Gerçek Gündem Haberleri

Ana Muhalefet Tartışmasında DEM Parti’den CHP’ye Sert Eleştiri ve Türkiye’de Siyasi Dalgalar

DEM Parti’den “Ana muhalefet biziz” mesajı siyaseti karıştırdı, CHP’nin İmralı’ya gitmeme kararı ve şehit ailelerinin tepkisi gündeme oturdu. Tüm detayları hemen keşfet!

Teröristbaşı Abdullah Öcalan’ın Meclis’teki siyasi uzantısı olarak bilinen DEM Parti’nin İmralı Heyeti üyesi Pervin Buldan, sosyal medya üzerinden “Bundan sonra ana muhalefet partisi DEM Parti’dir. Nokta!” sözleriyle dikkatleri üzerine çekti. Buldan’a göre CHP, İmralı’ya gitmeme kararı alarak kendi muhalefet rolünü bitirdi. Ancak vatandaşlardan gelen sert tepkilerin ardından Buldan paylaşımını sildi.

CHP yönetimi ise teröristbaşı Öcalan’ın ayağına gitmeme kararıyla kendi tabanının güvenini korudu. “CHP’ye yakışan buydu.” ifadesiyle, seçmen tabanını derinden sarsabilecek İmralı Hamlesi’ne karşı net tavır alındı. Eğer CHP “Hadi biz de İmralı heyetine katılalım” deseydi, tabanın depreme uğramış gibi sarsılacağı ve önemli bir bölümünün altından kayıp gideceği öngörüldü.

Toplumsal Tepkinin Merkezinde Şehit Aileleri ve Gaziler

Yalnızca CHP seçmeni değil, Türk halkının büyük bir kesimi, “bebek katili” diye anılan Öcalan’ın özgürlüğüne karşı güçlü bir duruş sergiliyor. Unutulmayan acılar, ülkeye verilen zararlar ve şehitlerin kanı toplumda derin izler bırakıyor. Şehit aileleri ve gaziler, “Bir vakitler iktidar ‘Şehitlerin kanı yerde kalmayacak’ diyordu, ne oldu şimdi?” diyerek hükümete ve muhalefete hesap soruyor.

Bir dönem miting meydanlarında Öcalan’ın asılması için ip atan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin bugün Öcalan’a özgürlük istemesi ise, şehit aileleri ve gaziler tarafından anlam verilemeyen bir hamle olarak görülüyor.

PKK’nın silah bırakıp kendini lağvettiği iddialarının gerçeği yansıtmadığı, bu hainlerin yalnızca algı şovları yaptığı ancak esas olarak Suriye’nin kuzeyinde “SDG” adıyla güçlendiği vurgulandı. Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın “SDG Türkiye için bir tehdittir!” diyerek AKP milletvekillerine konunun önemini tekrar hatırlattığı aktarıldı. Fidan, SDG’nin mevcut yapısının Suriye’nin milli birliği kadar Türkiye’nin ulusal güvenliği için de önemli tehdit oluşturduğunu kaydetti.

Bu gelişmeler ışığında, Devlet Bahçeli’nin Hakan Fidan’dan detaylı bilgi almasının siyasete yön vereceği düşünülüyor. Dış tehditler ve iç siyasi dengeler, Türkiye gündeminde kritik rol oynamaya devam ediyor.

Siyasi Mizah ve Liderlik Üzerine Bir Fıkra

Yazının sonunda 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in iktidardaki partiyi “Timurlenk’in filine” benzeten fıkrası yer aldı. Demirel’in anlatımıyla, halk sırtındaki hırkayı ve pantolonu kaybedecek kadar sıkıntı çekerken, iktidar yeniden seçilirse “milletin donunu da alacaklar” uyarısıyla dikkat çekti.

Her şeyin liderle yükseldiği ve ona bağlı olarak yere çakıldığı bir ortamda, Türkiye’de muhalefet ve iktidar arasındaki sürtüşmeler, toplumun hassasiyetleriyle birleşerek bir kez daha gündemin merkezine oturdu. 24 Kasım 2025 tarihi itibarıyla, siyasi tartışmalar ve lider açıklamaları, toplumsal refleksleri ve Türkiye’nin geleceğini belirleyen ana unsurlar olarak öne çıkıyor. Şimdi gözler, hem muhalefetin hem de iktidarın atacağı yeni adımlarda.