Türkiye günlerdir eğitim sistemindeki yeni bir uygulamayı ve bu uygulamanın beraberinde getirdiği büyük tartışmaları konuşuyor. Okullara gönderilen resmi yazılar ve alınan kararlar, eğitim camiasında daha önce eşine az rastlanır bir hareketliliğe yol açmış durumda. Bir yanda müfredat dışı olduğu gerekçesiyle yasaklanan etkinlikler, diğer yanda ise belirli gruplara açılan kapılar, kamuoyunda "çifte standart" iddialarını da beraberinde getiriyor. Eğitim yöneticileri arasındaki iletişim kanallarından sızan bilgiler, sürecin ne kadar hassas bir dengede yürüdüğünü gözler önüne seriyor.

Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından tüm okul yöneticilerine gönderilen talimat, tartışmaların fitilini ateşleyen ilk gelişme oldu. Resmi yazıda, öğretim izlencesinde yer almadığı ve pedagojik değerlerle örtüşmediği gerekçesiyle okullarda yılbaşı ve Noel kutlamalarına yönelik hiçbir etkinliğin düzenlenmemesi istendi. Ancak bu katı yasağın hemen ardından, İnegöl Anadolu İmam Hatip Lisesi'nde gerçekleşecek olan bambaşka bir organizasyona onay verilmesi şaşkınlık yarattı. Milli eğitim çatısı altında faaliyet göstermesine izin verilen bu yeni oluşum, yasaklanan etkinliklerin aksine geniş bir serbestlik alanına sahip görünüyor.

Söz konusu programın başrolünde, geçmişte yaptığı açıklamalarla ülke gündemini sarsan Sosyal Doku Vakfı Başkanı Nureddin Yıldız bulunuyor. Yıldız, özellikle 2015 yılında dile getirdiği "6 yaşındaki çocukların evlenebileceğine" dair ifadeleriyle toplumun hafızasına kazınmış ve bu sözleri nedeniyle çok ağır eleştirilere maruz kalmıştı. "İslam'da yaş haddi yoktur, buluğ çağından önce de çocuklar arası nikah yapılabilir" şeklindeki savunmasıyla hafızalarda yer eden bu ismin, şimdi devlet okullarında ders vermek üzere davet edilmesi, eğitimdeki laiklik ve çocuk hakları eksenindeki tartışmaları yeniden zirveye taşıdı. (Yıldız'ın söyledikleri asla ve asla gerçek İslam olan yani Kuran'da anlatılan İslamiyetle bağdaşmaz hatta gerçek İslam böyle bir sapıklığa karşı çıkar. Bu yaklaşımlar ancak sapık sizniyetlerin arakasına sığındıkları bir uydurmadır.)

Anadolu Gençlik Derneği İnegöl Temsilciliği’nin de desteğiyle hayata geçirilecek olan bu eğitim serisinin adı ise "Bir Ömür Okulu" olarak belirlendi. Yarın itibarıyla başlaması öngörülen ve 9 Ocak tarihine kadar devam etmesi planlanan bu program kapsamında, lisenin konferans salonunda akşam saatlerinde özel dersler verilecek. Müfredata dahil edilmeyen Noel kutlamalarına geçit vermeyen yönetim anlayışının, vakıf ve derneklerin organize ettiği bu derslere kapılarını sonuna kadar açması, yerel düzeyde ve sosyal medyada büyük bir tepki dalgasına neden oldu.

Eğitimin içeriği ise oldukça spesifik başlıklar barındırıyor. "Evliliğin temeli: İman", "Evlilikte erkek ve kadının rolleri", "Ailede iletişim" ve "Evlilikte huzuru korumak" gibi toplamda dört ana dersten oluşan program, aile kurumuna dair bir perspektif sunmayı amaçlıyor. 18-35 yaş arası gençlerin katılımına açık olan bu seminerler dizisi, sadece içeriğiyle değil, sunduğu ödüllerle de dikkat çekiyor. Derslere eksiksiz katılım gösteren şanslı üç kişiye mobilya desteği verileceğinin duyurulması, eğitimdeki bu yeni modelin ne kadar farklı bir yöntem izlediğini kanıtlar nitelikte.

Eğitimde Laiklik Kalesi: Danıştay Kararları Cumhuriyetin Sınavı
Eğitimde Laiklik Kalesi: Danıştay Kararları Cumhuriyetin Sınavı
İçeriği Görüntüle

Modern eğitim ilkeleri ile geleneksel vakıf faaliyetlerinin devlet okullarında bu şekilde karşı karşıya gelmesi, önümüzdeki günlerde de gündemin en sıcak maddesi olmaya aday görünüyor. Bir yanda pedagojik gerekçelerle durdurulan kutlamalar, diğer yanda ise geçmişteki söylemleri nedeniyle eleştiri oklarının hedefindeki isimlere sunulan kürsü imkanı, Türkiye'nin eğitim vizyonuna dair derin bir tartışma başlatmış durumda. Okulların fiziksel mekanlarının bu tür organizasyonlara ne ölçüde açılması gerektiği sorusu ise hala yanıt bekliyor.