Hatay'ın antik taşlarında, Akdeniz rüzgarlarının tuzlu nefesi arasında bir kıpırtı yükseliyor. Bu kıpırtı, zeytin dallarının arasından sızan bir heyecan; güneşin altında parıldayan umutların, yarım kalmış hayallerin fısıltısı. Yıllardır süren deprem felaketinin gölgesinde, bir şehrin ruhu yavaş yavaş ayağa kalkıyor, her köşe başında yeni bir başlangıç kokusu var. Rüzgar, eski yaraları okşarken, ufukta bir ışık huzmesi beliriyor – inşaat sesleri, kalabalık meydanlar ve şehrin nabzını hızlandıran bir ritim. Bu, sadece bir duyuru değil; Hatay'ın kalbinin yeniden atışı, bir ulusun direncinin sessiz maratonu.
İşte tam burada, Hatay Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Dairesi Başkanlığı'nın yayınladığı o devasa ihale duyurusu, şehrin sokaklarını, bulvarlarını ve meydanlarını dönüştürmek üzere sahneye çıkıyor. 14 Ekim 2025 Salı günü saat 14:00'te, kapalı teklif usulüyle gerçekleştirilecek bu ihale, tam 735 reklam ünitesinin inşası ve 15 yıllık işletmesini kapsıyor. 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu'nun 35(a) maddesine göre yürütülecek süreç, Hatay'ın deprem sonrası yaralarını sarmak için kritik bir adım; çünkü bu üniteler, sadece reklam panoları değil, şehrin damarlarında akan bir can damarı olacak. Yükleniciler, ilk yıl 327 üniteyi – 202 reklam panosu ve 125 otobüs durağı – ayağa kaldıracak; ikinci yılda 257 ünite, üçüncü yılda ise 151 reklam panosu tamamlanacak. Bu tempo, Hatay'ın toparlanma hızını simgeliyor – her çivi, her tabela, bir ailenin yeniden ayağa kalkışını müjdeliyor.
Reklam ünitelerinin çeşitliliği, ihalenin büyüklüğünü gözler önüne seriyor: 225 standart otobüs durağı, 130 raket (CLP) reklam panosu, 350 dev billboard, 25 megalight ve 5 lightbox ile şehrin her köşesi bir vitrine dönüşecek. Bu yapıların 15 yıllık kira bedeli, başlangıçta yıllık 887 bin 779 TL + KDV olarak belirlenmiş; her yıl TÜİK ÜFE oranına göre güncellenecek. İlk taksit, ihale kararının tebliğinden itibaren 15 gün içinde T.C. Vakıfbank'a yatacak – IBAN TR18 0001 5001 5800 7283 2292 92. Geçici teminat ise tam 399 bin 500,55 TL; nakit, banka teminat mektubu veya devlet tahvili şeklinde kabul ediliyor. Şartname bedeli 20 bin TL'yi bulan bu ihale, yüklenicilerden vergi, harç, noter masrafları ve ruhsat giderlerini üstlenmelerini bekliyor. Üstelik, reklam alanlarının yüzde 35'i belediyenin ücretsiz kullanımına ayrılacak – bu, Hatay'ın sesini duyurmak için bir köprü, depremzedelerin hikayelerini anlatmak için bir platform.
Katılım şartları ise adeta bir maraton gibi katı ve titiz: İhaleye girecek firmalar, Ticaret Odası veya Sanayi Odası'ndan bir aylık tarihli reklam işletmeciliği deneyimini kanıtlayan belge sunmalı. Türkiye'de yasal ikamet ve iletişim bilgileri zorunlu; faaliyet belgesi de aynı tazelikte olmalı. İmza sirküleri, vekaletname, SGK ve vergi borcu yokluğu belgeleri, belediyeye borcun ödenmişliği – hepsi dosya içinde yer alacak. 2886 sayılı Kanun'un 6. maddesi gereği daha önce ihale yasağı almamışlık taahhüdü şart; yoksa kapı dışarı. İhale yeri, Saraykent Mahallesi Çevreyolu Caddesi No:284'teki Ulaşım Dairesi Başkanlığı Toplantı Salonu; belgeler saat 10:00'a kadar aynı adrese teslim edilmeli. Belediye, her hakkı saklı tutuyor – iptal ederse, kimse itiraz edemez. Bu kurallar, sadece bir prosedür değil; Hatay'ın geleceğini emanet edeceğimiz bir kalkan, şehrin kaynaklarını en verimli ellerde tutmak için bir filtre.
