Ekonomik zorluklar yaşayan vatandaşlar, vergi yükü altında ezilirken, Meclis'te alınan bir karar herkesi ayağa kaldırdı. Dışişleri Komisyonu'nda görüşülen teklif, Kırgızistan'ın Türkiye'ye olan borcunun silinmesini öngörüyordu. Bu borç, tam 58 milyon 847 bin dolar tutarındaydı. Komisyon toplantısı, Başkan Fuat Oktay'ın yönetiminde yapıldı ve burada Dışişleri Bakan Yardımcısı Nuh Yılmaz, Gazze'deki son durum hakkında basına kapalı bir sunum gerçekleştirdi. Oktay, bu kapalı oturum için "Basın yokken daha rahat konuşabiliyor" diye açıklama yaptı, ki bu da toplantının gizemli havasını artırıyordu.
Açık bölümde ise Dışişleri Bakan Yardımcısı Berris Ekinci, Kırgızistan'la imzalanan anlaşmayı anlattı. Anlaşma, 5 Kasım 2024'te Bişkek'te imzalanmıştı. Ekinci, borcun silinmesinin karşılığında çevre ve yeşil ekonomi projelerinin gerçekleştirileceğini söyledi. Bu, Türkiye'nin Orta Asya'daki kalkınma hedeflerine katkı sağlayacaktı. Ama muhalefet milletvekilleri, bu karara hemen tepki gösterdi. DEM Parti Mardin Milletvekili Ceylan Akça Cupolo, "Emekliler 16 bin lira maaşla geçinemiyorken bu borcu silme lüksümüz var mı?" diye sordu. Bu soru, salonda kısa bir sessizlik yarattı. Oktay ise konunun teknik değil, siyasi içerikli olduğunu belirterek geçiştirdi.
Tartışmalar alevlenince, CHP Düzce Milletvekili Talih Özcan devreye girdi. Özcan, borç silmenin proje bazlı yapılması gerektiğini vurguladı ve yurtdışı ziyaretlerinde bu tür yatırımların Türkiye'ye faydasını gördüğünü anlattı. Buna karşılık, AKP Balıkesir Milletvekili Mustafa Canbey, Orta Asya'nın stratejik önemine dikkat çekti. "Elma ile armudu karıştırmamak gerek. İç ekonomik sorunlarımızla dış politik hamleleri aynı kefeye koyamayız," dedi. Bu sözler, tartışmanın iç ve dış politika arasında sıkıştığını gösteriyordu.
AKP Gaziantep Milletvekili Derya Bakbak, kararı savunmak için öne çıktı. Bakbak, bu silme işleminin Türkiye'nin Orta Asya'daki diplomatik etkinliğini artıracağını söyledi. "Bu kararla hem diplomatik hem ekonomik kazanımlar elde edilecektir. Kırgızistan ile ticaret hacminin 5 milyar dolara çıkarılması, Türk şirketlerinin de 7 milyar dolarlık enerji ve altyapı projelerinde yer alması planlanıyor. 58 milyon dolardan vazgeçilirken daha büyük bir ekonomik alanın önü açılıyor," diye konuştu. Bu savunma, hükümetin uzun vadeli planlarını ortaya koyuyordu, ama muhalefet bunu kabul etmiyordu.
CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, tepkisini daha sert dile getirdi. "Türkiye'de emeklisine zam veremeyen bir iktidar, dışarıda milyon dolarlık borçları silmekte tereddüt etmiyor," dedi. Ayrıca, Kırgızistan'ın KKTC konusunda Türkiye'nin tezlerine yeterince destek vermediğini hatırlattı. Bu eleştiri, diplomatik ilişkilerin sorgulanmasını sağladı. AKP Elazığ Milletvekili Mahmut Rıdvan Nazırlı ise konunun iç siyasetle ilişkilendirilmesini eleştirdi. "Eğer bunu tartışacaksak, o zaman belediyelerdeki yolsuzlukları da konuşalım. Burası dış politika komisyonu," diye yanıt verdi. Çakırözer de "Konuşalım, Gökçek’i de konuşalım" diyerek tartışmayı kızıştırdı.
