Türkiye'de gıda denetimleri her geçen gün daha da sıkılaşıyor ve tüketicilerin günlük hayatta sıkça kullandığı ürünler mercek altına alınıyor. Özellikle süt ürünleri, beslenme alışkanlıklarımızın temel taşlarından biri olarak öne çıkıyor. Ancak son gelişmeler, bu alanda bazı sorunların hala devam ettiğini gösteriyor. Peki, bu durum nasıl bir etki yaratıyor ve tüketiciler ne yapmalı?

Tarım ve Orman Bakanlığı, 24 Ekim 2025 tarihinde taklit veya tağşiş yapılan gıdalar listesini güncelleyerek kamuoyuyla paylaştı. Bu güncelleme kapsamında, farklı illerde üretilen 8 süt ürününde mevzuata aykırı durumlar tespit edildi. Denetimler sonucunda, bazı ürünlerde bitkisel yağ, nişasta ve jelatin gibi maddeler bulunurken, bazı markalarda ise yağ oranının etikette belirtilenden düşük olduğu ortaya çıktı. Bu ürünler, kaşar peyniri, tereyağı, beyaz peynir, mozzarella peyniri ve yoğurt gibi yaygın tüketilen çeşitleri kapsıyor.

Listeye göre, Antalya, Isparta, Aksaray, Bursa ve Manisa illerinde faaliyet gösteren 6 farklı firma ürünlerinde uygunsuzluk saptandı. Bu firmalar arasında, Antalya Döşemealtı'nda Çiftçi Süt Ürünleri firmasının Yeşil Toros markalı Yarım Yağlı Taze Kaşar Peyniri yer alıyor ve bu üründe eritme tuzu tespiti yapıldı. Eritme tuzu, bu tür peynir üretiminde izin verilmeyen bir madde olarak dikkat çekiyor ve ürünün kalitesini etkileyebiliyor.

Isparta Merkez'de Peynircioğlu Süt firmasına ait Peynircioğlu Gurme Yayla Tereyağı'nda ise yağ oranının düşük olduğu belirlendi. Tereyağı gibi ürünlerde yağ oranı, tüketicilerin beklediği besin değerini doğrudan etkiliyor ve etiketteki bilgilerin doğruluğu büyük önem taşıyor. Benzer şekilde, Elazığ Merkez'de Mercumut Özpincirik Şarküteri-Kadir Çetin'e ait etiketsiz tereyağında da yağ oranının düşük olması tespiti yapıldı, bu da tüketicilerin ürün seçerken etiketlere daha fazla dikkat etmesi gerektiğini hatırlatıyor.

Dışarıdan Kızarmış Tavuk Keyfi Tehlike Sınırında
Dışarıdan Kızarmış Tavuk Keyfi Tehlike Sınırında
İçeriği Görüntüle

Aksaray Ortaköy ilçesinde faaliyet gösteren Şerefoğlu Nakliye Yem Gıda firmasının Sühabey markalı çeşitli beyaz peynir ve tost peyniri ürünlerinde yağ oranının düşük olduğu saptandı. Bu ürünler arasında tam yağlı taze beyaz peynir, yarım yağlı taze beyaz peynir ve tost peyniri gibi çeşitler bulunuyor. Aynı ilçede Eray Süt firmasının Ertat (veya Erta) markalı Az Yağlı Beyaz Peynir'inde de benzer bir sorun, yani yağ oranının düşük olması ortaya çıktı. Beyaz peynir gibi geleneksel ürünlerde bu tür uygunsuzluklar, hem lezzet hem de besin değeri açısından tüketicileri yanıltabiliyor.

Bursa Osmangazi ilçesindeki Moni Süt firmasına ait Beyben markalı Rende Tam Yağlı Taze Mozzarella Peyniri'nde bitkisel yağ ve nişasta tespiti yapıldı. Bitkisel yağ kullanımı, süt yağı yerine daha ekonomik alternatiflerin tercih edilmesi anlamına geliyor ve ürünün orijinal yapısını değiştiriyor. Nişasta ise, kıvam vermek için eklenen bir madde olarak peynirde izin verilmeyen unsurlar arasında yer alıyor.

Manisa'da Bir Çınar firmasının Bir Çınar markalı Yarım Yağlı Yoğurt'unda yağ oranının düşük olmasının yanı sıra bitkisel yağ ve jelatin tespiti yapıldı. Jelatin, yoğurt üretiminde kullanılmaması gereken bir katkı maddesi ve bu durum, ürünün doğal yapısını bozabiliyor. Yoğurt gibi fermente süt ürünlerinde bu tür eklemeler, tüketicilerin beklediği faydayı azaltabiliyor.

Bu tespitler, süt ürünleri sektöründe kalite kontrolünün ne kadar kritik olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor. Tüketiciler, alışveriş yaparken ürün etiketlerini dikkatlice okumalı ve yağ oranı gibi bilgilerin doğruluğunu sorgulamalı. Güvenilir markaları tercih etmek, resmi denetimlerden geçen ürünleri seçmek yardımcı olabilir. Ayrıca, ürünlerin ambalajında belirtilen içerik listesini incelemek ve şüpheli durumlarda yetkili mercilere bildirmek, genel olarak sektördeki standartları yükseltebilir.

Uzmanlar, bu tür uygunsuzlukların besin değerini düşürebileceğini belirtiyor. Örneğin, düşük yağ oranı, ürünün enerji ve vitamin içeriğini etkileyebiliyor. Bitkisel yağ veya nişasta gibi maddeler ise, alerji veya hassasiyetleri olan kişiler için ekstra dikkat gerektirebiliyor. Tüketiciler, marketlerdeki raflarda bu markaları gördüklerinde alternatiflere yönelerek daha bilinçli seçimler yapabilir.

Bakanlığın bu listeyi düzenli güncellemesi, gıda güvenliği açısından olumlu bir adım olarak değerlendiriliyor. Gelecekteki denetimlerde benzer sorunların azalması bekleniyor, ancak bireysel farkındalık da büyük rol oynuyor. Süt ürünleri gibi temel gıdalarda kaliteyi korumak, hem üreticiler hem de tüketiciler için ortak bir sorumluluk haline geliyor.

Sonuç olarak, bu gelişme tüketicilere bir uyarı niteliğinde. Dolabınızdaki tereyağı, kaşar, yoğurt veya beyaz peyniri kontrol etmek, etiket bilgilerini doğrulamak faydalı olabilir. Sektördeki bu tür olaylar, daha şeffaf üretim süreçlerinin önemini vurguluyor ve herkesin daha dikkatli olmasını teşvik ediyor.