Gerçek Gündem Haberleri

Gürcistan'da 20 Şehit İçin Milli Yas İlan Edilmedi, Tepkiler Büyüyor

Gürcistan'da C-130 uçak kazasında şehit olan 20 asker için milli yas ilan edilmemesi tartışma yarattı. Suudi Kral ve Hamas lideri için yas ilan eden hükümet neden sessiz kaldı? Tüm detaylar burada.

Gürcistan'da meydana gelen C-130 askeri nakliye uçağı kazasında 20 Türk askerinin şehit olması tüm Türkiye'yi derin bir acıya boğdu. Yürek burkan bu faciada hayatını kaybeden askerlerimiz için gözyaşı döken millet, hükümetten milli yas ilan edilmesini beklemeye başladı. Ancak bu beklenti karşılık bulmayınca toplumun farklı kesimlerinden tepkiler yükselmeye başladı.

Tartışmanın temelinde, geçmişte farklı olaylar ve kişiler için milli yas ilan edilmesine rağmen 20 şehit için böyle bir kararın alınmaması yatıyor. Özellikle Suudi Arabistan Kralı El Suud'un doğal yollardan vefat etmesi üzerine 24 Ocak 2015'te bir günlük milli yas ilan edilmesi, İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi'nin ölümü nedeniyle 21 Mayıs 2024'te bir günlük yas tutulması ve Hamas lideri İsmail Haniye için de benzer bir karar alınması kamuoyunda büyük bir infiale neden oldu. Vatandaşlar, yabancı devlet adamları için yas ilan edilirken, vatan uğruna can veren askerlerin aynı saygıyı görmemesini kabul edilemez buldu.

İlk resmi tepki siyasi partilerden geldi. CHP İstanbul Milletvekili Cemal Enginyurt konuyla ilgili sert bir açıklama yaparak duruma dikkat çekti. Enginyurt, "Ülkede; 20 vatan evladı şehit olduğunda yas ilan edilmiyorsa çok üzücü bir durum. Yas ilan edilmesi şarttır, şehitlerimize karşı yapacağımız en önemli görev budur. İktidarı ve başındakileri şehitlerimize saygı duymaya davet ediyorum" ifadelerini kullandı. Bu çağrı sosyal medyada geniş yankı bulurken, milletvekilinin açıklaması binlerce kişi tarafından paylaşıldı.

Siyasi tepkilerin ardından yerel yönetimlerden de adım geldi. Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, merkezî hükümetten gelen bir karar beklemeden harekete geçerek Bolu'da üç günlük yas ilan etti. Bu karar kapsamında Bolu Belediyesi binasındaki Türk bayrakları yarıya indirildi. Özcan'ın bu kararı, vatandaşlar tarafından takdirle karşılanırken, diğer belediyelere de örnek olması gerektiği vurgulandı.

Bolu Belediye Başkanı konuyla ilgili yaptığı açıklamada duygularını şu sözlerle dile getirdi: "Şaşkınlıkla izliyorum. Başımızda bir hükümet, bir Cumhurbaşkanımız var. 2015'te Suudi Kralı doğal yollardan öldü ve milli yas ilan edildi. Hamas lideri öldü, milli yas ilan ettiler. 20 şehidimiz var. Milli yas için adım yok. Biz de hükümeti beklemedik. Bolu'da 3 günlük yas ilan ettik" dedi. Özcan'ın bu sözleri sosyal medyada ve haber platformlarında yoğun bir şekilde tartışıldı.

Türkiye'nin geçmişte hangi olaylar ve hangi kişiler için milli yas ilan ettiğine bakıldığında ortaya çıkan tablo daha da düşündürücü hale geliyor. KKTC Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın vefatı dolayısıyla 14 Ocak 2012'den defnedildiği 17 Ocak 2012'ye kadar yas tutuldu. Soma'da 301 kişinin hayatını kaybettiği maden faciası nedeniyle 13 Mayıs 2014'ten itibaren üç gün milli yas ilan edildi. Bu felaket tüm ülkeyi derinden sarsmış ve işçi güvenliği konusunda tartışmaları beraberinde getirmişti.

Pakistan Peşaver'de bir okula düzenlenen terör saldırısında 148 öğrenci ve öğretmenin öldürülmesi nedeniyle 17 Aralık 2014'te bir günlük yas tutuldu. Bu karar, Türkiye'nin uluslararası dayanışma göstergesi olarak yorumlanmıştı. Ancak vatandaşlar bugün kendi askerlerinin aynı hassasiyetle anılmadığını düşünüyor.

Suudi Arabistan Kralı El Suud'un vefatı nedeniyle 24 Ocak 2015'te bir günlük milli yas ilan edilmesi belki de tartışmanın en önemli noktalarından biri. Dokuzuncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in vefatı nedeniyle 17 Haziran 2015'te üç gün yas tutuldu. Ankara Tren Garı önünde gerçekleştirilen ve onlarca kişinin hayatını kaybettiği terör saldırısı sonrası 10 Ekim 2015'te üç günlük yas ilan edildi.

İstanbul Atatürk Havalimanı'nda gerçekleşen terör saldırısında hayatını kaybedenler için 29 Haziran 2016'da bir günlük milli yas tutuldu. 10 Aralık 2016'da Beşiktaş'ta meydana gelen terör saldırısında hayatını kaybedenlerin anısına bir gün yas ilan edildi. 24 Kasım 2017'de Mısır'daki cami saldırısında hayatını kaybedenler için de bir günlük yas kararı alındı.

