Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde uzun süredir fısıldanan bir söylenti, son günlerde kamuoyunun gündemini iyice domine etmeye başladı: Milletvekillerinin diplomalarının sahte olduğu iddiaları. Bu tartışmaların ortasında, CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, cesur bir adım atarak konuyu doğrudan hedef aldı. Günaydın, sosyal medya platformu X üzerinden paylaştığı etkileyici bir video mesajıyla, bu iddialara sessiz kalmayacaklarını ilan etti. Videoda, arkasında TBMM'nin görkemli siluetini sergileyerek, parlamentonun tarihine ve saygınlığına vurgu yapan Günaydın, tüm milletvekillerinin diplomalarının gerçekliğinin acilen doğrulanmasını talep etti. Bu çağrı, sadece bir uyarı değil, aynı zamanda somut bir kanun teklifiyle desteklenmiş bir eylem planı olarak dikkat çekiyor.
Günaydın'ın açıklaması, tam da 40 milletvekilinin ilkokul veya diğer eğitim belgelerinin sahte olduğuna dair kamuoyunda dolaşan iddiaların zirve yaptığı bir dönemde geldi. Bu iddialar, sosyal medyada ve çeşitli haber kaynaklarında hızla yayılırken, TBMM'nin bu konuya duyarsız kalamayacağını savunan Günaydın, "TBMM sessiz kalamaz" notuyla videoyu paylaştı. Onun bu çıkışı, sadece CHP'yi değil, tüm muhalefet cephesini harekete geçirebilecek bir nitelik taşıyor. Zira, Anayasa'nın 76. maddesinde belirtilen üzere, milletvekili seçilme şartları arasında sahtekarlıktan hüküm giymemiş olmak da yer alıyor. Günaydın, bu maddeyi temel alarak, sahte diploma sunanların derhal ayıklanması gerektiğini vurguluyor ve bu süreçte kimsenin istisna tutulmamasını istiyor.
Videoda, Günaydın'ın ses tonu kararlı ve meydan okuyucu bir hava taşıyor. Kendisi, parlamentonun 105 yıllık tarihine atıfta bulunarak başlıyor: "Arkamda Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni görüyorsunuz. Burası 23 Nisan 1920'de açılmış 105 yıllık parlamento. Gazi Meclis, Kurtuluş Savaşı'nın verildiği karargâh aslında." Bu girişle, izleyicilere Meclis'in kutsal niteliğini hatırlatan Günaydın, konuya hızla geçiyor. 600 milletvekilinin seçilme şartı olarak ilkokul diplomasının yeterli olduğunu belirtiyor ve son dönemde 40 vekilin diplomasıyla ilgili şaibeli söylentilerin kamuoyunu meşgul ettiğini ifade ediyor. "Bu ilkokul diploması olabilir ya da Meclis'e teslim ettiği başka diplomalar da olabilir," diye ekliyor, böylece iddiaların kapsamını genişleterek konunun ciddiyetini pekiştiriyor.
Günaydın'ın kanun teklifi, bu iddialara karşı en somut yanıt olarak öne çıkıyor. Teklife göre, her milletvekilinin TBMM'ye sunduğu diplomalar, Meclis Başkanlığı tarafından 3 ay içinde ilgili eğitim kurumlarından doğrulanacak. Bu süreç, Günaydın'ın kendi diplomalarından başlamak üzere tüm vekilleri kapsayacak. Eğer bir sahtekarlık tespit edilirse, ilgili milletvekillerinin üyelikleri anında düşürülecek. Günaydın, bu teklifi savunurken, "Meclis Başkanlığı diplomaların gerçekliğini teyit etmek zorunda" diyor ve süreci şeffaf hale getirmenin önemini vurguluyor. Bu teklifin kabulüyle, kamuoyundaki tartışmaların son bulacağını ve Meclis'in itibarının korunacağını savunuyor. "Önce benimkinden başlasın. Benim diplomalarımı ve tüm Meclis'te bulunan milletvekillerinin diplomalarını kontrol etsin. Böylece 'Herhangi bir milletvekilinin diploması sahte değildir' açıklamasını yapsın ve kamuoyunda bu tartışmalar bitsin," şeklinde çağrıda bulunuyor.
