İstanbul'un gözden uzak semtlerinden biri olan Arnavutköy, Çarşamba akşamı bambaşka bir görüntüye büründü. Meydanlar doldu taştı, sloganlar havada yankılandı, kalabalık kilometre uzunluğunda kuyruklar oluşturdu. Cumhuriyet Halk Partisi'nin adalet arayışı kapsamında düzenlediği 63. mitinginin adresi bu kez burasıydı. Sahne ışıklarının altında, mikrofonların başında konuşan isimler, hem yerel hem de ulusal ölçekte çarpıcı açıklamalarda bulunurken, ekranların altındaki haber bandında Ekrem İmamoğlu'nun Silivri'den yapılan son açıklamaları akıyordu.
Mitingin en dikkat çekici anlarından biri, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik'in sahneye çıktığı andı. Çelik, Arnavutköy'de yapılan hizmetleri tek tek sıraladı. "Ekmek fabrikasını, yaşam merkezini, kreşleri, kütüphaneleri, Arnavutköy'de çiftçilere verdiğimiz özel destekleri, dar gelirlilere sunduğumuz imkanları sizler çok iyi biliyorsunuz" dedi. Ardından konuyu tartışmalı bir projeye getirdi ve sözlerini sertleştirdi: "Kanal İstanbul adını verdikleri o büyük ihanet projesine karşı nasıl mücadele verdiğimi sizler çok iyi biliyorsunuz."
Çelik'in konuşmasındaki vurgu, sadece yerel hizmetlerle sınırlı kalmadı. Siyasi bir manifesto gibi yankılanan sözlerinde şu ifadelere yer verdi: "Biz yalnız değiliz! Biz bizden ibaret değiliz! Biz bu şerefli milletin adalet ve hürriyet talebinin ifadesiyiz!" Kalabalık, bu sözlere coşkulu alkışlarla yanıt verirken, haber bantları da farklı mesajlar taşıyordu. "İmamoğlu: Benim Silivri'deki hücrem, içimdeki millet ve memleket sevgisi kadar büyüktür, uçsuz bucaksızdır" yazısı ekranın altında kaydı.
Gecenin en bomba iddialarını ise CHP Genel Başkanı Özgür Özel dile getirdi. Özel, Arnavutköy'deki siyasi tarihi rakamlarla özetledi: "Arnavutköy'de Cumhuriyet Halk Partisi'nin 2009'da yüzde 7,5 oy aldık. 2014'te yüzde 8,5 oy aldık. 2019'da ittifakla girdik, aday göstermedik, ittifak ortağımızı destekledik, birlikte toplam yüzde 19 oy alabildik." Bu rakamlar, partinin bölgedeki yükselişini gösterirken, asıl çarpıcı olan rakamlar sosyal yardım başvurularıyla ilgiliydi.
Özel, Arnavutköy'ün sosyo-ekonomik durumuna dair şok edici bir tespitte bulundu: "Arnavutköy'ün yüzde birinden fazlasının sosyal yardıma ihtiyacı var." Haber bantlarında ise daha da çarpıcı rakamlar akıyordu: "Özel: Arnavutköy'de 132 bin 657 kişi sosyal yardıma başvurdu." 225 bin 18 yaş üstü nüfusun bulunduğu, toplam 345 bin kişilik bir ilçede bu başvuru sayısı, ekonomik sıkıntının boyutunu gözler önüne seriyordu.
Miting sırasında ekrana yansıyan haber bantlarında ise art arda yolsuzluk iddiaları sıralandı. "Özel'den yeni ifşa: Asfaltta yolsuzluk yaptılar" başlığı dikkat çekiciydi. İddialara göre, Arnavutköy Belediyesi'nde asfalt için diğer belediyelerin iki katı ihale parası verilmişti. Rakamlar konuşuyordu: Arnavutköy'de ton başına 6 bin 501 lira ödenirken, diğer belediyelerde bu rakam 3 bin 553 liraydı. Özel, bu durumu açık bir yolsuzluk olarak nitelendirdi ve sorumluluk istedi.
Kanal İstanbul projesi, gecenin en çok konuşulan konularından biriydi. Özel, projenin çevresel ve ekonomik sonuçlarına değinerek şu uyarıda bulundu: "Kanal İstanbul yapılırsa Sazlıdere Barajı yok olacak. Dünyada ilk kez bir hükümet kendi eliyle baraj yapmak yerine baraj yıkmış olacak." Bu proje için 65 milyar dolarlık bütçe ayrıldığı öne sürülürken, Özel, su havzalarının üçte birinin gitmesine sebep olacağını vurguladı. Sonunda şu sert ifadeyi kullandı: "Ben Ekrem Başkan'a diyorum ki ya Kanal ya İstanbul. İstanbul'u sevenler bu kanala itiraz ediyorlar."
