Altın ve gümüş piyasalarında son dönemde yaşanan sert dalgalanmalar, yatırımcıları endişeye sevk etti. Ekonomistlerden gelen uyarılar, piyasanın içinde bulunduğu kritik döneme dikkat çekiyor. Son haftalarda yaşanan hareketlilik, birçok yatırımcıyı ne yapacağını bilemez hale getirdi.

Sözcü TV ekranlarında Özlem Gürses'in sunduğu Para, Politika ve Hayat programına katılan Ekonomist Doç. Dr. Filiz Eryılmaz, altındaki ani yükseliş ve düşüşleri değerlendirdi. Altın ve gümüş yatırımcılarına kritik uyarılarda bulunan Eryılmaz, alım ve satım için net seviyeler verdi. Açıklamalar, piyasadaki belirsizliği gidermek ve yatırımcılara yol göstermek açısından büyük önem taşıyor.

Eryılmaz, aşırı alım koşullarının çok ötesine geçen bir hareket yaşandığını belirterek şu açıklamayı yaptı: "Aşırı alım koşullarının da çok çok ötesine geçen bir hareket vardı. Son dönemde FOMO etkisiyle birlikte bu güdü aşlamadan önce temel nedenler altın ve gümüşü özellikle gümüş nisandan bu yana yükseliyor. Altında da Rusya-Ukrayna barışının olmaması, ABD'de de mahkemenin bu yüksek vergiler geçerli değildir demesi, Fed'den faiz indirimi beklentileri gibi birçok temel neden bir araya geldi. Altın yükseldi ve altın teknik olarak 3 bin 500 doları kırınca FOMO etkisi başladı. Yatırımcı kaçırmak istemediği için son 1,5 aylık yükselişi irrasyonel yani FOMO etkisi. Hem ETF hem de fiziki altın da güçlü yükseliş var."

FOMO etkisi, yani kaçırma korkusu, son dönemde altın piyasasında belirleyici rol oynadı. Yatırımcılar, fiyat artışlarını kaçırmak istemedikleri için rasyonel olmayan bir şekilde alım yaptılar. Gümüş nisan ayından beri yükselirken, altındaki yükseliş de son 1,5 ayda hız kazandı. Bu süreçte hem ETF'lerde hem de fiziki altında güçlü yükselişler yaşandı.

1 Ocak 2026'dan İtibaren Telefon Faturalarında Dev Zam Dönemi Başlıyor!
1 Ocak 2026'dan İtibaren Telefon Faturalarında Dev Zam Dönemi Başlıyor!
İçeriği Görüntüle

Altının yükselişinde birçok temel neden bir araya geldi. Rusya-Ukrayna arasında barışın sağlanamaması, ABD'de mahkemenin yüksek vergilerle ilgili verdiği karar ve Fed'den gelebilecek faiz indirimi beklentileri, altını yukarı taşıyan faktörler arasında yer aldı. Altın, teknik olarak 3 bin 500 dolar seviyesini kırınca FOMO etkisi başladı ve fiyatlar kontrolsüz bir şekilde yükseldi.

Ancak son günlerde bir düzeltme süreci yaşanmaya başladı. Eryılmaz, bu düzeltmenin şaşırtıcı olmadığını belirtti: "Bir düzeltme gelmesi bu noktada çok şaşırtıcı olmadı. Trump'ın Rusya Devlet Başkanı Putin ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile görüşecek olması, Çin ile ABD arasındaki tarife anlaşması sağlayacağı beklentisi o satışı tetikledi. Bir miktar tepki hareketi var ons ve gramda gümüşte de bir tepki var."

Trump'ın Putin ve Şi Cinping ile görüşme yapacak olması, piyasalarda satış dalgasını tetikledi. Çin ile ABD arasında tarife konusunda bir anlaşma sağlanabileceği beklentisi, jeopolitik risklerin azalacağı yönünde algı yarattı. Bu da güvenli liman olarak görülen altın ve gümüşte satış baskısı oluşturdu. Hem ons hem de gram bazında her iki değerli maden de bir tepki hareketi yaşıyor.

Peki şu an altın ve gümüşte düşüş bitti mi? Eryılmaz'ın cevabı net: "Hayır şu an altında alım bölgesinde değiliz. Ons tarafında 4 bin 100 dolar üstüne çıkmamız lazım. Gramdaki karşılığı 5 bin 660 TL üzerini görmediğimiz sürece satış baskısının devam ettiği her an güçlü satışın geldiği bir nokta olabilir. Onun için şu an ons tarafında alım noktasında değiliz. Hele ki s1 altın sertifikası tarafında alım noktasında değiliz. İki gündür taban tabana gitti orada kar alımını düşünüyor olmamız lazım."

