İzmir'in Menemen ilçesine bağlı Mermerli Mahallesi'nde, sakin bir akşamı kabusa çeviren bir yangın, tüm Türkiye'yi yasa boğdu. 52 yaşındaki hayvansever Şule Çörekçi, evinde yalnız başına yaşadığı sırada, henüz belirlenemeyen bir nedenle başlayan yangında hayatını kaybetti. En yürek burkan detay ise, Çörekçi'nin 30 kedisiyle birlikte alevlerin arasında kalmasıydı. Bu trajik olay, sadece bir ailenin değil, bir hayvanseverin tüm dünyasının yok oluşunu simgeliyor ve İzmir'de kedilere adanmış bir hayatın sonunu getiriyor.
Olay, dün akşam saatlerinde Mermerli Mahallesi'ndeki mütevazı bir evde meydana geldi. Şule Çörekçi, yıllardır kedilere kol kanat geren bir isimdi. Evinin her köşesi, kurtardığı sokak kedileriyle doluydu. 30 kediye ev sahipliği yapan bu mekan, Çörekçi için bir barınaktan öte, bir sığınak ve aile yuvasıydı. Komşuların anlattığına göre, Çörekçi gününün büyük kısmını bu sevimli canlılarla geçiriyor, onları besliyor, veteriner kontrollerini aksatmıyor ve her birini isimleriyle anıyordu. Ancak o fatal akşam, evden yükselen dumanlar ve alevler, mahalleyi alarma geçirdi.
Yangın ihbarı üzerine hızla harekete geçen itfaiye ekipleri, bölgeye intikal ettiğinde ev neredeyse tamamen sarılmıştı. Ekipler, canla başla alevlerle mücadele ederken, yangının kaynağına dair ilk ipuçları aranmaya başlandı. Kısa süre içinde söndürülen yangın sonrası, evin içindeki korkunç manzara ortaya çıktı. Şule Çörekçi'nin cansız bedeni, kedilerinin arasında bulundu. Toplam 30 kedi, duman zehirlenmesi ve alevlerin etkisiyle hayatını kaybetmişti. Bu görüntü, müdahale eden ekipleri bile derinden etkiledi. İtfaiye personeli, olay yerinde uzun süre sessizce durarak bu kaybın ağırlığını hissetti.
Şule Çörekçi'nin hayatı, hayvan sevgisiyle örülmüştü. "Islak Burunlar Pati Evi" adlı hayvan koruma derneğinin kurucusu olan Çörekçi, yıllardır sokak hayvanları için mücadele ediyordu. Dernek, İzmir genelinde mama kampanyaları düzenliyor, kısırlaştırma operasyonları organize ediyor ve terk edilmiş kedilere yuva buluyordu. Çörekçi, bu çalışmaları tek başına sırtlanıyor, gönüllülerle birlikte hareket ediyordu. Komşuları, onun evinin her zaman kedilerin cıvıltısıyla dolu olduğunu söylüyor. Bir mahalle sakini, "Şule Abla, kedileriyle konuşur gibiydi. Onlar için her şeyi yapardı, biz de ona yardım ederdik ama bu kadarını beklemiyorduk". diye anlatıyor o anları.
Yangının nedeni hala gizemini koruyor. İlk incelemelerde, elektrik arızası veya soba kaynaklı bir ihmal olabileceği şüphesi üzerinde duruluyor. Ancak kesin sonuç, savcılığın yürüttüğü soruşturma ve Adli Tıp Kurumu'nun raporuna bağlı. Çörekçi'nin cenazesi, yangın sonrası hemen İzmir Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. Burada yapılacak otopsi, olayın detaylarını aydınlatacak. Kedilerin naaşları ise belediye ekipleri tarafından toplandı ve uygun bir şekilde defnedildi. Bu süreçte, hayvansever topluluğu büyük bir üzüntü içinde. Sosyal medyada paylaşılan anmalarda, Çörekçi'nin kedileriyle çekilmiş fotoğrafları dolaşıyor ve binlerce kişi taziye mesajları yağdırıyor.