Komisyon Başkanı Fuat Oktay, tüm bu atışmaların ardından bir değerlendirme yaptı. "Uluslararası ilişkilerle iç politikayı karıştırmamak gerekir," dedi. Bu sözler, toplantının gergin havasını biraz yatıştırmaya çalışıyordu, ama tartışmalar bitmemişti. Sonunda, teklif komisyon üyelerinin oy çokluğuyla kabul edildi. Kırgızistan'ın 58 milyon 847 bin dolarlık borcu silinmiş oldu. Bu karar, Türkiye'de yaşayan vatandaşların vergi yüküyle boğuştuğu bir dönemde alındı ve büyük bir çelişki olarak görüldü.
Olayın arka planı, hükümetin dış politika hamlelerini gösteriyordu. Kırgızistan'la imzalanan anlaşma, çevre projeleriyle bağlantılıydı. Yeşil ekonomi yatırımları, borcun silinmesi karşılığında yapılacaktı. Ekinci'nin sunumu, bu projelerin Türkiye'nin bölgesel hedeflerine nasıl katkı sağlayacağını detaylandırdı. Ama muhalefet, içerdeki ekonomik sıkıntıları gündeme getirerek, bu lüksün olmadığını savundu. Emeklilerin düşük maaşları, vergi artışları gibi konular, tartışmanın odak noktası haline geldi.
Tartışmada Canbey'in stratejik önem vurgusu, Orta Asya'nın jeopolitik değerini hatırlatıyordu. Türk şirketlerinin enerji ve altyapı projelerinde yer alması, milyarlarca dolarlık fırsatlar doğuracaktı. Bakbak'ın sözleri, 5 milyar dolar ticaret hacmi hedefini ve 7 milyar dolarlık projeleri öne çıkarıyordu. Bu, silinen borcun karşılığında daha büyük kazançlar vaat ediyordu. Ancak Çakırözer'in KKTC eleştirisi, Kırgızistan'ın Türkiye'ye yeterince destek olup olmadığını sorgulattı.
Nazırlı ve Çakırözer arasındaki diyalog, toplantının en renkli kısmıydı. Yolsuzluk iddiaları ve Gökçek örneği, konuyu iç siyasete çekti. Oktay'ın müdahalesi, tartışmayı dış politika sınırlarında tutmaya çalıştı. Gazze sunumu ise toplantının başka bir boyutuydı; basına kapalı olması, gizli bilgilerin paylaşıldığını düşündürüyordu.
Bu karar, kamuoyunda geniş yankı buldu. Vatandaşlar, kendi ekonomik zorluklarını düşünerek tepki gösterdi. Emeklilerin geçim sıkıntısı, vergi yükü gibi konular, sosyal medyada tartışıldı. Hükümetin bu hamlesi, dış politika ile iç ekonomi arasındaki dengeyi sorgulattı. Kırgızistan'ın borcu silinirken, Türkiye'de hangi projelerin önü açılacak? Bu soru, hala cevapsız. Ama olay, milyonlarca doların nasıl harcandığını gözler önüne serdi.
Toplantının sonunda kabul edilen teklif, oy çokluğuyla geçti. Muhalefetin tepkilerine rağmen, hükümetin kararı yürürlüğe girdi. Bu, benzer anlaşmaların geleceğini de işaret ediyordu. Orta Asya'daki diplomatik ilişkiler güçlenecek mi? Türk şirketleri yeni projelerde yer alacak mı? Tüm bunlar, zamanla belli olacak. Ama şimdilik, bu silme operasyonu, ekonomik çelişkileri gündeme getirdi ve tartışmaları alevlendirdi.