Bu açıklama, altın yatırımcıları için kritik bir uyarı niteliğinde. Ons bazında 4 bin 100 dolar, gram bazında ise 5 bin 660 TL seviyelerinin üzerine çıkılmadığı sürece alım yapmak risk taşıyor. Satış baskısı devam ediyor ve her an güçlü bir satış dalgası gelebilir. Özellikle s1 altın sertifikası tarafında durum daha da kritik. İki gündür sertifikalarda ciddi düşüşler yaşandığı için kar alımı düşünülmesi gereken bir noktada bulunuluyor.

Peki satış mı yapılmalı? Eryılmaz bu soruya da cevap verdi: "Satalım mı sorusu, şimdilik altın tarafında 4 bin 30 dolar gramdaki karşılığı 5 bin 445 TL altında satışlar düşünülebilir. 3 bin 970 teknik olarak çok önemli destek. Buranın altına sarkmıyorsa 3 bin 750 hareketi başlayabilir. 3 bin 970 dolar altın ons tarafında 5 bin 360 TL'dir. Altın sarkıyorsa ve 4 saat tutunuyorsa; tamamı, yarısı ya da daha doğru strateji olarak kademeli satış yapılabilir."

Satış kararı için de net seviyeler var. Ons bazında 4 bin 30 dolar, gram bazında 5 bin 445 TL altında satışlar düşünülebilir. Ancak 3 bin 970 dolar seviyesi teknik olarak çok önemli bir destek noktası. Eğer altın bu seviyenin altına düşer ve 4 saat boyunca bu düşük seviyede kalırsa, 3 bin 750 dolara kadar bir hareket başlayabilir. Gram bazında bu destek seviyesi 5 bin 360 TL'ye denk geliyor. Satış stratejisi olarak ise tamamını satmak yerine kademeli satış yapmak daha doğru bir yaklaşım olarak öneriliyor.

Gümüş piyasasına gelince, durum biraz daha farklı. Eryılmaz, gümüşte alım zamanının henüz gelmediğini vurguladı: "Gümüş tarafında ise henüz satış baskısı bitmiş değil. 50 doların üzerini görmüş olmamız lazım. 420 TL üzerini görüyor olmamız lazım ki en azından satış baskısı bitti diyelim onun için gümüş tarafında da bana kalırsa 48 dolar sonrası satış düşünülebilir. Şu an hala alım notasında değiliz. Altın biraz daha güçlü durduğu için gümüşte satışı biraz daha güçlü düşünebiliriz. Ama şimdilik bekle-gör en azından daha doğru bir hareket."

Gümüşte satış baskısı henüz sona ermedi. Ons bazında 50 dolar, gram bazında 420 TL seviyelerinin üzerine çıkılmadığı sürece satış baskısının devam ettiği kabul edilmeli. Gümüşte alım yapmak için henüz erken. 48 dolar sonrası satış düşünülebilir ancak şu an için bekle-gör stratejisi daha akıllıca. Altın biraz daha güçlü göründüğü için gümüşte satış baskısı daha yoğun hissedilebilir.

Bugün itibariyle piyasa verileri şöyle: Altın gram fiyatı 5 bin 553,23 TL seviyesinde ve yüzde 0,40 artış gösteriyor. Dolar 41,98 TL'den işlem görürken yüzde 0,03 değer kazanmış. Euro 48,80 TL seviyesinde ve yüzde 0,06 artmış durumda. Sterlin 56,18 TL'den işlem görüyor ve yüzde 0,08 yükselmiş. Bitcoin 109 bin 243,17 TL seviyesinde bulunuyor ve yüzde 1,08 artış kaydetmiş. Faiz oranları ise yüzde 40,25 seviyesinde, hafif bir düşüş göstererek yüzde 0,02 gerilemiş.

Altın piyasasında yaşanan bu gelişmeler, yatırımcıların dikkatli olması gerektiğini gösteriyor. FOMO etkisiyle körü körüne alım yapılan dönem sona erdi ve şimdi rasyonel kararlar alınması gereken bir süreç başladı. Ekonomistlerin verdiği seviyeler, yatırımcılar için önemli birer rehber niteliğinde.