Ekranın altında akan haberlerde ise tutuklu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun Silivri'den gelen sözleri metin halinde aktarılıyordu. "Bana ve tutuklu arkadaşlarıma karşı taammüden bir hukuk cinayeti işleniyor" ifadesi, mitingin adalet vurgusunu destekler nitelikteydi. İmamoğlu'nun bir başka sözü de dikkat çekiciydi: "Milletten korkanlar saraylarında, makam odalarında mahpustur. Benim Silivri'deki hücrem, içimdeki millet ve memleket sevgisi kadar büyüktür, uçsuz bucaksızdır."
Özgür Özel, konuşmasında Arnavutköy Belediyesi'ne yönelik başka iddialara da yer verdi. Haber bantlarında "Özel: Arnavutköy Belediyesi'nin 327 milyonluk zararı araştırılsın" yazısı akıyordu. İddialara göre, belediyede kayıp paralar, şüpheli ihaleler ve usulsüz işlemler zinciri vardı. Ayrıca, "AKP'li başkanın kaçak villasına imza atmayan memurlar sürüldü" başlığı altında, 320 metrekare kapalı alan, 20 metrekare açık alana sahip, 3 milyon lira maliyetli bir villanın yapımına itiraz eden memurların görevden alındığı iddia edildi. Bu villanın Arap yatırımcılara 1,5 milyon dolara satıldığı öne sürüldü.
Özgür Çelik, konuşmasının sonunda adeta bir siyasi söz verdi: "Biz dimdik durmaya devam edeceğiz! Millet kaderini eline alacak! Türkiye adaletin, Türkiye hürriyetin, birliğin ve kardeşliğin ülkesi olacak! Yarın güneşin doğacağını bildiğim gibi biliyorum. Buna yürekten inanıyorum. Her şey çok güzel olacak! Her şey..." Bu sözler, meydanı dolduran binlerce kişiye umut aşılarken, ekranın altında geçen uluslararası haberlerde Trump'ın Putin'le görüşme kararı, ABD'nin Çin'e yüzde 155 oranında gümrük vergisi uygulayacağı ve Ukrayna'daki hava saldırılarında 6 kişinin öldüğü bilgileri de yer alıyordu.
Mitingin bir başka dikkat çeken yönü, ekranlarda gösterilen spor haberleriydi. NBA'de Houston Rockets forması giyen Alperen Şengün'ün açılış maçında Oklahoma City'e karşı 39 sayı, 11 ribaund ve 7 asistle oynadığı bilgisi de mitinge katılanların gurur duyduğu bir gelişmeydi. Sözcü TV'nin yayınında yer alan bu detay, mitingin sadece siyasi değil, ulusal gururu da kucaklayan bir atmosfere sahip olduğunu gösteriyordu.
Haber bantlarında art arda gelen bilgiler arasında, Arnavutköy'e yapılan 9,2 milyar liralık altyapı yatırımları ve Ekrem İmamoğlu'nun "elini Arnavutköy'ün üstünden hiç çekmediği" vurgusu da vardı. Özel, bu yatırımları överken, mevcut belediye yönetimine yönelik eleştirileri ise sert bir dille sürdürdü. "Arnavutköy'de 10 bin 835 parsel Araplara satıldı" iddiası da gecenin gündeminde yer aldı.
Gecenin sonunda, ekranlarda "Özel: Bugünü tarihe not düşün, Tekin Başkan Arnavutköy'ü alacak" yazısı belirdi. Bu ifade, CHP'nin Arnavutköy'deki yerel seçim stratejisine dair ipucu verirken, meydanı dolduran kalabalığın coşkusu doruk noktasındaydı. Mitingin ana teması olan adalet talebi, yolsuzluk iddiaları, Kanal İstanbul karşıtlığı ve İmamoğlu'na destek mesajları, gecenin ana gündemini oluştururken, kalabalık meydanda "Her şey çok güzel olacak" sloganıyla dağıldı.
Çarşamba gecesi Arnavutköy meydanında yankılanan sözler, sadece yerel bir mitingin ötesine geçti. Muhalefet, burada hem yerel sorunlara hem de ülke genelindeki siyasi gerginliğe dair mesajlarını net bir şekilde ortaya koydu. İstanbul'un bu genç ilçesinde, siyasi mücadelenin yeni bir sahnesinin açıldığı belliydi. Ekranların altında akan uluslararası haberlerin arasında sıkışan bu yerel mitingin sesi, sosyal medyada ve haber kanallarında uzun süre yankılanacağa benziyordu.