Bu teklifin arkasındaki motivasyon, sadece iddiaları bastırmak değil; aynı zamanda Meclis'in dürüstlük ve şeffaflık ilkelerini yeniden tesis etmek. Günaydın, videonun sonuna doğru, tüm vekillere bir davetiye niteliğinde sesleniyor: Eğer ilkokul ya da başka bir diplomasını sahte olarak bu Meclis'e teslim eden bir sahtekar varsa, bu Türkiye Büyük Millet Meclisi'nden bir an evvel ayıklansın. Hadi gelin bu kanun teklifine imza atın. Hep beraber doğruluğumuzu, dürüstlüğümüzü bir teyit edelim. Bu sözler, sadece bir eleştiri değil, birleştirici bir adım olarak tasarlanmış. CHP'li vekil, teklife destek çağrısını yaparken, partisinin bu konudaki tutarlılığını da ortaya koyuyor. Zira, CHP uzun yıllardır şeffaflık ve hesap verebilirlik konularında öncü bir rol üstleniyor ve bu teklif, o geleneğin bir uzantısı gibi görünüyor.
Sahte diploma iddiaları, Türkiye'de siyasetin en hassas damarlarından birini deşiyor. Milletvekilliği gibi yüksek bir makama erişimde eğitim belgelerinin doğruluğu, sadece bireysel bir mesele değil; demokrasinin temellerini sarsabilecek bir konu. Günaydın'ın çıkışı, bu tartışmayı Meclis gündemine taşıyarak, muhtemelen diğer partilerden de tepkiler alacak. AK Parti veya MHP gibi iktidar kanatlarından nasıl bir yanıt geleceği merak konusu. Ancak Günaydın, videoda herhangi bir partiye doğrudan işaret etmeden, genel bir temizlik çağrısı yapıyor, bu da teklifin geniş kabul görme potansiyelini artırıyor. Kamuoyu, bu süreçte vekillerin diplomalarının nasıl inceleneceğini ve olası sonuçların ne olacağını yakından izleyecek.
Günaydın'ın paylaşımı, X platformunda kısa sürede binlerce etkileşim aldı. Kullanıcılar, hem destek mesajları hem de kendi deneyimlerini paylaşarak tartışmaya katıldı. Bazıları, "Nihayet bir vekil cesurca konuştu" derken, diğerleri "Bu teklif neden daha önce gelmedi?" diye sorguluyor. Bu etkileşimler, konunun ne kadar geniş bir yankı bulduğunu gösteriyor. CHP Grup Başkanvekili olarak Günaydın, grup içindeki koordinasyon rolüyle de biliniyor; bu yüzden teklifi, parti meclisinde de masaya yatırılması muhtemel. Eğer kabul görürse, TBMM'nin işleyişinde köklü bir değişiklik yaratabilir ve gelecekteki seçimlerde diploma kontrollerini standart hale getirebilir.
Sonuç olarak, Gökhan Günaydın'ın bu hamlesi, sahte diploma skandalını ötesine taşıyarak, Türk siyasetinde bir dönüm noktası olabilir. 40 vekilin adı geçen iddialar, sadece bir söylenti olmaktan çıkıp somut bir soruşturmaya dönüşürse, Meclis'in yüzü ak çıkacak mı? Yoksa yeni tartışmalara mı yol açacak? Günaydın'ın Hep beraber doğruluğumuzu, dürüstlüğümüzü bir teyit edelim çağrısı, bu sorulara yanıt arayan herkesi düşündürüyor. Kamuoyunun gözü kulağı, şimdi Meclis Başkanlığı'nda ve diğer partilerin tepkilerinde. Bu teklifin kaderi, demokrasimizin ne kadar şeffaf olabileceğini belirleyecek.