Türkiye'nin Gündemine Bomba Gibi Düşen Skandal: Oğlu Babasının Adını Kullanarak Gümrükçüleri Tehdit Etti İddiası
Türkiye'nin en işlek hava ulaşım merkezi olan İstanbul Havalimanı, son günlerde protokol ve bürokrasi sınırlarını zorlayan ciddi bir skandalla çalkalanıyor. Toplumun yakından tanıdığı, siyaset ve iş dünyasının zirvesinde yer alan iki farklı ismin oğullarının karıştığı olaylar zinciri, devletteki "ben kimim biliyor musun" anlayışının yeniden tartışılmasına neden oldu. Yaşananlar, görevini mevzuat çerçevesinde yapmaya çalışan gümrük muhafaza memurlarının hazırladığı resmi tutanaklarla kayıt altına alınmış durumda. Bu belgelerdeki detaylar, havalimanındaki gerginliğin boyutunu gözler önüne seriyor ve kamuoyunda büyük bir infial yaratıyor. Bu haberimiz, yalnızca bir kişinin değil, kamu otoritesini hiçe sayan bir zihniyetin belgesi niteliğinde.
Eski Başbakan Binali Yıldırım’ın oğlu Erkam Yıldırım’ın yaklaşık iki hafta önce tarifeli bir uçakla yurt dışı seyahatinden dönüşü, İstanbul Havalimanı'nda büyük bir krize dönüştü. Beraberinde getirdiği tam beş adet büyük valizle havalimanı giriş kapılarında görülen Yıldırım, mevzuat gereği bu valizlerin aranması ile görevli gümrük muhafaza memurlarının standart uygulamasını beklemediği bir tepkiyle karşıladı.
Memurların yasal yükümlülüklerini yerine getirme girişimine karşılık, Erkam Yıldırım'ın sert bir itirazla olaya müdahale ettiği ve personeli hedef alan ağır hakaretler yağdırdığı öne sürüldü. Yıldırım'ın, makam ve mevkisini kullanarak, "Ben Binali Yıldırım'ın oğluyum, sen bana bu muameleyi nasıl yapıyorsun" şeklinde ifadeler kullandığı iddia edildi. Bu sözlerin yanı sıra, spikerimizin etik kurallar gereği yayında aktaramayacağı sinkaflı kelimelerle de memurlara hakaret ettiği belirtiliyor. Havalimanında yaşanan bu yüksek gerilimli anlar, görevi başındaki muhafaza memurları tarafından en ince ayrıntısına kadar tutanak altına alındı.
Durumun hızla havalimanında görevli müdür yardımcılarına intikal etmesiyle birlikte, yaşanan skandalın boyutları üst yönetime taşındı. İdari kadronun devreye girmesi sonrasında Yıldırım’ın nihayet valizlerinin kontrol edilmesine onay verdiği ve gerekli denetimlerin tamamlanmasının ardından havalimanından ayrıldığı bilgisi de tutanaklarda yer aldı. Ancak memurların maruz kaldığı baskı ve hakaretler resmi kayıtlara geçmiş oldu.
Öte yandan, İstanbul Havalimanı'ndaki bu tarz skandalların tek örneği Erkam Yıldırım ile sınırlı kalmadı. Havalimanının işletmecisi olan İGA'nın ortakları arasında yer alan Cengiz Holding'in Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Cengiz’in oğlunun da benzer bir tavır sergilediği iddialar arasında.
Soykan'ın haberine göre, Cengiz'in oğlu özel jetiyle iniş yaptıktan sonra uçakta taşıdığı tam on beş koli porselen eşyayı gümrükten geçirmek istedi. Gümrük muhafaza memurları, söz konusu kolilerin gümrüğe tabi olduğunu ve gerekli belgelerinin eksik olduğunu tespit etti. Bunun üzerine memurlar, kanuni görevlerini yaparak eşyalara el koydu ve kolileri depoya kaldırdı. Bu yasal işleme karşı Cengiz'in oğlunun da ağır hakaretler savurduğu ve öfkeyle havalimanını terk ettiği belirtildi. Ancak bu durumun ardından yalnızca iki saat sonra geri dönerek el konulan on beş koliyi alıp havalimanından ayrıldığı iddia edildi. Gümrük muhafaza memurları, bu ikinci büyük gerginlik anını ve yaşanan tüm hakaretleri de detaylı bir şekilde resmi tutanaklar arasına ekledi.
Bu iki olayın da resmiyet kazanmasıyla birlikte, İstanbul Havalimanı'ndaki gümrük denetimlerinin ne denli zorlu koşullar altında yürütüldüğü bir kez daha gözler önüne serildi.