Türkiye'nin sağlık sistemi tarihinin en kritik dönemlerinden birine girebilir. 1 Ocak 2026 tarihi itibariyle Genel Sağlık Sigortası prim borcunu ödemeyen yaklaşık 10 milyon vatandaş, devlet hastanelerinden sağlık hizmeti alma hakkını kaybedecek. Bu durum, ülke nüfusunun sekizde birini doğrudan etkileyecek büyük bir sorun olarak görülüyor.
GSS sistemi, 1 Ekim 2008 tarihinden itibaren Türkiye'de uygulanmaya başlandı. Bu sistemle birlikte, 18 yaşını tamamlamış ve üniversite mezunu olmayanlar için 20 yaşını doldurmuş, çalışmayan veya öğrenim görmeyen kişiler otomatik olarak GSS kapsamına alınıyor. Bu kişilerin aylık prim ödemesi yapmadıkları takdirde, sistemde borç birikimi başlıyor.
Mevcut düzenlemede, GSS primi aylık 780 TL olarak belirlenmiş durumda. Bu rakam, yıllık hesaplandığında 9.360 TL'ye ulaşıyor. Birçok vatandaş, hiç devlet sağlık hizmeti kullanmamış olsa bile, bu prim borcu nedeniyle ciddi miktarlarda borçlandırılmış durumda bulunuyor.
SGK mevzuatına göre, GSS prim borcunu ödemeyen vatandaşlar 1 Ocak 2026 tarihi itibariyle devlet tarafından sunulan sağlık hizmetlerinden yararlanamayacak. Bu hakkın tekrar kazanılması ancak birikmiş GSS prim borcunun tamamen ödenmesi ile mümkün olacak.
Sorunun büyüklüğü, sadece sayılarla sınırlı değil. Etkilenecek 10 milyon kişi arasında düşük gelirli aileler, işsizler ve ekonomik zorluklarla karşı karşıya bulunan vatandaşlar yer alıyor. Bu durum, sağlık hizmetlerine erişimde ciddi eşitsizlik yaratabilir.
Geçmiş yıllarda benzer sorunlar yaşandığında, hükümet tarafından GSS prim borçlarına yönelik af düzenlemeleri getirildi. Geçtiğimiz yıl Aralık ayında çıkarılan torba yasa ile 9 milyon vatandaşın GSS prim borçları affedilmişti. Bu durum, sorununun ne kadar yaygın olduğunu gösteren önemli bir gösterge.
Bu yılın Aralık ayında da AKP tarafından TBMM'ye sunulacak torba yasa ile GSS prim borçlarına yönelik yeni bir af düzenlemesinin geleceği bekleniyor. Ancak henüz resmi bir açıklama yapılmadığı için belirsizlik sürüyor. Bu belirsizlik, 10 milyon vatandaşı endişeye sevk ediyor.
Vatandaşlar, mevcut GSS prim borçlarını e-Devlet sistemi üzerinden sorgulayabilir. SGK, belirli bir limiti aşan borçları olan kişilere bildirim gönderiyor ve icra takibi başlatma yetkisine sahip. Bu durum, borçlu vatandaşlar için ek mali yük oluşturuyor.
Sağlık uzmanları, bu durumun toplum sağlığını olumsuz etkileyebileceği konusunda uyarıda bulunuyor. Özellikle kronik hastalığı olan, düzenli tedavi gerektiren vatandaşların durumu kritik görülüyor. Bu kişilerin tedavilerinin aksamaması için acil çözüm arayışı önem kazanıyor.
Ekonomik açıdan değerlendirildiğinde, GSS prim tutarlarının güncel gelir seviyeleri ile uyumlu olmadığı tartışılıyor. Özellikle işsizlik oranlarının yüksek olduğu dönemlerde, vatandaşların bu primleri ödemekte zorlandığı gözlemleniyor.
Alternatif sağlık hizmeti arayışı da başka sorunları beraberinde getiriyor. Özel hastanelerin maliyetli olması, borçlu vatandaşları zor durumda bırakıyor. Bu durum, sağlık turizmi ve yurt dışı tedavi arayışlarına da yansıyabilir.
Hukuki açıdan konuya bakıldığında, sağlık hizmetine erişim temel bir insan hakkı olarak görülüyor. Bu hakkın ekonomik gerekçelerle kısıtlanması, anayasal tartışmaları da beraberinde getiriyor.
Sivil toplum kuruluşları, konu hakkında farkındalık yaratmaya çalışıyor. Vatandaşların hakları konusunda bilgilendirilmesi ve çözüm arayışları için kampanyalar düzenleniyor. Bu çabalar, toplumsal duyarlılığı artırmayı hedefliyor.
Siyasi partiler de konuya farklı yaklaşımlar sergiledi. Muhalefet, sistemin adaletsizliğini vurgularken, iktidar partisi af düzenlemelerinin geleceğini ima ediyor. Bu durum, sağlık politikalarının siyasi boyutunu da ortaya koyuyor.
Uzmanlar, kalıcı çözüm için GSS sisteminin yeniden yapılandırılması gerektiğini savunuyor. Gelir düzeyine göre farklılaştırılmış prim oranları, ödeme kolaylıkları ve taksitlendirme seçenekleri öneriliyor.
Sonuç olarak, 10 milyon vatandaşı etkileyen bu durum, Türkiye'nin sağlık sisteminde köklü reformları zorunlu kılıyor. Acil af düzenlemesinin yanı sıra, uzun vadeli yapısal değişiklikler de gündemde olmalı.
            
            
                            
                            
                            