Özellikle s1 altın sertifikası yatırımcılarının çok dikkatli olması gerekiyor. İki gündür yaşanan sert düşüşler, kar alımı yapılması gereken bir noktaya gelindiğini gösteriyor. Fiziki altın tarafında da durum benzer. Alım için belirlenen seviyelerin üzerine çıkılmadığı sürece yeni pozisyon açmak riskli.

Gümüş yatırımcıları için durum daha da hassas. Gümüş, altına göre daha volatil bir yapıya sahip ve fiyat hareketleri daha keskin olabiliyor. Bu nedenle gümüşte bekle-gör stratejisi, şu an için en mantıklı yaklaşım olarak öne çıkıyor. 50 dolar ve 420 TL seviyeleri, gümüş için kritik eşikler.

Jeopolitik gelişmelerin altın ve gümüş fiyatlarına etkisi büyük. Trump'ın Putin ve Şi Cinping ile yapacağı görüşmeler, Çin-ABD arasındaki tarife anlaşması beklentileri, piyasalarda doğrudan etki yaratıyor. Barış ve anlaşma haberleri, güvenli liman olarak görülen değerli metallerde satış baskısı oluşturuyor.

Fed'in faiz politikaları da altın fiyatlarını etkileyen önemli faktörlerden biri. Faiz indirimi beklentileri altını yukarı taşırken, faiz artırımı ihtimalleri aşağı yönlü baskı yaratıyor. Yatırımcıların Fed'in kararlarını yakından takip etmesi gerekiyor.

Rusya-Ukrayna arasındaki savaşın seyri de altın fiyatlarında belirleyici oluyor. Barış sağlanamadığı sürece jeopolitik risk devam ediyor ve bu da altını destekliyor. Ancak bir barış anlaşması ihtimali güçlenirse, altında ciddi satışlar yaşanabilir.

ABD'deki vergi kararları da piyasayı etkileyen faktörler arasında. Mahkemenin yüksek vergilerle ilgili verdiği karar, yatırımcı davranışlarını etkiledi ve altın alımlarını artırdı. Bu tür yasal gelişmeler, piyasada beklenmedik hareketlere neden olabiliyor.

ETF piyasasındaki hareketlilik de dikkat çekici. Hem ETF'lerde hem de fiziki altında son 1,5 ayda güçlü yükselişler yaşandı. FOMO etkisiyle yatırımcılar, pozisyon almak için yarıştı. Ancak şimdi bu aşırı alım durumu düzeltme sürecine girdi.

Teknik analiz açısından bakıldığında, 3 bin 970 dolar seviyesi kritik bir destek noktası. Bu seviyenin kırılması, altında daha derin düşüşlere kapı açabilir. 3 bin 750 dolar seviyesi, destek kırılması durumunda hedeflenebilecek bir nokta olarak görülüyor.

Ons ve gram bazındaki seviyelerin farklılık göstermesi, yatırımcıların hangi birimle işlem yaptığına göre farklı stratejiler uygulaması gerektiğini gösteriyor. Ons bazında yatırım yapanlar ile gram bazında pozisyon tutanların, kendi birimlerine göre kritik seviyeleri takip etmesi önemli.

Kademeli satış stratejisi, risk yönetimi açısından akıllıca bir yaklaşım. Tüm pozisyonu bir anda kapatmak yerine, belirli seviyelerde kademeli olarak satış yapmak, hem kar realizasyonuna olanak tanıyor hem de olası yükselişlerden faydalanma şansını koruyor.

Bekle-gör stratejisi, belirsizlik dönemlerinde en mantıklı yaklaşımlardan biri. Piyasanın yönünü netleştirmeden pozisyon almak yerine, kritik seviyelerin kırılmasını veya aşılmasını beklemek, risk-getiri dengesini koruyor.

Sonuç olarak, altın ve gümüş piyasalarında kritik bir dönemden geçiliyor. Doç. Dr. Filiz Eryılmaz'ın verdiği seviyeler, yatırımcılar için önemli rehberler. Altında ons bazında 4 bin 100 dolar, gram bazında 5 bin 660 TL üzerini görmeden alım yapmak riskli. Satış için ise 4 bin 30 dolar ve 5 bin 445 TL seviyeleri kritik. Gümüşte ise 50 dolar ve 420 TL seviyeleri aşılmadan alım bölgesine girilmiyor. FOMO etkisiyle şişen fiyatlar düzeltme sürecinde ve yatırımcıların temkinli davranması gerekiyor. Jeopolitik gelişmeler, Fed kararları ve teknik seviyeler yakından takip edilmeli. Özellikle s1 altın sertifikası sahiplerinin kar alımını değerlendirmeleri öneriliyor.