15 Mayıs 2018'de Kudüs'te yaşanan olaylar nedeniyle üç gün milli yas tutuldu. Bu karar, Filistin meselesiyle ilgili Türkiye'nin hassasiyetini göstermişti. 6 Şubat 2023'te Kahramanmaraş merkezli meydana gelen ve on binlerce insanın hayatını kaybettiği depremler nedeniyle yedi günlük yas ilan edildi. Bu en uzun yas süresiydi ve felaketin büyüklüğüyle orantılıydı.

21 Mayıs 2024'te İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi'nin helikopter kazasında ölümü nedeniyle bir günlük milli yas tutuldu. Hamas lideri İsmail Haniye'nin öldürülmesi üzerine de bir günlük yas ilan edildi. En son olarak Bolu Grand Kartal Otel'de meydana gelen yangında hayatını kaybedenler için 22 Ocak 2025'te bir günlük milli yas tutuldu.

Bu liste incelendiğinde, Türkiye'nin hem iç olaylar hem de dış gelişmeler için farklı sürelerde milli yas ilan ettiği görülüyor. Ancak vatandaşların asıl eleştirisi, yabancı devlet adamlarının ölümü için gösterilen hassasiyetin, Türk askerlerinin şehit olması durumunda gösterilmemesi. Özellikle doğal nedenlerle ölen Suudi Kralı için yas tutulurken, görev başında hayatını kaybeden 20 asker için aynı kararın alınmaması toplumda büyük bir hayal kırıklığına yol açtı.

Sosyal medyada konu yoğun bir şekilde tartışılmaya devam ediyor. Binlerce kullanıcı milli yas ilan edilmesi gerektiğini belirten paylaşımlar yapıyor. Hashtag'ler gündem listelerinde üst sıralarda yer alıyor. Vatandaşlar, şehitlere gösterilen saygının en az diğer olaylar kadar değerli olması gerektiğini vurguluyor.

Askeri kayıplar her zaman toplum için derin bir acıdır. Vatan uğruna canını feda eden gençlerin ailelerinin ve tüm milletin acısı tarif edilemez boyuttadır. Bu nedenle toplumun beklentisi, devletin en üst makamlarından gelecek bir jeste odaklanmış durumda. Milli yas ilanı, sadece sembolik bir hareket olmanın ötesinde, şehitlere ve ailelerine gösterilen saygının somut bir ifadesi olarak görülüyor.

Konuyla ilgili hukukçular ve siyaset bilimciler de görüş bildirmeye başladı. Uzmanlar, milli yas ilanının tamamen siyasi bir karar olduğunu, ancak bu kararların toplumsal duyarlılıkları da dikkate alması gerektiğini belirtiyor. Geçmişteki örneklerle kıyaslandığında, 20 askerin şehit olması gibi önemli bir olayda yas ilan edilmemesinin toplumsal hafızada kalıcı bir iz bırakabileceği ifade ediliyor.

Muhalefet partilerinden gelen tepkiler de artarak devam ediyor. Farklı partilerin temsilcileri benzer açıklamalar yaparak hükümeti eleştiriyor ve milli yas ilan edilmesi çağrısında bulunuyor. Bu çağrılar sadece siyasi platformlarda değil, sokakta da yankı buluyor. Vatandaşlar sosyal meselelerde olduğu gibi bu konuda da seslerini yükseltmeye kararlı görünüyor.

Gürcistan'daki C-130 uçak kazası, sadece 20 askerin hayatını kaybetmesiyle sınırlı kalmadı. Bu trajedi, Türkiye'de milli yas konusunda bir tartışmayı da beraberinde getirdi. Toplumun farklı kesimleri, şehitlere gösterilmesi gereken saygının ne olması gerektiğini sorguluyor. Hükümetin bu konuda atacağı adımlar, sadece bugünü değil, gelecekteki benzer durumlar için de emsal teşkil edecek.

Bolu Belediye Başkanı'nın öncülük ettiği hareket, diğer yerel yönetimlere de ilham verebilir. Merkezî hükümetten gelmeyen bir kararın yerel düzeyde alınması, demokrasinin ve yerel yönetimlerin önemini bir kez daha gözler önüne serdi. Vatandaşlar, kendi belediyelerinden de benzer adımlar bekliyor.

Tartışma devam ederken, şehit aileleri sessizliklerini koruyor. Acılarını yüreklerinde yaşayan bu aileler için milli yas kararı büyük bir teselli kaynağı olabilir. Devletin en üst düzeyinden gelecek bir karar, evlatlarının anısına gösterilen saygının ifadesi olarak görülecektir.

Sonuç olarak, Gürcistan'da şehit olan 20 asker için milli yas ilan edilmemesi toplumda büyük bir tartışmaya yol açtı. Geçmişte farklı olaylar ve kişiler için yas tutulmasına rağmen bu kararın alınmaması, vatandaşlar tarafından tutarsız ve adaletsiz bulunuyor. CHP Milletvekili Cemal Enginyurt ve Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan gibi isimler öncülük ederek tepkilerini dile getirirken, toplum da hükümetten bu konuda adım atmasını bekliyor. Milli yas ilanı sadece sembolik bir hareket değil, şehitlere ve ailelerine gösterilen saygının en somut ifadesidir ve bu beklenti sosyal medyadan sokaklara kadar her yerde dile getirilmeye devam ediyor.