Bu ihale, depremden beri yaralı yatan Hatay için bir dönüm noktası gibi duruyor. 6 Şubat 2023'teki o korkunç sarsıntı, şehri yerle bir etmiş; binlerce can kaybı, evsiz kalan aileler ve çöken altyapı, toparlanmayı bir destana dönüştürmüştü. Büyükşehir Belediyesi, o günden beri gece gündüz çalışıyor: Yolları onarıyor, okulları ayağa kaldırıyor, depremzedelere barınak sağlıyor. Şimdi, bu reklam geliri, o çabaların finansmanı olacak – otobüs durakları, sadece bekleme noktası değil, güvenli sığınaklar; billboard'lar, şehrin turizm hamlesini ateşleyecek. Yükleniciler, inşaatı üç yılda bitirirken, belediye 15 yıl boyunca düzenli gelir akışıyla nefes alacak. Her megalight, Hatay'ın zeytinlerini, künefesini, tarihi mozaiklerini dünyaya duyuracak; her lightbox, yerel esnafın sesi olacak. Bu, sadece para değil; Hatay'ın kimliğini yeniden inşa etmek, unutulmuş bir şehrin rönesansı.
Ama heyecan burada bitmiyor: İhalenin kapalı teklif usulü olması, rekabeti kızıştıracak – firmalar, tekliflerini gizli zarflarda sunarken, nabızlar hızlanacak. Geçici teminatın büyüklüğü, ciddi oyuncuları ayıracak; küçük girişimler kenarda kalırken, devler arenaya inecek. Belediye yetkilileri, süreci titizlikle izleyecek; her belge, her kuruş denetim altında. Hatay'ın sokaklarında, inşaat makinelerinin gürültüsü şimdiden duyulur gibi – işçiler miğferlerini takacak, vinçler yük yükselecek. Depremzedeler, yeni duraklarda beklerken gülümsemeye başlayacak; turistler, billboard'lardaki çağrılarla şehre akın edecek. Bu ihale, bir katalizör; Hatay'ı Akdeniz'in incisi yapmanın ilk adımı, yaraları sararken geleceği ören bir iplik.
Peki, bu fırsatın arkasında ne yatıyor? Hatay, deprem sonrası 500 binden fazla insanı etkileyen bir felaketin küllerinden doğuyor; belediye bütçesi, yardım fonlarıyla idare ederken, kendi ayakları üzerinde durma zamanı geldi. Reklam gelirleri, su projelerine, yol bakımlarına, kültürel etkinliklere akacak – her kuruş, bir çocuğun okuluna, bir ailenin evine dönüşecek. Yüklenicilerden beklenen taahhütler, sadece finansal değil; etik ve şeffaf bir işletme. Belediye, ihaleyi iptal hakkını elinde tutarken, katılımcılara adil bir zemin sunuyor. Bu süreç, Hatay'ın direncini test edecek; kazanan firma, şehrin ortağı olacak, başarısızlık ise yeni bir başlangıç.
Hatay'ın meydanlarında, bu ihalenin yankıları şimdiden hissediliyor: Esnaflar, yeni reklamlarla işlerini büyütmeyi hayal ediyor; girişimciler, tekliflerini hesaplıyor. Ulaşım Dairesi'nin kapısında, belgelerle kuyruk oluşacak; saat 10:00'da son teslim, 14:00'te açılış – o an, şehrin kaderi şekillenecek. Belediye Başkanı, bu hamleyi "Hatay'ı yeniden ayağa kaldırmanın bir parçası" diye nitelendirirken, ekipler sahada koşturuyor. Bu, sadece bir ihale değil; bir zafer maratonu, depremin gölgesinden sıyrılan bir şehrin zaferi.
Umut, Hatay'ın damarlarında akıyor; bu ihale, o akışı hızlandıracak. Sokaklar canlanırken, bulvarlar parıldarken, Hatay yeniden nefes alacak. Deprem, şehri sarsmıştı ama kırmamıştı; şimdi, reklam üniteleriyle kalkan eller uzanacak. Bu hikaye, son bulmuyor; her tabela, yeni bir sayfa açıyor. Hatay, ayağa kalkıyor – ve biz, o yükselişi izlerken gurur duyacağız.