Gerçek Gündem Haberleri

7 Yıla Kadar Hapis İstemiyle Açılan Davada Alınan Karar Tüm Gündemi Sarsacak!

İstanbul siyasetinin kilit ismi Ekrem İmamoğlu’nun Beylikdüzü dönemine ait “yolsuzluk” davasında, herkesin nefesini tutarak beklediği o an geldi. Büyükçekmece Adliyesi’nden gelen son dakika haberi!

Türkiye siyasetinin ve yerel yönetimlerinin en çok konuşulan isimlerinden biri olan İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, uzun süredir gündemi meşgul eden hukuki bir süreçte kritik bir dönemeçle karşı karşıyaydı. Kamuoyunda büyük bir merakla takip edilen bu dava, İmamoğlu’nun İBB Başkanlığı öncesi görev yaptığı Beylikdüzü Belediye Başkanlığı dönemine odaklanıyordu ve siyasi atmosferi an be an ısıtan önemli bir gelişme bekleniyordu. İhaleye fesat karıştırma ve yolsuzluk iddialarıyla açılan bu yüksek profilli dava, İmamoğlu’nun sadece geçmiş icraatlarını değil, aynı zamanda gelecekteki siyasi yolculuğunu da doğrudan etkileyecek potansiyeldeydi. Bu hukuki kumpas ve tezgah iddialarının gölgesinde, yargı makamının vereceği karar, Türkiye’nin siyasi haritasında yeni bir sayfa açmak üzereydi.

Büyükçekmece Adliyesi’nden Gelen Beraat Kararı Hukuki Tartışmaları Başlattı

Günlerdir beklenen duruşma, Büyükçekmece 10. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü ve beklenen o an geldi: İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Beylikdüzü Belediye Başkanlığı dönemine ilişkin açılan söz konusu davadan beraat etti. Yolsuzluk iddiasıyla açılan bu dava kapsamında, İmamoğlu hakkında 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezası ve beraberinde siyasi yasak talep ediliyordu. Mahkemenin, İmamoğlu’nun da aralarında bulunduğu yedi kişi hakkında verdiği beraat kararı, hem savunma cephesinde hem de kamuoyunda büyük bir sevinç ve rahatlama yarattı.

Dava Dosyasının Arka Planı ve 7 Yıla Kadar Hapis İstemi

Davanın temelini, İçişleri Bakanlığı’nın 2022 yılında Büyükçekmece Cumhuriyet Savcılığı’na ilettiği şikâyet dilekçesi oluşturuyordu. Şikâyetin odağında, İmamoğlu’nun Beylikdüzü Belediye Başkanı olarak görev yaptığı 2015 yılında düzenlenen bir ihale bulunuyordu. İddia makamı, bu ihalede ihaleye fesat karıştırıldığı suçlamasını yöneltiyor ve bu nedenle İmamoğlu’nun ağır bir ceza almasını talep ediyordu. Hukuki süreç, şikâyetin yapılmasının ardından hızla ilerlemiş ve kamuoyunun yakından takip ettiği bir yargılama başlamıştı.

Danıştay Kararı ve Avukatların "Gereksiz Dava" Vurgusu

Yaklaşık 3.5 yıldır süren ve ilk duruşması 15 Haziran 2023’te görülen bu dava süreci boyunca hukuki tartışmalar hiç dinmedi. Savunma tarafı, davanın aslında hiç açılmaması gerektiğini ısrarla vurguluyordu. İmamoğlu’nun avukatlarından Kemal Polat, mahkeme nezdinde yaptığı beyanlarda, dosyanın geçmişindeki bir Danıştay kararının ve hazırlanan iddianamenin mevcut durumu göz önüne alındığında, bu davanın bir hukuk garabeti olduğunu belirtmişti. Avukatların bu yorumları, davanın sadece hukuki değil, aynı zamanda siyasi motivasyonlarla da ilerlediği yönündeki iddiaları güçlendiriyordu. Mahkeme, dosyayı mütalaa için savcılığa göndermiş, duruşmalar uzamış ancak nihayetinde verdiği beraat kararı ile hukuki belirsizliğe son vermiştir. Bu kararın, davanın siyasi hedefler taşıdığı yönündeki tezleri çürüten somut bir hukuki sonuç olması, sürecin benzersiz bir detayıdır.

İmamoğlu'ndan Beraat Sonrası Siyasi Meydan Okuma

Büyükçekmece Adliyesi’nden gelen beraat kararının hemen ardından, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, sosyal medya platformu X üzerinden çarpıcı bir açıklama yaparak siyasi duruşunu bir kez daha ortaya koydu. Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi hesabından yapılan bu ateşli paylaşımda İmamoğlu, kendisine kurulan siyasi tezgah ve kumpas iddialarına karşı meydan okudu. İmamoğlu, "Ne kumpaslarınız ne tezgahlarınız beni yolumdan döndürebilir! Ben, bu toprakların has evladı Ekrem İmamoğlu: Varlığımla da icraatlarımla da sizi korkutmaya devam edeceğim…" ifadeleriyle, hakkında açılan bu davanın kendisini yıldırmadığı, aksine siyasi mücadelesini daha da güçlendirdiği mesajını verdi. Bu net duruş, beraat kararının siyasi yankılarını artırarak, Türk siyasetinin en üst kademelerinde yankılanmaya devam edecektir. Verilen hukuki karar, İmamoğlu’nun siyasi kariyerinde kritik bir engeli aşmasını sağlarken, hukuk ve siyaset arasındaki gerilimin de ne denli yüksek olduğunu bir kez daha gözler önüne sermiştir.