Gerçek Gündem Haberleri

Bahçeli'den Şok İmralı Açıklaması: Silivri ile Arasında Fark Yok!

Devlet Bahçeli İmralı'ya gitmeyi savunurken "Silivri'ye gidiliyorsa İmralı'ya da gidilir" dedi! Öcalan'ı "kurucu önder" olarak nitelendirip terörsüz Türkiye için rest çekti. Bu sözler siyasi deprem yarattı, detaylar merak uyandırıyor...

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, son dönemde Türkiye'nin terör sorununu kökünden çözmek adına yaptığı çıkışlarla gündemi sarsmaya devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde partisinin grup toplantısında "Komisyon İmralı'ya gitmezse, üç arkadaşımı yanıma alır İmralı'ya giderim" diyerek iktidara adeta rest çeken Bahçeli, bu sözlerinin yankıları sürerken yeni açıklamalarla tartışmaları daha da alevlendirdi.

Bahçeli, gazeteci Ceyhun Bozkurt'a verdiği özel değerlendirmede, İmralı Cezaevi'nde bulunan Abdullah Öcalan'ın ziyaret edilmesinin zorunluluğunu bir kez daha vurguladı. Terörsüz Türkiye hedefi doğrultusunda atılan adımların olumlu olduğunu belirten MHP lideri, bu süreçte Öcalan'ın dinlenmesinin kaçınılmaz bir eşik olduğunu ifade etti.

Özellikle eleştirilerin odağındaki İmralı ziyareti konusunda net konuşan Bahçeli, geçmişte Öcalan için kullanılan ağır ifadeleri hatırlatarak değişen koşullara dikkat çekti. "Geçmişte Öcalan’a teröristbaşı, bebek katili, elebaşı gibi ifadeler kullandık. Ama gelinen noktada artık Türkiye’nin terörün tamamen hayatımızdan çıkması söz konusu" diyen Bahçeli, Öcalan'ın PKK üzerindeki etkisini kabul ederek "kurucu önder" nitelemesini bilinçli yaptığını belirtti.

Bahçeli'nin en çarpıcı çıkışı ise Silivri ve İmralı cezaevlerini karşılaştırması oldu. İmralı'ya gitmeyi savunanları eleştirenlere harita üzerinden yanıt veren MHP Genel Başkanı, şu sözlerle farkı sıfırladı: "İmralı’ya gidişi savunmamı eleştiriyorlar. Önünüze bir Türkiye haritası açın. Parmağınızı Silivri’nin üstüne koyun. Bakın Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde. Sonra parmağınızı İmralı Adası’nın üstüne koyun. O da Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde. Silivri’ye gidişle İmralı Cezaevi’ne gidiş arasında ne fark var? Yok. Silivri’ye gidiliyorsa İmralı’ya da gidilir."

Bu açıklama, özellikle son dönemde Silivri Cezaevi ziyaretlerinin sıkça gündeme gelmesiyle daha da anlam kazandı. Bahçeli, her iki cezaevinin de Türkiye Cumhuriyeti topraklarında olduğunu vurgulayarak, ziyaretler arasında ayrım yapılmasını anlamsız bulduğunu net bir şekilde ortaya koydu.

Terör sorununun çözümü bağlamında gelinen aşamayı "olumlu" olarak nitelendiren Bahçeli, PKK'nın feshedilmesi ve silahların bırakılması gibi adımların önemli eşikler olduğunu söyledi. "Şimdiye kadar Öcalan’ın açıklaması, PKK’nın feshedilmesi, silahların yakılması gibi önemli eşikler aşıldı. Gelinen aşama olumludur" diyerek, sürecin devam etmesi gerektiğini savundu.

Bahçeli ayrıca, bu meselenin küresel boyutuna da değindi. Terörle mücadelenin emperyalist ve siyonist politikalarla bağlantılı olduğunu belirten MHP lideri, "Bu mesele emperyalist-siyonist saldırgan politikalardan bağımsız düşünülemez. Terör gündemden çıktığında Türkiye temel sorunlarına yönelecektir" ifadelerini kullandı. Bu sözler, terörsüz bir Türkiye'nin sadece iç mesele olmadığını, dış güçlerin de hedefinde olduğunu ima ediyor.

Geçtiğimiz salı günü grup toplantısındaki "İmralı'ya giderim" çıkışı Ankara kulislerini sallamıştı. Terörsüz Türkiye Komisyonu'nda yer alan CHP, DSP ve DP gibi partiler Öcalan ziyaretine karşı çıkarken, iktidar kanadı ise bu fikre olumlu yaklaştığını belirtmişti. Bahçeli'nin yeni açıklamaları, bu komisyon çalışmalarını ve genel siyasi atmosferi doğrudan etkileyecek nitelikte.

Öcalan'ın örgüt üzerindeki etkisi herkesçe bilinen bir gerçek olarak kabul eden Bahçeli, "Onun da dinlenmesi zorunludur. Böylece hedefimize yönelik önemli bir eşik aşılacaktır. Öcalan’ın kuruluş sürecinden bu yana örgüt üzerindeki etkisini biliyoruz. Bu nedenle de kurucu önder ifadesini kullandım. Kullanıyorum" diyerek, geçmişteki sert söylemlerden bugüne evrilen yaklaşımını gerekçelendirdi.

Türkiye'nin terör belasından tamamen kurtulması için atılan adımların hız kesmemesi gerektiğini vurgulayan Bahçeli, bu sürecin milli birlik ve beraberlik açısından hayati önem taşıdığını ima etti. İmralı ziyaretinin önündeki engellerin kalkması halinde, terörsüz Türkiye hedefinin çok daha yakınlaşacağını savunan açıklamalar, siyasi partiler arasında yeni tartışmaları da beraberinde getirdi.

Sonuç olarak, Devlet Bahçeli'nin Silivri-İmralı benzetmesi ve Öcalan'ı dinleme zorunluluğu vurgusu, Kasım 2025 itibarıyla Türkiye'nin en sıcak gündem maddelerinden biri haline geldi. Bu çıkışlar, terörle mücadelede yeni bir sayfanın açılıp açılmayacağını merak ettirirken, siyasi dengeleri de etkilemeye devam ediyor. Terörsüz bir Türkiye için atılan bu cesur adımlar, önümüzdeki günlerde daha fazla yankı uyandıracak gibi görünüyor.