Osmaniye'nin kalabalık sokaklarında her gün yüzlerce araç akıyor, peş peşe dizilmiş dükkanlar ve yayalarla dolu caddeler adeta bir yaşam nehri gibi akıp gidiyor. Ancak bazen bu nehir, beklenmedik bir anda taşar ve her şeyi altüst eder. Dün akşam saatlerinde yaşanan bir olay, sıradan bir akşamı kabusa dönüştürdü, sokaklar adeta bir felaket alanına evrildi. Bu tür kazalar, hepimizi düşündürüyor: Neden hala aynı hatalar tekrarlanıyor, yollar neden bu kadar kırılgan?
Olay, Dumlupınar Mahallesi'nde İskender Türkmen Caddesi'nde patlak verdi. Saatler akşamı bulmuştu ki, üç aracın karıştığı zincirleme bir çarpışma meydana geldi. Plakaları 27 HY 125 olan hafif ticari araç, 46 FE 830 plakalı otomobil ve 31 AT 080 plakalı araç, nedensizce birbirine girdi. Çarpışmanın şiddeti o kadar büyüktü ki, araçlar paramparça oldu, camlar kırıldı, metal parçaları caddeye saçıldı. Çevredekiler, o anları korkuyla izledi; bazıları hemen telefonlarına sarılıp yardım çağırdı. Bu kaza, sadece araçları değil, içindeki canları da vurdu ve bir çocuğun da aralarında olduğu iki kişinin hayatını karanlığa gömdü.
Kazanın tam saati henüz netleşmese de, 4 Aralık 2025 Perşembe günü akşamüstü saatlerinde tetiklendiği biliniyor. İlk çarpışma, muhtemelen hız veya dikkatsizlik kaynaklıydı, ancak yetkililer detaylı inceleme yapıyor. Hafif ticari aracın sürücüsü, olay yerinden ilk müdahaleyi alırken, diğer araçlardakiler adeta bir enkaz altında kaldı. Kurtarma ekipleri, araçların içinde sıkışanları kurtarmak için seferber oldu; kesme aletleri, hidrolik makaslar devreye girdi. Bu sırada yaralıların feryatları caddeyi inletiyordu. Yedi kişi yaralandı, aralarında kadınlar ve çocuklar da vardı; bazıları ağır hasar aldı, bazıları ise şok geçiriyordu. Sağlık ekipleri, hızlıca triaj yaptı ve ambulanslar sirenlerini inleterek hastanelere doğru yola koyuldu.
Yaralılar, Osmaniye'deki çeşitli hastanelere dağıtıldı: Devlet Hastanesi, Özel Hayat Hastanesi ve Sabancı Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi gibi merkezler dolup taştı. İki ölü ise, olay yerindeki ilk incelemelerin ardından doğrudan morga nakledildi. Bunlardan biri, masum bir çocuktu; ailesi hala şok içinde, ne olduğunu anlamaya çalışıyor. Çocuğun annesi, enkazdan çıkarıldığında gözyaşları içinde kaldı, "Oğlum, oğlum" diye haykırıyordu. Bu detay, kazanın ne kadar yıkıcı olduğunu gözler önüne seriyor. Polis, araçların fren izlerini, hava koşullarını ve olası kamera kayıtlarını tarıyor; sürücülerin alkol testi bile yapıldı, ama sonuçlar gizli tutuluyor.
Olay yerine intikal eden ekiplerin hızı, belki de daha fazla can kaybını önledi. Polis, caddeyi hemen kapattı, trafik akışı alternatif yollara yönlendirildi. İtfaiye erleri, olası yangın riskine karşı araçları soğuttu; sağlık görevlileri ise yaralılara serum, oksijen ve ağrı kesici müdahalesi yaptı. Tanıklar, çarpışmanın sesini "bomba gibi" diye tarif ediyor; bir esnaf, "Dükkanımın önünden geçerken birden patlama oldu, koşup baktım, her yer duman içindeydi" diyor. Başka bir görgü tanığı, "Çocuk koltuğundaydı, ama kurtaramadık" diye iç çekiyor. Bu ifadeler, kazanın vahametini artırıyor ve toplumda büyük yankı uyandırdı.
Osmaniye Valiliği, acil bir toplantı yaparak kazayı masaya yatırdı. Yetkililer, caddenin dar yapısını ve yoğun trafiği eleştirdi; "Bu yollar, bu araç yüküyle baş edemiyor" diyenler çok. Zincirleme kazalar, son aylarda bölgede artmış durumda; benzer olaylar, sürücülerin yorgunluğu veya telefon kullanımı gibi faktörlere bağlanıyor. Peki, bu sefer ne değişecek? Polis soruşturması derinleşiyor, araçların teknik muayeneleri inceleniyor. Sürücülerden biri, ifadesinde "Ani fren yaptım ama yetmedi" demiş; diğeri ise "Karşıdan geleni fark edemedim" diye savunuyor. Bu çelişkili anlatımlar, mahkemede önemli rol oynayacak.
Kazanın ekonomik boyutu da cabası: Üç araç hurdaya döndü, tamir masrafları on binlerce lirayı bulacak. Sigorta şirketleri şimdiden devrede, ama asıl kayıp, maddi değil manevi. İki ailenin evi karardı, yedi yaralının iyileşme süreci haftalar sürecek. Çocuk ölümü, özellikle yürekleri dağladı; sosyal medyada #OsmaniyeKaza etiketiyle paylaşımlar yağdı, yetkililere "Yolları düzeltin" çağrıları yükseldi. Bu olay, sadece bir kaza değil; bir uyarı. Sürücüler, lütfen bir an durup düşünün: Bir saniye, bir hayatı sonsuza dek değiştirebilir.
Sonuç olarak, İskender Türkmen Caddesi'ndeki bu felaket, Osmaniye'yi sarstı ve ülke çapında yankılandı. Polis, soruşturmayı tamamlamak üzere; yaralıların durumu stabil, ama iyileşme yolunda dua ediliyor. Bu tür trajediler, hepimizi birleştiriyor: Daha güvenli yollar için ne yapabiliriz? Belki de cevap, hepimizin elinde. Olayın detayları netleştikçe, umarız benzer acılar yaşanmaz.





