Ekonomik sistemin işleyişini ve mali dengeleri derinden sarsan, perde arkasında titizlikle kurgulanmış devasa bir suç ağının çökertilmesi için beklenen o büyük hamle nihayet gerçekleştirildi. Uzun süredir sessizce yürütülen, teknik takipler ve mali incelemelerle örülen soruşturma dosyası, şafak vaktinde gelen baskınlarla sarsıcı bir boyuta ulaştı. Birikimlerini dürüst ticaretle kazananların hakkını gasbeden bu karanlık yapının, kamu otoritesini nasıl atlattığına dair ipuçları, operasyon birimlerinin ele geçirdiği belgelerle bir bir aydınlanıyor. Herkesin sonucunu merakla beklediği bu süreç, finansal güvenliği tehdit edenlerin kaçacak hiçbir yerinin kalmadığını gösteren eşsiz bir kanıt niteliği taşıyor.
İstanbul merkezli olarak koordine edilen ve tam 13 farklı şehre eş zamanlı olarak sıçrayan bu büyük operasyonda, adli makamlarca belirlenen 43 şüpheli hakkında gözaltı kararı verildi. Mali Suçlarla Mücadele Şubesi ekiplerinin aylardır süren sabırlı takibi sonucunda düğmeye basılmasıyla birlikte, geniş bir coğrafyada operasyonel süreç başladı. Operasyonun odağında, kağıt üzerinde devasa bir ticaret hacmi varmış gibi gösteren ancak gerçekte hiçbir mal veya hizmet üretimi bulunmayan "hayali ticaret" ağının kilit isimleri yer alıyor. Şafak baskınlarıyla evlerinden ve iş yerlerinden alınan şüpheliler, kurdukları bu sahte düzenin hesabını vermek üzere sorgu merkezlerine getirildi.
Bu devasa şebekenin etki alanı sadece İstanbul ile sınırlı kalmayıp, ekonomik hareketliliğin yoğun olduğu Ankara, İzmir, Bursa, Antalya, Gaziantep, Hatay, Mersin, Adana, Şanlıurfa, Mardin, Batman ve Diyarbakır gibi kritik noktalara kadar uzandı. Organize bir şekilde yürütülen bu faaliyetler sonucunda, kamu kaynaklarından yaklaşık 1,5 milyar liralık astronomik bir tutarın haksız yere çekildiği ve kamu maliyesinin devasa bir zarara uğratıldığı saptandı. 1,5 milyar liralık bu kayıp, şebekenin ne kadar profesyonel ve sistemli çalıştığını, kurulan çarkın büyüklüğünü kanıtlıyor.
Suç organizasyonunun işleyiş tarzı, "katmanlama" ve "ayrıştırma" yöntemlerini kullanarak mali denetçileri yanıltmaya yönelik karmaşık bir kurguya dayanıyor. Şüphelilerin, onlarca farklı isim altında yüzlerce paravan şirket kurdukları ve bu şirketler arasında sahte faturalar havada uçuşurken paranın izini kaybettirmeye çalıştıkları belirlendi. Sistemin temelinde yatan en büyük vurgun ise "hayali ihracat" yöntemiyle gerçekleştirildi. Gerçekte ihraç edilmeyen, gümrükten geçmeyen ürünleri varmış gibi göstererek gümrük kayıtlarına işleten şebeke, bu sahte işlemler üzerinden haksız yere KDV iadesi almayı başardı. Geriye dönük yapılan incelemelerde, kullanılan naylon şirketlerin asıl sahiplerinin gizlendiği ve paranın çok sayıda küçük işlemle farklı hesaplara dağıtıldığı deşifre edildi.
Şebekenin finansal aklama yöntemleri arasında "şurfing" olarak bilinen ve büyük tutarların dikkat çekmemesi için parçalanarak farklı isimler adına bankaya yatırılması tekniği de bulunuyor. Paravan şirketlerin yönetim kadrolarına hiçbir ticari geçmişi olmayan "joker" isimleri atayan organizasyon, bu sayede asıl yöneticilerin gizli kalmasını sağladı. Operasyon sırasında baskın yapılan adreslerde ele geçirilen materyaller ise bu profesyonelliği tescilledi. Onlarca farklı şirkete ait kaşeler, dijital veri depolama aygıtları, sahte fatura koçanları ve suçtan elde edildiği değerlendirilen çok sayıda doküman, siber suç uzmanları ve mali denetçiler tarafından mercek altına alındı.
Elde edilen bulgular, bu yapının sadece vergi kaçırmakla kalmayıp, haksız KDV iadeleriyle kamu bütçesine doğrudan saldırıda bulunduğunu ortaya koyuyor. Gözaltına alınan 43 kişinin sorgusu derinleşirken, şebekenin kullandığı teknolojik altyapı ve gizli haberleşme kanalları da tek tek çözülüyor. 1,5 milyar liralık kamu zararının geri kazanılması adına tüm mal varlıkları ve banka hesapları üzerinde blokaj işlemleri başlatılırken, bu operasyonun son yılların en büyük mali temizliği olduğu kaydediliyor. Adalet koridorlarında yankılanacak olan bu dosya, haksız kazanç peşinde koşanların kurduğu kağıttan kalelerin nasıl yıkıldığının en net belgesi haline geldi.