Ordu ili, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın en güçlü kalelerinden biri olarak yıllardır gündemde. 28 Mayıs 2025'te yapılan cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turunda burada yüzde 65,21 oy oranıyla rekor kıran Erdoğan için gelen son kamuoyu araştırması, adeta buz gibi bir duş etkisi yarattı. 7 Aralık 2025 Pazar günü, yani bugün yayınlanan ankete göre, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Erdoğan'ı hipotetik bir seçimde geçerek önde bitirdi. Bu sonuç, sadece sayısal bir değişim değil; aynı zamanda AKP'nin geleneksel üssünde başlayan bir erozyonun habercisi olarak yorumlanıyor. Ordu gibi muhafazakar ve Karadeniz kökenli bir bölgede bu kadar net bir kayma, ulusal siyasette dalga dalga yayılacak bir sinyal mi? Ankete katılan 1.860 kişinin yüz yüze görüşmelerle oluşturduğu tablo, kararlı bir tercih değişikliğini işaret ediyor ve yıl sonu öncesi tartışmaları alevlendirecek nitelikte.
Anketin detaylarına inmeden önce, metodolojisini anlamak önemli. Ankara Araştırma ve Danışmanlık tarafından 4-6 Kasım 2025 tarihleri arasında gerçekleştirilen bu çalışma, Ordu'nun farklı ilçelerinden rastgele seçilen katılımcılarla yüz yüze görüşmeler üzerine kurulu. Toplam 1.860 kişiyle yapılan anket, bilimsel standartlara uygun bir örneklemle tasarlanmış; hata payı yüzde 2,3 civarında tutulmuş. Soru, doğrudan bir başkanlık yarışı simülasyonu: "Eğer yarın cumhurbaşkanlığı seçimi olsa, Mansur Yavaş mı yoksa Recep Tayyip Erdoğan mı tercih edersiniz?" Bu basit ama vurucu soru, katılımcıların iç dünyasını yansıtıyor. Kararsızların yüzde 7,4, oy kullanmayacakların ise yüzde 7,2 olduğu belirtilirken, asıl çarpıcı kısım dağılım sonrası sonuçlar. Kararsızlar orantılı dağıtılınca, Yavaş yüzde 52,5'lik oy oranıyla Erdoğan'ın yüzde 47,5'ini geride bırakıyor. Bu fark, sadece yüzde 5 gibi görünse de, Ordu'nun siyasi haritasını yeniden çizmeye yetecek kadar anlamlı.
Dağılımsız haliyle bile tablo ilginç: Yavaş yüzde 44,8, Erdoğan yüzde 40,5 destek almış. Bu, Erdoğan'ın kendi sahasında bile ilk kez bu kadar geride kaldığı bir anket olarak tarihe geçiyor. Peki, bu değişim nereden kaynaklanıyor? Uzun zamandır Ordu, Erdoğan'ın mitinglerle coşturduğu, çay tarlaları arasında AKP bayraklarının dalgalandığı bir yer. 14 Mayıs 2025'teki birinci turda Erdoğan yüzde 62,16 oy almıştı; rakibi Kemal Kılıçdaroğlu ise yüzde 32,45'te kalmıştı. İkinci turda bu oran yüzde 65,21'e sıçramış, Erdoğan'ın zaferi perçinlenmişti. Ancak bugünkü anket, o günlerin üzerinden sadece altı ay geçmişken, desteğin yüzde 17,71 eridiğini gösteriyor. Bu kayıp, ekonomik baskılar, yerel yönetim eleştirileri ve muhalefetin yükselen figürleri gibi faktörlerle açıklanabilir. Ordu'nun çay ekonomisi, fındık fiyatları ve Karadeniz'in turizm potansiyeli gibi yerel meseleler, ulusal politikaları doğrudan etkiliyor; anket de bu yerel dinamikleri yansıtıyor.
Parti bazında kırılıma baktığımızda, tablo daha da netleşiyor. AKP seçmeninin yüzde 95'i hala Erdoğan'a sadık; bu, partinin çekirdek tabanının sağlamlığını koruduğunu gösteriyor. CHP'lilerde ise Yavaş'a destek yüzde 96,6 ile ezici bir üstünlük sağlıyor, ki bu beklenen bir sonuç. Asıl dikkat çeken kısım, diğer partilerde yaşanan kaymalar. MHP seçmeninin yüzde 73,6'sı Erdoğan'ı tercih etse de, yüzde 16'sı Yavaş'a kaymış. DEM Parti (eski HDP) seçmeninde ise Erdoğan'a destek yüzde 33,3, Yavaş'a ise yüzde 16,7; bu, sol yelpazede bir bölünmeyi işaret ediyor. Yeniden Refah Partisi (YRP) tabanında ise sürpriz: Yüzde 38,5'i Yavaş'ı desteklerken, Erdoğan'a sadece yüzde 30,8 gitmiş. Zafer Partisi seçmeninde ise Yavaş'a yüzde 87,5'lik bir akın var, Erdoğan'a ise yalnızca yüzde 2,1. Bu veriler, muhafazakar ve milliyetçi kesimlerde bile Erdoğan'a alternatif arayışının başladığını fısıldıyor. Özellikle YRP ve Zafer Partisi gibi yükselen aktörlerin seçmenleri, geleneksel sağın dışında bir figürde birleşiyor; bu, 2028 seçimleri için erken bir uyarı levhası.
