### Mardin'de Aile Dramı: Üç Kişi Başlarından Vurulmuş Ölü Bulundu

**Meta Açıklama:** Mardin Kızıltepe'de korkunç bir aile katliamı yaşandı. Berna Kaya, eşi Mehmet Kaya ve 5 yaşındaki çocukları Samyeli, başlarından vurulmuş halde bulundu. Komşular kapıyı kırınca ortaya çıkan dehşet verici manzara, tüm Türkiye'yi yasa boğdu. Cinayet mi intihar mı? Soruşturma ne yöne evriliyor, son gelişmeler burada!

Mardin'in Kızıltepe ilçesinde, bir apartman dairesinde yaşanan trajedi, ülke genelinde büyük yankı uyandırdı. Berna Kaya, Mehmet Kaya ve minik Samyeli Kaya'nın cansız bedenleri, başlarından tek kurşunla vurulmuş halde keşfedildiğinde, mahalle sakinleri adeta şok geçirdi. Bu olay, sadece bir ailenin yok oluşu değil, aynı zamanda toplumun vicdanını sızlatan bir gizem perdesini de araladı. Olayın detayları henüz tam olarak aydınlanmasa da, polis ekiplerinin titiz çalışması, gerçeğin peşinde koşmaya devam ediyor. Bu tür vakalar, hepimizi düşündürüyor: Bir evin sıcaklığında nasıl böyle bir karanlık gizlenebilir?

Olay, Turgut Özal Mahallesi'nde, Mardin Caddesi üzerindeki Hacı Şeyhmus Can Apartmanı'nın ikinci katında meydana geldi. Gece saatlerinde sessizce gelişen bu felaket, sabahın erken saatlerinde komşuların endişesiyle gün yüzüne çıktı. Berna Kaya, 33 yaşında bir anne olarak, ailesine adanmış bir hayat sürüyordu. Eşi Mehmet Kaya ise 37 yaşında, çalışkan bir baba figürüydü. Onların 5 yaşındaki kızları Samyeli ise, henüz hayatın renklerini keşfetmeye başlayan masum bir çocuktu. Bu üçlü, dışarıdan bakıldığında sıradan bir aile gibi görünüyordu; ancak evin kapısı açıldığında, karşısında bambaşka bir gerçeklik duruyordu.

Komşular, Kaya ailesine ulaşamayınca şüphelenmeye başladı. Önce telefonla aradılar, kapıyı çaldılar ama yanıt yoktu. Endişeleri artınca, mahalle muhtarı devreye girdi. Muhtarın yardımıyla kapı zorlanarak açıldı ve içeriye girildiğinde, dehşet verici manzara gözler önüne serildi. Mehmet Kaya, oturma odasında başından vurulmuş halde yatıyordu. Yan odada eşi Berna Kaya, benzer şekilde hareketsizdi. Küçük Samyeli ise, çocuk odasında, babasının kullandığı tüfeğin mermisiyle vurulmuş olarak bulundu. Üçü de başlarından tek atış almış, olay yerinde hayatlarını kaybetmişti. Komşulardan biri, "Kapıyı açtığımızda, evin sessizliği kulakları sağır ediyordu. O an, kalp atışlarımız bile duyulmuyordu," diye anlatacaktı sonradan.

İlk müdahale ekipleri, acil çağrı üzerine hızla harekete geçti. Sağlık ekipleri, olay yerine vardıklarında maalesef yapabilecekleri bir şey kalmamıştı. Polis memurları, apartmanı kordon altına aldı ve delil toplama işlemine başladı. Evin her köşesi incelendi: Oturma odasındaki kan izleri, yatak odasındaki dağınıklık, mutfakta yarım kalmış kahvaltı hazırlıkları... Her detay, ailenin son anlarını fısıldar gibiydi. Silah olarak, Mehmet Kaya'ya ait bir av tüfeği tespit edildi. Bu tüfek, evde yasal olarak bulundurulan bir eşyaydı ve mermiler de aynı kaynaktan geliyordu. Ancak, bu bulgu soruları cevaplamak yerine, yeni soru işaretleri doğurdu. Kim tetik çekmişti? Yoksa bir aile içi trajedinin kurbanları mıydı hepsi?

