
Bu uyarıyı destekleyen verilere baktığımızda, durum gerçekten de ciddiyet kazanıyor. Uluslararası Altın Konseyi'nin son raporuna göre, 2025'in üçüncü çeyreğinde fiziki altın talebi %15 oranında geriledi. Hindistan ve Çin gibi geleneksel büyük alıcıların mücevherat ve endüstriyel talebi azalırken, ETF'lerden çıkışlar hız kazandı. Gram altın fiyatı Türkiye'de döviz kurlarının etkisiyle 3.200 TL'ye doğru tırmanmış olsa da, uzmanlar bu yükselişin sürdürülebilir olmadığını savunuyor. Dr. Yılmaz, "Eğer Fed'in önümüzdeki toplantısında faiz indirimi beklentileri boşa çıkarsa, altın ons başına 2.400 dolara kadar gerileyebilir. Bu, gram altını 2.500 TL seviyelerine çekebilir – yani %20'lik bir kayıp demek" ifadesini kullanarak yatırımcılara somut bir senaryo çiziyor.
Peki, bu tehlike nereden kaynaklanıyor? Birinci neden, küresel enflasyonun beklenenden hızlı soğuması. Pandemi sonrası dönemde altın, enflasyon kalkanı olarak görülürken, şimdi merkez bankalarının sıkı para politikaları devreye giriyor. Avrupa Merkez Bankası (ECB) ve Bank of England'ın faizleri sabit tutma kararları, risk iştahını artırarak yatırımcıları hisse senetlerine ve kripto paralara yönlendiriyor. İkinci olarak, jeopolitik riskler paradoksal bir etki yaratıyor: Ukrayna ve Orta Doğu'daki çatışmalar altın talebini artırdı, ancak barış sinyalleri gelmeye başlarsa –ki son diplomatik görüşmeler bunu işaret ediyor– güvenli liman ihtiyacı azalacak. Üçüncü faktör ise spekülatif pozisyonlar: CFTC verilerine göre, hedge fonların altın vadeli işlem sözleşmelerindeki net uzun pozisyonları rekor seviyede. Bu, piyasanın aşırı kaldıraçlı hale geldiğini gösteriyor ve ani bir satış dalgası tetikleyebilir.
Yatırımcılar için pratik tavsiyeler de yok değil. Dr. Yılmaz, "Uzun vadeli yatırımcılar altınlarını tutsun, çünkü 2030'a kadar ons 3.500 dolara çıkabilir. Ama kısa vadede, stop-loss emirleri koyun ve %10-15'lik bir düşüşe hazırlıklı olun" diye öneride bulunuyor. Portföy çeşitlendirmesi burada kilit rol oynuyor: Altına ek olarak, gümüş gibi endüstriyel metaller veya devlet tahvilleri dengeli bir strateji sunabilir. Türkiye'deki yatırımcılar için ise kur riski ek bir katman ekliyor. Dolar/TL'nin 35 bandını aşması altın gramını yukarı iterken, TCMB'nin faiz artırımı sinyalleri ters etki yaratabilir. Uzman, "Yatırımcılar, emanet altın yerine fiziki varlığı tercih etsin, çünkü banka saklama ücretleri bu volatilite döneminde maliyetli hale geliyor" diye ekliyor.
Bu uyarıların zamanlaması mükemmel, zira altın piyasası haftalık bazda %2'lik bir dalgalanma yaşıyor. Son 30 günde gram altın 2.900 TL'den 3.150 TL'ye sıçradı, ancak RSI indikatörü aşırı alım bölgesinde – bu da teknik bir düzeltme sinyali. Küresel piyasalarda S&P 500 endeksinin yeni zirveler yapması, sermayenin altından hisselere kaydığını gösteriyor. Bitcoin gibi alternatif varlıklar da bu rotasyondan payını alıyor; kripto rallisi altın yatırımcılarını ikileme sokuyor. Dr. Yılmaz'ın sözleriyle, "Altın hala kral, ama tahtı sallanıyor. Bu ciddi tehlike, akıllı yatırımcılar için fırsat da olabilir – panik satışı yapmayın, strateji geliştirin."
Piyasa dinamikleri bir yana, bireysel yatırımcıların psikolojisi de bu süreçte kritik. Davranışsal finans uzmanlarına göre, FOMO (fear of missing out) etkisiyle son yükselişe binenler, düşüşte panikleyebilir. Bu yüzden eğitimli kararlar almak şart. Altın yorumcuları, haftalık ekonomik takvimi takip etmeyi öneriyor: Önümüzdeki Cuma günü açıklanacak ABD istihdam verileri, Fed'in tutumunu belirleyecek ve altın için dönüm noktası olabilir. Eğer veriler güçlü gelirse, faiz indirimi umutları sönecek ve altın baskı altında kalacak.
Sonuç olarak, altın yatırımcıları için bu uyarı bir çağrı niteliğinde. Dr. Mehmet Yılmaz'ın "Çok ciddi bir tehlike var" çıkışı, piyasanın kırılganlığını gözler önüne seriyor. Yükseliş hikayesi devam edebilir, ama riskler göz ardı edilmemeli. Portföyünüzü gözden geçirin, uzman görüşlerini takip edin ve aceleci adımlar atmayın. Altın, tarih boyunca servet koruyan bir varlık kaldı – yeter ki doğru zamanda, doğru şekilde yönetilsin. Bu volatil dönemde, bilgili olmak en büyük silahınız olacak.