Bu trajedi, İzmir'deki hayvansever camiasını derinden sarsarken, aynı zamanda ev yangınlarının ne kadar hızlı ve yıkıcı olabileceğini bir kez daha hatırlattı. Menemen ilçesi gibi nispeten sakin bir bölgede bile, böyle bir felaketin yaşanması, güvenlik önlemlerinin ne kadar kritik olduğunu ortaya koyuyor. Şule Çörekçi'nin evi, yangın öncesi standart bir müstakil yapıydı; tek katlı, bahçeli bir mekan. Ancak içindeki 30 kedi, tahliye sırasında paniğe neden olmuş olabilir. Uzmanlar, hayvanlı evlerde yangın söndürme stratejilerinin önemini vurguluyor. Örneğin, kedilerin saklanma eğilimi, kurtarma çalışmalarını zorlaştırıyor ve duman zehirlenmesi riskini artırıyor.
Hayvansever Şule Çörekçi'nin anısı, "Islak Burunlar Pati Evi" derneğinde yaşayacak. Dernek üyeleri, onun mirasını sürdürmek için yeni kampanyalar planlıyor. Bir gönüllü, "Şule Hanım'ın kedileri için kurduğu bu ev, şimdi boş kaldı ama biz boş bırakmayacağız. Onun yolundan gideceğiz". diyerek kararlılıklarını dile getiriyor. İzmir Valiliği ve belediye yetkilileri de olaya el koydu; yangın güvenliği seminerleri düzenleneceği ve hayvan barınaklarına destek artırılacağı belirtiliyor. Bu felaket, sadece bir kayıp değil, aynı zamanda toplumsal bir uyanış çağrısı.
Olayın yankıları, İzmir dışına da yayıldı. Ulusal medyada geniş yer bulan haber, hayvan hakları aktivistlerini harekete geçirdi. Birçok kişi, Çörekçi'nin hikayesini paylaşarak sokak hayvanlarının korunmasına dikkat çekiyor. Peki, bu yangın nasıl önlenebilirdi? Uzman görüşlerine göre, düzenli bakım, duman dedektörleri ve acil durum planları hayat kurtarabilir. Özellikle hayvanlı hanelerde, tahliye egzersizleri şart. Şule Çörekçi'nin hikayesi, bu dersleri acı bir şekilde öğretiyor.
Menemen'deki mahalle sakinleri, yangın sonrası evin önünde mumlar yaktı ve kediler için dua etti. Bu spontane anma, Çörekçi'nin ne kadar sevildiğini gösteriyor. 52 yıllık ömrüne, onlarca hayat sığdıran bu kadın, şimdi ebedi uykusunda kedileriyle birlikte. Yangın raporu çıktığında, belki daha fazla detay öğreneceğiz ama bir gerçek değişmeyecek: Hayvan sevgisi, insanı insan yapan en güzel duygu ve Şule Çörekçi, bunu en saf haliyle yaşadı.
Bu trajik olay, İzmir'in yangın istatistiklerini de gündeme getirdi. Son yıllarda, ilçede benzer vakalar artsa da, Çörekçi'ninki gibi duygusal bir boyutu yok. İtfaiye Dairesi, vatandaşlara "Yangın anında panik yapmayın, düşük durun ve kapıları kapatın" uyarısını yineliyor. Kediler gibi hayvanlar için ise özel kurtarma timleri öneriliyor. Şule Çörekçi'nin kaybı, bu tür önlemlerin acilen alınmasını gerektiriyor.
Sonuç olarak, Mermerli Mahallesi'ndeki bu yangın, sadece bir evi değil, bir kalbi yaktı. Şule Çörekçi ve 30 kedisinin anısı, hayvanseverlerin yüreğinde yaşayacak. Onların hikayesi, sevginin gücü kadar kırılganlığını da hatırlatıyor. İzmir Menemen, bu acıyı unutmayacak.