Mardin Valiliği, olayla ilgili resmi bir açıklama yaparak, "Olayın aydınlatılması için tüm birimler seferber edilmiştir. Kamuoyuna saygılarımızla," dedi. Kızıltepe Kaymakamlığı da, ailenin yakınlarına destek için sosyal hizmetleri devreye soktu. Otopsi işlemleri, Mardin'deki Grup Hastanesi Morgu'nda gerçekleştirildi. Adli tıp uzmanları, kurşunların giriş açılarından yola çıkarak, olayın dinamiklerini incelemeye koyuldu. İlk raporlara göre, kurşunlar yakın mesafeden atılmıştı, bu da içerdeki birinin eliyle gerçekleşmiş olabileceğini işaret ediyordu. Yine de, intihar, cinayet ya da aile içi şiddet gibi olasılıklar masada duruyor. Psikolojik raporlar, ailenin son dönemdeki ruh hallerini aydınlatmak için istendi. Mehmet Kaya'nın iş stresi, Berna Kaya'nın evlilik hayatındaki zorluklar mı rol oynamıştı? Bu sorular, soruşturmanın odak noktası haline geldi.

Yozgat'ta Altın Keşfi: Ekonomik Dönüşümün Yeni Adımları
Yozgat'ta Altın Keşfi: Ekonomik Dönüşümün Yeni Adımları
İçeriği Görüntüle

Bu trajedi, Mardin'in huzurlu sokaklarında bir yara açtı. Turgut Özal Mahallesi sakinleri, günlerdir evlerinin önünden geçerken başlarını öne eğiyor. "Bizim mahallede böyle şeyler olmazdı," diyor bir esnaf. "Ama şimdi, her kapı çaldığında korkuyla bakıyoruz." Samyeli'nin okul arkadaşları, kreşte onun boş sandalyesine bakıp ağlıyor. Aile yakınları ise, cenaze töreninde gözyaşlarına boğuldu. Berna Kaya'nın annesi, "Kızım her zaman gülümserdi, bu nasıl oldu?" diye feryat etti. Mehmet Kaya'nın kardeşleri, "Abi, bizi bırakıp nereye gittin?" diye haykırdı. Cenazeler, mahalle mezarlığında toprağa verildi; dua eden kalabalık, adeta bir yas senfonisi gibiydi.

Soruşturma derinleştikçe, ailenin sosyal çevresi de mercek altına alındı. Komşu ifadeleri, Mehmet Kaya'nın son günlerde dalgın olduğunu, Berna Kaya'nın ise çocuklarıyla daha çok vakit geçirdiğini ortaya koydu. Samyeli, kreşteki öğretmenine göre, neşeli bir çocuktu ve herhangi bir sorun belirtisi göstermemişti. Polis, telefon kayıtlarını taradı, sosyal medya hesaplarını inceledi. Belki bir mesaj, belki bir arama, gerçeği açığa çıkaracaktı. Bu sırada, kadın dernekleri ve çocuk hakları örgütleri, olaya sessiz kalmadı. "Aile içi şiddet, gizli bir salgın gibi," diyen aktivistler, farkındalık kampanyaları başlattı. Mardin Emniyet Müdürlüğü, benzer vakalar için hotline'lar kurdu, halkı ihbar yapmaya teşvik etti.

Günler geçtikçe, Kızıltepe'de hayat yavaş yavaş normale dönmeye çalıştı ama yaralar taze. Apartmanın önü, çiçeklerle donatıldı; komşular, Kaya ailesinin anısına bir köşe oluşturdu. Bu köşede, Samyeli'nin çizdiği resimler asılı: Renkli balonlar, mutlu bir aile... O resimler, kayıp masumiyeti hatırlatıyor. Uzmanlar, bu tür olayların arkasında ekonomik baskılar, ruhsal çöküntüler ya da bastırılmış öfke olabileceğini söylüyor. Mardin gibi geleneksel yapısı güçlü bir bölgede, aile sırları dışarı sızmaz; ama bu sefer, bir kapının ardındaki karanlık, gün ışığına vurdu.

Olayın üzerinden haftalar geçse de, soruşturma ekibi pes etmedi. Adli tıp raporları, balistik incelemeler ve tanık beyanları, puzzle'ın parçalarını birleştirmeye çalışıyor. Belki de gerçek, en beklenmedik bir köşede yatıyor. Berna, Mehmet ve Samyeli'nin hikayesi, sadece bir haber değil; bir uyarı, bir feryat. Toplum olarak, bu tür dramalara karşı daha duyarlı olmalıyız. Destek hatları, danışmanlık hizmetleri, erken müdahaleler... Hepsi, bir sonraki trajediyi önleyebilir. Mardin'in bu sessiz sokaklarında, umut yeşermesi için dua ediyoruz. Ailelerin mutluluğu, hepimizin sorumluluğu.