Gazze Kan Ağlarken Türkiye Tek Yürek Oldu: Vicdanlar İsyan Etti, Boykot Rüzgarı Esti!
Türkiye, son yılların en derin vicdani sınavlarından birini yaşıyor. 7 Ekim 2023'te başlayan Aksa Tufanı operasyonu ve İsrail'in işgali altındaki Filistin topraklarında sürdürdüğü acımasız katliamlar, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de büyük bir infiale yol açtı. Gazze Şeridi'nde bugüne dek 64 binden fazla Filistinlinin yaşamını yitirdiği, yaklaşık 162 bin kişinin ise yaralandığı bu insani dram karşısında, Türk halkı adeta tek yürek oldu. Batılı güçlerin Siyonist işgale verdiği desteğin cesaretlendirdiği İsrail'in katliamları devam ederken, Türkiye'de vicdan sahibi milyonlarca yurttaş, bu duruma sessiz kalmadı. Meclis çatısı altından en küçük yerleşim birimlerine kadar, birçok kamu kurumu İsrail menşeli ürünlere yönelik boykot kararları alarak tepkisini gösterdi. Vatandaşlar da bu boykotlara, İsrail menşeili veya İsrail'e destek veren markaların ürünlerini almayarak güçlü bir şekilde destek verdi. Bu süreçte, dini otoritelerden de önemli çağrılar yükseldi.
Diyanet İşleri Başkanı'ndan Sert Çağrı: "İmanınızı Sorgulayın!"
Türkiye'nin en üst düzey dini kurumu olan Diyanet İşleri Başkanlığı da, yaşanan bu insanlık dramına kayıtsız kalmadı. Başkanlık, yaptığı açıklamalarla ve bizzat Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın güçlü sözleriyle yurttaşları İsrail ürünlerine yönelik boykota davet etti. Filistin'e destek için düzenlenen kritik bir etkinlikte kameraların karşısına geçen Başkan Erbaş, yaptığı konuşmada tüm inananlara çok net bir mesaj verdi. Sözleri, ülkenin her köşesinde büyük yankı uyandırdı ve milyonlarca kişiyi derinden etkiledi. Erbaş, "Soykırımcıların destekçilerine destek olmak haramdır. Boykota devam etmemiz gerekiyor" diyerek kararlılık mesajını iletti. Ancak sözleri sadece bununla sınırlı kalmadı. Başkan Erbaş, vicdanları sızlatan bir çağrıyla adeta imanları sorguladı: "Bir Müslüman hâlâ boykot ürünlerini almaya devam edip evine sokuyorsa ve zalimleri destekleyenleri destekliyorsa imanını sorgulasın." Bu sözler, boykotun sadece ekonomik bir eylem olmaktan öte, dini ve ahlaki bir sorumluluk olduğuna vurgu yaparken, toplumda geniş bir kesim üzerinde büyük bir etki bıraktı. Herkes, bu çağrının arkasında durmaya ve vicdanının sesini dinlemeye başladı.
Vicdanların Tartıldığı Bu Zor Dönemde Gözler Bir Anda O İsme Çevrildi!
Ülke genelinde böylesine hassas bir atmosfer hüküm sürerken, her kesimden insan, vicdanıyla baş başa kalarak zorlu kararlar alırken, siyasi ve dini figürlerin yaşamları ve ticari bağlantıları da mercek altına alındı. Özellikle Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş gibi önemli bir ismin ailesi ve yakın çevresi de kamuoyunun dikkatinden kaçmadı. Tam da bu süreçte, gözler Ali Erbaş'ın damadı Berat Şirinat'a ve onun ticari faaliyetlerine çevrildi. Şirinat, "BMW anahtarına şiir yazan kızı" Feyza Erbaş ile evli bir isim olarak biliniyor. Kamuoyunun yakından tanıdığı bu ismin, ticari faaliyetlerinin kapsamı ve boykot çağrıları ile olan ilişkisi, herkes tarafından merakla bekleniyordu. Damat Şirinat'a ait olan ve 2007 yılında kurulan petrol ürünleri ve otomotiv alanında faaliyet gösteren şirketin, bu süreçte nasıl bir yol izlediği, hatta hangi markaların distribütörlüğünü yaptığı, kamuoyunun en çok konuştuğu konular arasına girdi. Şirketin, "İsrail’e destek vermek" ile suçlanan markaların Sakarya'daki temsilcisi olması ise, zaten gergin olan ortamda yeni bir tartışma kapısını araladı.
Saray Koridorlarında Bile Konuşulan O Fahiş Kâr Rakamları Ortaya Çıktı! Türkiye Şoke Oldu!
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın Filistin için yaptığı güçlü boykot çağrıları ve tüm yurttaşların bu çağrıya kulak vererek zorlu ekonomik koşullara rağmen İsrail'e destek veren markaları hayatından çıkarmaya çalıştığı bir dönemde, bu gelişmelerin tam aksine akıl almaz bir durum ortaya çıktı. Diyanet İşleri Başkanı'nın damadı Berat Şirinat'a ait olan Şirinler Petrol isimli şirketin, Gelir İdaresi Başkanlığı'na bildirdiği matrahlar, tüm Türkiye'yi şaşkına çeviren, hatta adeta öfkelendiren bir tabloyu gözler önüne serdi. Kamuoyu, dini liderlerin ve ailelerinin bu çağrılar konusunda ne kadar hassas ve örnek olmasını beklerken, ortaya çıkan rakamlar dudak uçuklattı.
Şirketin önceki yıllardaki kâr rakamları zaten dikkat çekiciydi: 2022 yılında 3,2 milyon TL ve 2023 yılında 3,8 milyon TL gibi kar rakamları bildirilmişti. Ancak, Diyanet İşleri Başkanı'nın boykot çağrılarının en yüksek perdeden yapıldığı ve İsrail'in Gazze'deki katliamlarının en şiddetli yaşandığı, milyonlarca insanın vicdanıyla savaş verdiği 2024 yılına gelindiğinde, durum tamamen değişti! Damadın şirketinin 2024 yılında Gelir İdaresi Başkanlığı'na bildirdiği kâr, tam 26,5 milyon TL olarak kaydedildi! Bu rakam, sadece bir önceki yıla göre değil, önceki tüm yıllara göre fahiş bir artışa işaret ediyordu. Boykot çağrılarının en keskin olduğu dönemde, boykot listesindeki markaların temsilciliğini yapan bir şirketin kârının bu denli artması, kamuoyunda derin bir rahatsızlığa ve büyük bir soru işaretine neden oldu. Diyanet İşleri Başkanı'nın "imanını sorgula" sözleri hafızalarda tazeliğini korurken, bu çarpıcı ticari başarı, Türkiye'nin vicdanında açılan yarayı daha da derinleştirdi ve "Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu?" sorusunu akıllara getirdi.