Ordu'nun siyasi tarihi, bu sonuçları daha da dramatik kılıyor. Karadeniz'in bu yeşil ili, 2000'lerden beri AKP'nin kalesi. Erdoğan'ın 2014 ve 2018 seçimlerinde burada aldığı yüksek oranlar, partiyi ulusal zaferlere taşımıştı. 2023 genel seçimlerinde de Ordu, AKP'ye yüzde 50'nin üzerinde destek vermiş, MHP ile ittifakı pekiştirmişti. Ancak 2025 seçimleri sonrası, ekonomik krizin derinleşmesiyle birlikte yerel dinamikler değişmeye başladı. Fındık üreticilerinin isyanları, çayda kota tartışmaları ve Karadeniz Sahil Yolu projelerindeki gecikmeler, Erdoğan'ın imajını zedeledi. Ankete göre, bu yerel hoşnutsuzluklar, Yavaş gibi "temiz yönetim" vaadi sunan bir figüre yönelimi hızlandırmış. Yavaş'ın Ankara'daki başarıları – su indirimleri, toplu taşıma reformları ve şeffaf ihaleler – Ordu gibi illerde bile konuşuluyor. Bu anket, sadece bir veri değil; sosyal medyada ve kahvehanelerde yankılanan bir fısıltının ölçülebilir hali.
Bu "soğuk duş"un ulusal yansımaları ne olabilir? Öncelikle, AKP içinde bir muhasebe dalgası tetikleyebilir. Parti sözcüleri henüz resmi bir yorum yapmasa da, kulislerde "Ordu kaybı, Karadeniz'i kaybederiz" endişesi dolaşıyor. Muhalefet cephesinde ise moraller yüksek; CHP, bu sonucu 2029 yerel seçimleri için bir motivasyon kaynağı olarak görüyor. Yavaş'ın popülaritesi, sadece Ankara'yla sınırlı kalmıyor; anketlerde ulusal çapta yüzde 40'lara yaklaşan bir isim olarak, Erdoğan'ın en güçlü rakibi konumuna yükseliyor. Ordu gibi bir test yatağında bu fark, diğer illere sıçrayabilir mi? Uzmanlar, evet diyor; zira Karadeniz bölgesi, Türkiye'nin siyasi nabzını tutan bir alan. Eğer bu trend devam ederse, AKP'nin oy oranı ulusal bazda yüzde 35'lere gerileyebilir, ki bu da koalisyon zorunluluğunu getirir.
Anketin zamanlaması da tesadüf değil. Kasım ayı, hem ekonomik raporların hem de yıl sonu bütçe tartışmalarının yoğunlaştığı bir dönem. Ordu'da çay hasadının bitişi ve fındık ihracatındaki düşüş, halkın cebini doğrudan etkiliyor. Katılımcıların yüzde 7,2'sinin "oy kullanmayacağım" demesi, apolitik bir kesimin doğduğunu gösteriyor; bu da Erdoğan'ın mobilize etme gücünün azaldığını ima ediyor. Dağılım sonrası Yavaş'ın yüzde 52,5'i, sadece bir zafer değil; aynı zamanda güven artışı. Eğer Erdoğan bu farkı kapatmak için Ordu'ya bir ziyaret planlarsa –ki geçmişte sıkça yaptığı gibi– bu, panik sinyali olur. Öte yandan, Yavaş için fırsat: Karadeniz turuyla yerel vaatler sunmak, desteği pekiştirebilir.
Karşılaştırmalı bakarsak, Ordu'nun oy kayması Türkiye geneline yansıyor. Benzer anketlerde, Erdoğan'ın ulusal desteği yüzde 48'lerde gezinirken, Yavaş yüzde 45'lere yaklaşıyor. Bu, 2025 seçimlerindeki yüzde 65'lik farkın erimesi demek. MHP ittifakı hala güçlü, ama YRP gibi partilerin yükselişi, sağ oyları böler. DEM ve Zafer Partisi seçmenlerindeki kaymalar ise, sol-merkez ittifakını güçlendiriyor. Uzun vadede, bu anket Ordu'yu bir "swing state" haline getiriyor; yani kararsız eyalet. 2028'de burada alınacak her yüzde 1, Ankara'da sandalye farkı yaratır.
Sonuç olarak, bugünkü bu anket, Erdoğan'ın Ordu'daki saltanatının çatırdadığını gösteriyor. Yüzde 65'ten yüzde 47,5'e inen destek, sadece sayı değil; bir dönemin sonu olabilir. Yavaş'ın yükselişi, muhalefetin yeni umudu; ama asıl soru, bu soğuk duşun sıcak bir tepkiyi doğurup doğurmayacağı. Siyasi arenada her şey mümkün; Ordu'nun fısıltıları, Türkiye'nin gür sesi olacak mı? Gözler Karadeniz'de, kalpler ise sandıkta.