Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın terörle mücadele konusundaki son açıklamaları siyasi kulislerde büyük yankı uyandırdı. Sözcü TV'nin "Para Politika ve Hayat" programında değerlendirilen bu gelişmeler, özellikle muhalefet partileri ve bazı ittifak ortaklarından sert eleştirilerle karşılandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaptığı açıklamalarda Türkiye'nin "terörsüz Türkiye ve terörsüz bölge" hedefine ulaşma yolunda yeni bir kavşağa geldiğini belirterek, "Cumhur İttifakı olarak biz zaten üzerimize düşeni yapıyoruz. Bundan sonra da yapmaya devam edeceğiz" diyerek kararlılık mesajı verdi. "Biraz daha cesaretle, biraz daha gayretle, biraz daha özgüvenle Allah'ın izniyle bu süreci başarıyla sonuçlandıracağız" ifadeleriyle sürece devam etme niyetini vurguladı.
Erdoğan'ın bu söylemlerine İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu'ndan sert bir tepki geldi. Dervişoğlu, "Hala terörsüz Türkiye diye zırvalayıp milleti kandırmaya çalışıyorlar" diyerek hükümetin bu yaklaşımını eleştirdi. Terörü teröristten başka kimsenin istemeyeceğini vurgulayan Dervişoğlu, hükümetin "terör örgütünün ve onun cani başısının yol haritasını devlet politikası diye yutturup önümüze koymak" istediğini iddia etti.
İYİ Parti lideri, mevcut durumu geçmişteki "çözüm süreci" ile ilişkilendirerek sert eleştirilerde bulundu. "Bugün güya nedamet getiren 26 yıllık müebbet hükümlüsü İmralı Canisi'nin örgütünü feshi bugün mü aklına geliyor?" sorusunu yönelten Dervişoğlu, geçmişte seçim öncesi İmralı'dan mektup okutulması gibi olaylara atıfta bulundu. Süreci "yılanın derisiyle barıştırmak" benzetmesiyle eleştiren Dervişoğlu, "Yılanın kendisi de aynıdır, zehiri de aynıdır, derisi de aynıdır" diyerek terör örgütünün özünün değişmediğini belirtti.
Cumhur İttifakı'nın ortaklarından Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici de terör örgütüyle müzakereye karşı olduğunu açık bir şekilde dile getirdi. "Terörle, teröristle müzakere edilerek terör sonlandırılamaz. Bunun bir örneği yoktur" diyen Destici, "Benim Kürt kardeşimin temsilcisi olarak karşıma, 40 yıldır bu ülkeye kan kusturan, 40 bin insanın katili bir terör örgütü ve onun siyasi uzantıları konuyorsa, ben bunu kabul etmiyorum" ifadeleriyle kesin tutumunu ortaya koydu.
Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan da hükümetin bahsettiği "yeni süreç" ile ilgili somut plan eksikliğini eleştirdi. "Ne hedeflendiğini gösteren somut bir plan da yok. Varılmak istenen noktaya dair net bir yol haritası da yok" diyerek şeffaflık ve somutluk eksikliğine dikkat çekti.
Programı sunan Damla Doğan Tuncel, konuyu "Çözüm sürecinde ne oluyor, bitiyor, siyasetin sıcak başlıkları çünkü Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan dün yeni açıklamalar geldi, itirazlar da var" diyerek özetledi. Panelist olarak Prof. Dr. Mithat Baydur da programa katıldı.
Erdoğan'ın açıklamalarında "Devletin başı olarak şahsımızın kararlı ve dirayetli tutumu", "Cumhur İttifakı ortağımız Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli'nin cesur ve ufuk açıcı katkıları" ve "Partimizin toplumun her kesimini kucaklayan yoğun çalışmaları neticesinde terörsüz Türkiye menziline doğru emin adımlarla yürüyoruz" vurguları yer aldı.
Siyasi analistler, bu gelişmelerin özellikle Cumhur İttifakı içinde farklı seslerin bulunduğunu ve muhalefetin "yeni süreç" yaklaşımını geçmişteki "çözüm süreci" ile ilişkilendirerek eleştirdiğini belirtiyor. Eleştirilerin temelinde, terör örgütünün siyasi uzantılarının meşrulaştırılması ve İmralı'daki terörist başının yeniden bir aktör olarak algılanması endişesi yatıyor.
Bu gelişmeler, önümüzdeki dönemde terörle mücadele konusunda siyasi kulislerde daha da hareketli günlerin yaşanabileceğine işaret ediyor. Özellikle ittifak ortaklarının farklı sesleri ve muhalefetin sert tutumu, hükümetin bu konudaki kararlılığını test edecek gibi görünüyor.